Gazzeli Tutsak İsrail Hapishanelerindeki İşkenceyi Anlattı

Gazzeli tutsak İmad Nebhan, “disko odası” adı verilen gürültü odalarında ve “demir tabut” olarak tanımladığı kafeslerde günlerce işkenceye maruz kaldığını anlattı. Tutsakların aç bırakıldığını, elektrikli sandalyelere bağlandığını ve hastalıkların tedavi edilmediğini belirten Nebhan, ayrıca ajanlık teklif edildiğini aktardı.

Hamas’a bağlı Esirler Medya Ofisi tarafından yayımlanan raporda, serbest bırakılan Gazzeli tutsak İmad Nebhan’ın açıklamalarına yer verildi.

Nebhan, Hamas ile İsrail arasında 10 Ekim’de yürürlüğe giren ateşkes ve esir takası anlaşması kapsamında 13 Ekim’te serbest bırakılan 1700 Gazzeli esir arasında yer alıyordu.

Çoğu bitkin ve tanınmaz halde özgürlüklerine kavuşan Filistinli tutsaklar, İsrail hapishanelerinde “işkenceye, aç bırakılmaya ve aşağılanmaya” maruz kaldıklarını anlattı.

Nebhan, esareti süresince Negev, Ofer, Ramle, Megiddo ve Gazze çevresindeki yerleşimlerde bulunan hapishanelere nakledildiğini söyledi.

Gündüz gürültü odası ve elektrikli sandalye, gece ‘demir tabut’

Nebhan, “disko yöntemi”nin mahkumun bir odada aşırı yüksek sesli müzikle işkenceye maruz bırakılması olduğunu belirterek bu ses düzeyinin “insanın birkaç dakika dayanamayacağı kadar yüksek” olduğunu vurguladı.

Bu yöntemin “fiziksel işkenceden daha zor” olduğunu aktaran Nebhan, “10 ila 12 gün boyunca, elektrik bağlantılı metal bir sandalyeye oturtularak müzik odalarına götürüldüm” dedi.

Nebhan, bu süre boyunca sorgu memurlarının tutuklulara, Hamas liderlerinin yerleri, tünel haritaları veya direniş gruplarına ait isimleri sorduğunu belirterek “Bilgi vermemesi halinde ise elektrik akımının şiddeti katlanarak artırılıyordu” diye konuştu.

İşkencenin artarak sürdüğüne dikkati çeken Nebhan, “Her cevapta aynı sorular tekrarlanıyor, her reddedişimde işkence daha da artıyordu” ifadelerini kullandı.

“Disko odalarında” maruz kaldığı işkencelerin ardından Nebhan, geceleri ise “demir tabutlara” konuluyordu.

Nebhan, gecelerini geçirdiği o tabutu, “Bu, ölülerin konulduğu tabutlara benzeyen demirden bir kafesti” şeklinde tanımladı.

Büyük bir açlık ve susuzluğa maruz bırakıldıklarına da işaret eden Nebhan, “Tabutun içinde yalnızca küçük bir hortum bulunuyor. Bu hortumdan verilen tek günlük gıda, plastik bir bardağın dörtte birini bile doldurmayan sıvı bir içecekten ibaretti. Nefeslerimiz bile bu tabutlarda sayılıyordu” ifadelerini kullandı.

Nebhan, 10 ila 12 gün boyunca gündüzleri “disko odasında”, geceleri ise “tabut”ta işkenceye maruz kaldığını ifade etti.

Nebhan, “Yemek payımızı artırmalarını istediğimizde, cezaevi idaresi bize, ‘Sizi doyurmakla değil, sorguya dayanacak kadar yaşatmakla yükümlüyüz’ diyordu” şeklinde konuştu.

Tutsakların az miktardaki kahvaltı, öğle ve akşam yemeklerini biriktirip akşamları birlikte yiyerek biraz doymaya ve uyuyabilmeye çalıştığını kaydetti.

Tedavi edilmeyen hastalıklar felce götürüyor

Raporda ayrıca, hapishanelerde uyuz hastalığının yaygın olduğu, birçok tutuklunun yaralar ve iltihaplarla mücadele ettiği, bazılarının sinir hasarı veya felç yaşadığı aktarıldı.

“En zor anlardan biri hastalandığımda tedaviye erişemememdi” diyen Filistinli, İsrailli sorgu memurlarının kendisini, anne-babasının yaşamlarına karşı “orduda ajan olarak çalışmaya” zorladığını söyledi.

Nebhan, teklifi “Vallahi, sizinle işbirliği yapmaktansa, onları bombalayın, hepsi şehit olsun. Bu bin kat daha onurludur” diyerek reddettiğini belirtti.

İsrail’in psikolojik baskı amacıyla Nebhan’a sürekli “ailesinden bazılarının Gazze’deki bombardımanlarda öldüğü” haberini ilettiği aktarıldı.

İsrail hapishanelerinde 10 binden fazla Filistinli tutuklu, aralarında çocuklar da olmak üzere, “işkence, açlık ve tıbbi ihmale” maruz kalıyor. Bu durum, çok sayıda tutsağın hayatını kaybetmesine yol açıyor.

Gazze Şeridi’nde 2 yıl boyunca soykırım gerçekleştiren İsrail ordusunun saldırılarında 68 bin 875 Filistinli hayatını kaybetti, 170 binden fazlası yaralandı.

İsrail’in saldırılarında yıkılan binaların enkazı altında binlerce Filistinlinin cansız bedenlerinin bulunduğu belirtiliyor/sol

Bu Haberi Paylaş
Yorum Bırakın