Rasthaber - Alemlerin Rabbi 'nin Adıyla,Kerbela bir mekanın adı değil sadece,
Kerbela adeta enlerin yaşandığı, vuku bulduğu evrensel bir konuma sahiptir.
enler derken yani o zaman diliminde ki en kötüler ile en iyiler, en vahşiler ile en merhametliler, en zalimler ile en adiller, tüm hak ile tüm batılın karşı karşıya geldiği, ve dünya var oldukça da buna benzer hak ve batıl savaşlarının olacağı mekanın adı olacaktır. Kerbela...
insanlığın başladığı Adem'in (as) evlatlarından günümüze kadar ve kıyamet gününe kadar devam edecek bir süreçte, Hak ve batıl savaşlarının adıdır. Kerbela...
önceki süreçlere girip yazıyı uzatmak istemiyorum. zira Habil -Kabil, Ibrahim (as)-Nemrut, Musa(as)- Firavun vs mücadelelerini bilmeyen yoktur..
Hicretin 61. yılında Kerbela hadisesini hazırlayan elbette Gadir-i Hum ve sakife senatosu gibi etkenler vardı, ama mel'un Yezit başa geçmeden önce babası Muaviye, oğluna üç kişiyi göstermişti ki bunlardan biat alamazsan hükümetin sağlam olmaz demişti. bu üç kişinin içinde de en önemlisi ve zoru İmam Hüseyin (as) idi. ki diğer ikisi
(Abdullah İbn-i Zübeyir ve Abdullah İbn-i Ömer) dünya- makam ve korku ile susturabileceğini işaret etmişti. gerçek te de öyle olmuştu.
İmam Hüseyin (as) bilindiği gibi biat etmemiş "İslam yezit gibi birinin emrine geçerse İslam'ın Fatiha'sını okumak gerekir" diyerek, ceddi Resulullah' ın getirdiği dinin yeniden ihyası için kıyam etmeyi seçmiş ve bildiğimiz Kerbela Hadisesi vuku bulmuştur.
Evet tarih tekerrürden ibarettir diyoruz ya hani öylede oldu.
yakın zamanda tezahür eden günümüzün Kerbelası diyebileceğimiz.
şüphesiz bir Mescidil -Agsa ve Filistin davası var.
bu dava dünya halklarını ikiye bölmüş durumda, her zaman olduğu gibi "Hakk" ve
" Batıl" cephesi olarak.
7 Ekim Agsa tufanından sonra zulmün ta kendisi olan Netanyahu iki fotoğraf paylaştı. şer ekseni olan ülkeler ile dost ve müttefik ülkeler diye.
Knesset’ta konuşan Netanyahu, uzun vadeli stratejilerinin, "İran'ın şer eksenini ortadan kaldırmak" olduğunu ve bu hedeflerinden vazgeçmeyeceklerini belirtti.
Netanyahu, “ şer ekseni” ifadesiyle İran liderliğindeki Direniş Ekseni’ni veya diğer bir adıyla Direniş Cephesi’ni hedef alıyor. Direniş Cephesi; İran, Hamas, İslami Cihad, Hizbullah, Yemen Ensarullah Hükümeti (Husiler) ve Irak Direnişi’nden oluşuyor.
Dost ülkeler diye saydığı ise Ürdün, Bahreyn, BAE, Sudi Arabistan, Mısır ve zalimin zulmüne sessiz kalan tüm İslam ülkeleri.. o hepsini saymasada...
oysaki Kur'an -ı Kerim'de
"Ey iman edenler! Yahudi ve Nasranileri dost ve sırdaş edinmeyin. Çünkü onlar birbirinin dostudur. Sizden kim onları dost edinirse, kesinlikle onlardan olur. Şüphesiz ki Allah, zâlimler topluluğunu doğru yola erdirmez."
(Maide 51) buyrulur.
Kur'an'ı Kerim'in buyruklarına baktığımızda.
Yahudi ve Nasraniler sizin dostunuz olamaz siz onların dinine, emrine girmediğiniz sürece..!! diye buyurulur.
bu İslam ülkelerinin liderleri acaba bu ayeti Kerime'den bihaberlermi?
Netanyahu, yine agsa tufanı sürecinde aynı bu guruha seslenerek koltuklarınızdan olmak istemiyorsanız oturun oturduğunuz yerde.. diye tehdit etti.
bu zavallı, koltuk sevdalısı liderlerden hiç bir ses çıkmadı yine.
Normaldir tabi birilerinin emri ve izni ile bir yere gelenler, emir sahiplerinin istediği kadar o makamda kalabilirler ancak,
Yani her gün 5 vakit namaz da söyledikleri sözüm ona " iyyekenebudu ve iyyekenestein" söylerken yanlız İsrail'e ibadet eder ve yanlız İsrail den yardım dileriz. kastı ile söylüyorlar. anlaşılan..
Evet bu küfür cephesini temsil edenlerin karşında elbette ki Kerbela mektebinden derslerini alanlar da vardı.
Yani siyonist Netanyahu'nun şer(!)güçleri dediği bu güçler, aynı Kerbela da nasıl etrafı 30 bin vahşi, cahil, sözüm ona Müslümanlar Hatta onlarca Kur'an hafızı ama Kur'an'ı tanımayan basiretsizler, tarafından kuşatılmıştı ise bugünde aynı Iran İslam Cumhuriyeti'nin dört bir yanı sözüm ona İslam ülkeleri ama içinde zalim, vahşi, hak hukuk dinlemeyen ABD şer üslerini içinde barındıran, doyuran, koruyan ülkelerle çevrili
O gün nasıl İmam Hüseyin (as) " Heyhaat Minnezzille" dediyse. 72 kişilik küçük ama samimi, iman dolu ölümsüzlüğe inanmış bir gurupla,
Bugünde aynısını tüm hakk'ın temsilcisi olan İmam Hüseynin (as) evladı İmam Ali Hamenei zaman'ın tüm küfrüne karşı aynı şeyi dedi.. "zillet bizden uzaktır."
"vurursanız vurulacaksınız. bizi ölümle korkutamazsınız. zira biz ölümsüzlüğe inanmışız."
Hatta bir ara müminlerden bazıları yes'e kapıldı..
zira Kasım Süleymaniler, Hasan Nasrallahlar, Yahya sinvarlar ve nice yiğit komutanlar, Generaller şehid edilmişti..
oysaki biz tarihin direniş sürecinde Hz Hamza gibi, Hz Abbas gibi, İmam Hüseyin (as) gibi, tarihte daha nice şehitler vermiştik. ve ne öz Muhammed'i din kaybolmuştu, nede o dini ayakta tutacak direniş cephesi çökmüştü,...
Evet tarih bir kez daha gösterdi ki
Kerbela mektebinden nasiplenip öz Muhammed'i dini anlamayan, tarihin hiç bir dönemindeki Kerbela'ları da anlayamayacak, Hakk'ın safında yer alamayacaktır.
Selam olsun Hakk'ın yanında saf tutanlara..
Mehmet Yüksek