Hamas, Arap Kurtuluş Cephesi ve
Filistin Kurtuluş Cephesi olmak üzere Filistinli gruplar ortak bir bildiri
yayınlayarak işgalcilerle ateşkes için diğer şartların yanı sıra özellikle işgalcilerin
Gazze'den tamamen çekilmesi, kuşatmanın sona ermesi, Gazze'nin yeniden inşası
ve Filistinli esirlerin Siyonist esirlerle takas edilmesi olmak üzere dört
şartın sağlanması gerektiğini vurguladılar.
Bu toplantıda, üç Filistin direniş
hareketinin üyelerinden oluşan bir grup bir bildiri yayınlayarak, işgalci
Nazilerin Gazze ve Batı Şeria'da Filistin davasına karşı yürüttüğü savaşta elde
edilen başarıları ve işgalcilerin Batı Şeria’daki etnik temizliği hakkında açıklamalarda
bulundu.
Filistin İslami Direniş Hareketi
Hamas, Arap Kurtuluş Cephesi ve Filistin Kurtuluş Cephesi, Aksa Tufanı savaşı
ile işgalcilerin Gazze'de ve Batı Şeria’daki katliamının gölgesinde Cuma günü
Gazze'de üçlü bir toplantı düzenledi.
Hamas hareketi ve diğer iki
Filistinli grup, yaptıkları ortak açıklamada, sosyal güvenliği bozanlarla
mücadelede iç cephenin desteklenmesinin gerektiğini vurguladı ve işgalcilere
karşı Filistinli grupların güçlendirilmesini savundular.
Bu üç Filistin direniş hareketi,
bu ortak açıklamanın girişinde, Filistin milletini ve Gazze, Batı Şeria ve işgal
altındaki Kudüs'teki sarsılmaz ve istikrarlı Filistin direnişini takdir etti ve
işgal topraklarındaki şehit ve yaralıları ve esirleri selamladı.
Filistinli gruplar bu açıklamada,
Filistin milletinin işgalcilere karşı her türlü imkanla direnme hakkının
olduğunu vurguladı ve bunu kendilerinin kaçınılmaz meşru bir hakkı olarak
değerlendirdi.
Bu açıklamada, uluslararası
sözleşme ve geleneklerde belirlenen ilkelere göre Filistin halkının meşru hakkı
olan direniş hakkı açıklandı ve Aksa Tufanı Savaşı'nın, düşmanların Filistin’in
haklarına ve topraklarına sürekli saldırısına karşı Filistin halkının
iradesinin ve direnişinin doğal bir sonucu olduğu ifade edildi.
Üç Filistinli grup ortak
bildirisinde şu ifadelerde bulundu: ‘Gazze'deki savaş sona erdiğinde, ertesi
gün, Filistin halkı, ulusal gruplar arasındaki müzakere masasında konuşma
fırsatına ve kendi kaderini belirleme hakkına sahip olacaktır ve bu ulusal
çerçevenin dışında kalan herhangi bir siyasi güce işgalci güç muamelesi
yapılacak ve onların Filistin topraklarında yeri olmayacaktır.
Siyonist işgalcilerle ateşkes
anlaşması, Filistinlilere yönelik kapsamlı saldırıların tamamen durdurulması,
Gazze Şeridi'nden tamamen çekilme, kuşatmanın sona ermesi, Gazze'nin yeniden
inşası ve Gazze'de esir değişimi koşullarının ciddi şekilde uygulanması da dahil
olmak üzere Filistin halkının talepleri yerine getirilmeden mümkün olmayacaktır.
Pekin Anlaşması ve önceki
anlaşmalarda öngörülen hükümlerin uygulanması, Filistin siyasi sisteminin
yeniden canlandırılması, Filistin Kurtuluş Örgütü'nün reforme edilmesi ve
güçlendirilmesi yönünde temel bir adım olacaktır. Böylece bu örgüt, Filistin
ulusunun egemenliğinin temellerini gerçekleştirmedeki doğal konumuna ulaşacak,
özgürlük, bağımsızlık ve yönetim sistemindeki ulusal taleplerin
gerçekleştirilmesi konusunda hedeflerine ulaşacaktır.’
Bu bildiride Filistin'deki iç
siyasi grupların birliğinin desteklemesi gerektiği ve Filistin ulusunun ilke ve
inançları üzerinde komplo kurmak isteyen iç ve dış güçlerle mücadele edilmesi
gerektiği ve Filistinlilerin haklarını destekleyen ve halk tabanından doğan tüm
kurumları desteklemenin ulusal bir görev olduğu vurgulandı.
Bu bildiride, işgalcilere karşı
işgal altındaki Kudüs ve Batı Şeria dahil olmak üzere bu bölgelerde Filistin
milletini desteklemek için güçlerin seferber edilmesi için tüm imkanların kullanılması
gerektiği vurgulandı.
Bu üç Filistinli grup, işgalcilere
karşı mücadelenin millete karşı saldırıyı ve kitlesel soykırımı durdurmanın ve
Filistinlilerin haklarının ihlal edilmesiyle başa çıkmanın tek yolu olduğunu
belirtti.