Dün yapılan üst düzey görüşmeler, "Madrid Grubu"
olarak bilinen grubun beşinci resmi toplantısıydı.
İsrail'in uzun zamandır yakın müttefikleri olarak güvendiği
Avrupa Birliği ülkeleri, abluka ve bombardıman altındaki Gazze Şeridi'nde
İsrail askeri operasyonlarının genişlemesinin ardından artan küresel baskıya
seslerini katmaya başladı.
Yaklaşık üç aydır süren abluka, 2023'te başlayan İsrail
saldırıları nedeniyle harap olan Gazze'deki yiyecek, su, yakıt ve ilaç
kıtlığını daha da kötüleştirdi.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun bir hafta önce
İsrail'in müttefiklerinin endişelerini gidermek için sınırlı yardıma izin
vereceğini söylemesinden bu yana Gazze'ye neredeyse hiç yardım ulaşmadı.
Birleşmiş Milletler, şu ana kadar izin verilen yardım
miktarının "deniz damlası kadar" olduğunu söylerken, bazı yardım
grupları Netanyahu'nun açıklamasını "sis perdesi" olarak
nitelendirdi.
Yardım kuruluşları, İsrail'in son günlerde girmesine izin
verdiği yardım miktarının, günde 500-600 kamyon olan ihtiyaçların çok altında
olduğunu vurguluyor. Yetkililer, İsrail'in Çarşamba gününden bu yana Gazze'ye
yardım taşıyan yaklaşık 100 kamyona izin verdiğini aktarıyor.
İspanya Dışişleri Bakanı Jose Manuel Albares, toplantı
öncesinde ülkesinin başkenti Madrid'in, dün "artık bir amacı olmayan bu
savaşı durdurmak" amacıyla 20 ülke ve uluslararası örgüte ev sahipliği
yapacağını ifade etti.
Albares, toplantı öncesinde El Cezire'ye yaptığı açıklamada,
"Bu korkunç anda, Gazze'deki bu insani felakette, amacımız bu savaşı
durdurmak ve engelsiz bir şekilde gitmesi gereken insani yardım ablukasını
kırmak" dedi.
Filistin Yönetimi Başbakanı Muhammed Mustafa da, İsrail
hükümetinin Gazze'deki "kıtlığı" ve "soykırımı"
durdurmasını umduğunu ve dünyadaki birçok ülkenin İsrail'in eylemlerini
"açıkça onaylamadığını" belirtti.
Mısır Dışişleri Bakanı Bedir Abdülatti ise savaşı sona
erdirmek için "İsrail tarafında siyasi irade eksikliği" olduğunu
vurguladı.
Abdülatti, "Asıl sorun bu. Ancak denemeye devam
edeceğiz, azami baskı uygulayacağız, ateşkesi sağlamak için azami çabamızı
göstermeye devam edeceğiz" diye konuştu.
Madrid toplantısı, Fransa ve Suudi Arabistan'ın 17
Haziran'da New York'ta ev sahipliği yapacağı iki devletli çözümle ilgili üst
düzey bir BM konferansına hazırlık olarak hizmet etti.
Albares, BM konferansı öncesinde "herkesin"
Filistin'i bağımsız bir devlet olarak tanıyabilmesi için "ivme yaratmak
istediklerini" söyledi.
İspanyol bakan, "New York'taki konferans, Filistin
devletinin tanınması yönünde ilerlemek için büyük bir an olmalı" diye
ekledi.
Geçtiğimiz yıl Madrid'de düzenlenen önceki toplantıda Mısır,
Ürdün, Katar, Suudi Arabistan ve Türkiye gibi ülkelerin yanı sıra Filistin
devletini tanıyan Norveç ve İrlanda Cumhuriyeti gibi Avrupa ülkeleri bir araya
gelmişti.
Arap Birliği ve İslam İşbirliği Teşkilatı temsilcilerinin de
yer aldığı dünkü toplantı, İsrail-Filistin çatışmasına iki devletli çözüme
desteğini duyurdu.
AB'nin bu hafta İsrail ile işbirliği anlaşmasını gözden
geçirmeye karar vermesinin ardından Albares, "Yaptırımları göz önünde
bulundurmalıyız, bu savaşı durdurmak için her şeyi yapmalıyız, her şeyi göz
önünde bulundurmalıyız" dedi.
Almanya Dışişleri Bakan Yardımcısı Florian Hahn da dün
Gazze'nin kötüleşen, "dayanılmaz" insani krizinin etkisi konusunda
uyardı ve derhal ateşkes ve diplomatik çözüm çağrısında bulundu.
Hahn, Gazze'deki savaşı sonlandırmanın ve siyasi bir çözüme
doğru diplomatik çabalar için bir yol açmanın şu anda Alman dış politikasının
başlıca önceliklerinden biri olduğunu vurguladı.