Irak’ın Seçim Sisteminin Anatomisi

Irak’ta seçim sonuçları, siyasi rekabetin sonu değil; aksine çoğunluk koalisyonunu oluşturma mücadelesinin başlangıcını simgeliyor. 2003 sonrası kurulan siyasi sistem, oyların sayım yöntemi, seçim bölgelerinin yapısı ve yürütme erkine giden sürecin karmaşık dengeleri üzerine inşa edilmiş durumda.

Irak’ın 2003 sonrası şekillenen siyasi sistemi, seçim süreciyle başlayıp hükümetin kurulmasıyla tamamlanan çok katmanlı bir yapıya sahip. Bu yapıyı anlamak için üç temel unsurun incelenmesi gerekiyor: oy sayım yöntemi, seçim bölgelerinin yapısı ve üç erk (yasama, yürütme, yargı) içinde yetki dağılımı. Bu üç unsur birbiriyle iç içe geçerek Irak’taki siyasi dinamikleri, güç dengelerini ve mezhepsel temsiliyeti belirliyor.

Orantılı Temsile Dayalı Oy Sayım Sistemi

Irak’ta parlamento seçimlerinin en belirgin özelliği, farkın sandıkta değil, oyların sayım aşamasında ortaya çıkması. Iraklı seçmenler tıpkı İran’daki Meclis seçimlerinde olduğu gibi bireysel oy kullanabiliyor; isterlerse bir parti listesinin tamamına, birkaç adayına veya farklı listelerden adaylara oy verebiliyorlar.

Ancak fark, oyların sandalye dağılımına dönüştüğü aşamada başlıyor. Irak’ta “Sainte-Laguë” yöntemi adıyla bilinen orantılı temsil sistemi uygulanıyor. Bu yöntemin iki temel özelliği bulunuyor:

  1. Liste bazlı sayım: Oylar bireysel olarak kullanılsa da, sonuçlar parti veya ittifak listeleri üzerinden hesaplanıyor.
  2. Orantılı sandalye dağılımı: Bu sistem “kazanan her şeyi alır” mantığıyla çalışmıyor. Yeterli oyu alan tüm listelere, aldıkları oy oranına göre sandalye dağıtılıyor. Böylece ikinci ve üçüncü sıradaki listeler de parlamentoda temsil hakkı elde ediyor.

Bu model, birçok ülkede uygulanan orantılı temsil sistemine benzer ve uzmanlara göre gelecekte İran’ın yerel seçimlerinde de örnek alınabilir.

Eyalet Temelli Seçim Bölgeleri ve Nüfus Dengesi

Irak’ta seçim bölgeleri genellikle eyalet (vilayet) düzeyinde belirleniyor. 2021 seçimleri hariç tüm dönemlerde 18 eyalet, birer seçim bölgesi olarak kabul edildi. Bu durumda her eyaletin seçmenleri, tüm eyaleti temsil edecek milletvekillerini seçiyor.

Parlamentodaki 329 sandalyenin 320’si genel, 9’u azınlıklara ayrılmış durumda. Sandalye sayısı eyalet nüfusuna göre dağıtılıyor: Bağdat 71 sandalye ile en fazla temsil hakkına sahipken, El-Müsenna 7 sandalye ile en az paya sahip eyalet.

Bu sistem, mezhepsel dağılımı da dolaylı olarak şekillendiriyor. Irak anayasası mezheplere resmî kota tanımlamasa da, eyalet bazlı yapı nedeniyle fiilen dengeler şöyle oluşuyor:

  • Şiiler: Basra, Meysan, Müsenna, Zikar, Necef, Kerbela, Kadisiye ve Vasit eyaletlerinde nüfusun %95’inden fazlasını oluşturuyor. Bu eyaletler ile Bağdat ve Babil’deki çoğunluk sayesinde Şiiler, parlamentoda 174 ila 195 sandalye elde edebiliyor.
  • Sünniler: Enbar tamamen Sünni; Selahaddin, Ninova ve Kerkük’te çoğunluğa sahipler. Diyala ve Bağdat’ta güçlü bir azınlık olarak temsil ediliyorlar. Bu durum Sünnilere 70 ila 95 sandalye kazandırıyor.
  • Kürtler: Erbil, Süleymaniye ve Duhok’ta çoğunluk; Kerkük, Diyala (özellikle Hanekin) ve Ninova’da etkili azınlık konumundalar. Toplamda 40 ila 50 sandalye civarında temsil sağlıyorlar.

Hükümetin Kurulma Süreci: Parlamento Başkanından Başbakana

Seçimlerin ardından Irak’ta hükümetin kurulması üç aşamalı bir süreçle gerçekleşiyor:

  1. Parlamento Başkanlığının Seçimi:
    İlk oturum, en yaşlı milletvekili tarafından yönetiliyor. Bu oturumlarda meclis başkanı ve iki yardımcısı seçiliyor.
  2. Cumhurbaşkanının Belirlenmesi:
    Meclis başkanlığının ardından cumhurbaşkanı seçimi gündeme geliyor. Adaylar, parlamenterlerin oylarıyla belirleniyor. İlk turda üçte iki (2/3) çoğunluk aranıyor; aksi halde ikinci tura geçiliyor ve iki adaydan çoğunluğu alan seçiliyor.
    2021’de Anayasa Mahkemesi’nin eklediği hüküm, bu sürece kritik bir unsur kazandırdı: “Cumhurbaşkanı seçimi oturumu, milletvekillerinin üçte ikisinin katılımıyla geçerli sayılır.” Bu durum, 110 milletvekilinden oluşan bir azınlığa boykot yoluyla oturumu kilitleme imkânı tanıyor.
  3. Başbakanın Seçilmesi (En Kritik Aşama):
    Irak Anayasası’na göre başbakan, parlamentodaki “en büyük blok” (el-Kutla el-Ekber) tarafından belirleniyor. 2010 tarihli yorumla bu kavram, seçimde en çok oyu alan listeyi değil, seçim sonrası oluşan en büyük ittifakı ifade ediyor.
    Bu blok, mutlak çoğunluğa sahip olmasa bile, diğerlerinden büyük olduğu sürece başbakanı belirleyebiliyor. Örneğin, 2014’te “Hukuk Devleti Koalisyonu” sadece 92 sandalye ile başbakan çıkarabilmişti.

Siyasi Lobi ve Koalisyon Mücadelesi

Bu sistemin sonucu olarak Irak’ta seçim sonrası dönemin en zorlu safhası, “el-Kutla el-Ekber”in oluşturulması oluyor. Farklı siyasi liderler, yoğun müzakereler ve ittifaklarla bu bloğu kurmak için çaba gösteriyor. Çünkü bu blok, yalnızca başbakanı değil, aynı zamanda yürütme erkini ve silahlı kuvvetlerin başkomutanını belirleme yetkisini elinde bulunduruyor.

Bu nedenle Irak’ta seçim sonuçları, genellikle bir siyasi maratonun başlangıcı, güç dengeleri açısından ise yeni bir denklemin doğuşu anlamına geliyor.

Bu Haberi Paylaş
Yorum Bırakın