İran, Çin ve Rusya, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’ne gönderdikleri ortak mektupta, üç Avrupa ülkesinin “Snapback” olarak adlandırılan mekanizmayı devreye sokma çabasının hukuki açıdan temelden sakat ve geçerlilikten yoksun olduğunu bildirdiler.
İran, Rusya ve Çin, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ile BM Güvenlik Konseyi Dönem Başkanı Vasiliy Nebenzya’ya gönderdikleri mektupta, 2231 sayılı kararın sona ermesiyle ilgili olarak, üç Avrupa ülkesinin “Snapback” mekanizmasını yeniden işletme girişimlerinin hukuken geçersiz olduğunu vurguladılar.
Mektubun tam metni şu şekildedir:
Halkın Çin Cumhuriyeti, İran İslam Cumhuriyeti ve Rusya Federasyonu dışişleri bakanlarının 28 Ağustos 2025 tarihli ortak mektubuna atıfta bulunmaktan onur duyuyoruz. Söz konusu mektup, Güvenlik Konseyi ve Genel Kurul’da dağıtılmış olup, ülkelerimizin İngiltere, Fransa ve Almanya’nın son dönemde attıkları adımlar karşısındaki ortak tutumunu açıklığa kavuşturmaktadır. Bu ülkeler, söz konusu adımların 2015 tarihli BM Güvenlik Konseyi’nin 2231 sayılı kararı çerçevesinde gerçekleştirildiğini iddia etmektedirler.
Bir kez daha vurguluyoruz ki, üç Avrupa ülkesinin “Snapback” olarak adlandırılan mekanizmayı etkinleştirme yönündeki çabaları, hukuki açıdan ve prosedürel bakımdan temelden hatalı ve geçerlilikten yoksundur. Kendileri, Kapsamlı Ortak Eylem Planı (KOEP) ve 2231 sayılı karar kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getirmemiş, ayrıca “Uyuşmazlıkların Çözüm Mekanizması”nda öngörülen süreci işletmemiş olan bu üç ülke, söz konusu hükümlere dayanma yetkisine sahip değildir.
Bu çerçevede, 2231 sayılı kararın 8. operasyonel paragrafına göre, kararın tüm hükümlerinin 18 Ekim 2025 tarihi itibarıyla sona erdiğini bir kez daha teyit ediyoruz.
2231 sayılı kararın zamanında ve tam olarak sonlandırılması, İran’ın nükleer dosyasına ilişkin Güvenlik Konseyi incelemelerinin tamamlanması anlamına gelmektedir. Bu durum, Konsey’in otoritesini ve çok taraflı diplomasinin itibarını güçlendiren bir gelişmedir.
İlgili tarafların, karşılıklı saygı ilkelerine dayalı olarak tüm tarafların endişelerini dikkate alan, siyasi bir çözüm bulma yönündeki diplomatik diyalog ve etkileşime bağlı kalmaları gerektiğini vurguluyoruz. Ayrıca, tek taraflı yaptırımların uygulanmasından, güç kullanma tehdidinden veya gerginliği artıracak her türlü girişimden kaçınılmalıdır. Tüm ülkeler, diplomatik çabaların sürdürülmesi için elverişli bir ortam ve uygun koşulların yaratılmasına katkıda bulunmalıdır.
Bu mektubun, Güvenlik Konseyi’nin resmi belgesi olarak yayımlanması talimatının verilmesi halinde memnuniyet duyulacaktır.