Güvenlik nedeniyle ismi açıklanmayan Lübnan Hizbullah Hareketi Hava Kuvvetlerinin bu komutanı Lübnan gazetesi el-Ahbar'a verdiği röportajda, Hizbullah'ın hava alanındaki faaliyetlerinin tarihi geçmişine ve İHA ve füze alanındaki  yeteneklerin gelişimine ve yine Hizbullah'ın bu alandaki faaliyetlerine ilişkin henüz duyurulmamış ayrıntılara ilişkin açıklamalarda bulundu.

Hizbullah’In bu yetkilisi röportajında, düşmanın Hizbullah'ın bu yeteneklere ulaşmasını engelleme çabalarına değindi ve bu çabaları çeşitli düzeylerde değerlendirdi ve bu çabaların şunlar olduğunu söyledi:

Birincisi: Hizbullah'la işbirliği yapan şirketleri tehdit ederek veya yaptırım uygulayarak Hizbullah'ın bu yeteneklerle donatılmasını engellemek.

İkincisi: Direnişe karşı güvenlik ve askeri planın oluşturulması ve transit halindeki mal ve ekipmanın füze yağmuruna tutulması.

Düşman bu yeteneklerin Hizbullah'ın elinde olduğundan emin olunca casusluk teknolojisi dünyasında yeni önlemleri gündemine aldı. Bunların arasında bu İHA ve füzelerin etkisini ortadan kaldırmak amacıyla Patriot ve Demir Kubbe radarlarının kurulması yer alıyor. Düşmanın özel olarak güvendiği bu faaliyetlerden bir diğeri de elektronik savaştır. Ancak bu silahı kullanamaması Siyonist rejimin hayal kırıklığının en önemli nedenlerinden biri oldu.

Düşman elektronik savaşta 7 kat güvenlik katmanı oluşturdu ve çok iyi tanıdığımız işgal altındaki bölgelerdeki elektronik savaş uzmanları da çok ümitsizlik yaşıyorlar, çünkü bu sistemlere çok güveniyorlardı ama artık başarısız olduklarını düşünüyorlar.

GPS ve GNSS sistemlerinde aksama yaşanması İsrail'in bu alandaki en önemli faaliyetlerinden biridir. İHA'ların uzaktan kumanda sisteminin bozulması da İsrail'in güvendiği eylemlerden biriydi. Elbette tedbir alarak İHA görüntülerinin komuta merkezine iletilmesini engellemeye çalıştılar, bunu da parazit yaratarak yapmaya çalıştılar ama başaramadılar.

Düşman Hizbullah'a karşı tüm istihbarat, savunma ve askeri gücünü kullanmıştır. Savaştan önce bölgedeki küçük sinyalleri yakalamak için 3 radarları vardı. Ancak insansız hava araçlarını devreye aldığımızda düşman radarlarının sayısı 18'e, ardından 23'e ulaştı. Artık işgal altındaki toprakların kuzeyinde radarsız bölge kalmadı. Dünya orduları genellikle bunu yapmıyor ancak yine de Hizbullah'ın insansız hava araçları bu radarları görmezden gelerek işgal altındaki bölgelere gidiyor ve tespit edildikten sonra geri dönüyor. Hizbullah her zaman taktiklerini ve teknolojisini geliştirmeye ve güncellemeye çalışıyor.’