Filistin İslami Cihad Hareketi Genel Sekreteri Ziyad en-Nehale,
Arapça 21 online gazetesine Filistin'deki son gelişmeler hakkında ayrıntılı bir
röportaj verdi.
Ziyad en-Nehale, yaptığı açıklamalarda öncelikle
Filistin'deki duruma değinerek şu açıklamada bulundu: "Fetih ve Hamas
hareketleri arasındaki fark, birbiriyle asla bağdaşmayacak iki projenin karşı
karşıya gelmesine dayanıyor... Ulusal projelerini yeniden çizmek için
Filistinliler önce "Siyonist proje"yi incelemeliler. Güç dengesi
şimdiki gibi olduğu sürece işgalci rejimle uzlaşmak mümkün değil... (Siyasi)
bir çözüme inanan kimse, Siyonist projenin doğasını hiç bilmiyordur. Siyasi
çözüm projeleri, bizi resmiyette hiç tanımayan bir düşmana verilen ücretsiz
tavizlerdir."
Ziyad en-Nehale, Kudüs Kılıcı olarak bilinen Gazze Şeridi'ne
karşı son 11 günlük savaş hakkında da, "Bu savaş ulusal bir başarıydı. Bu
savaştan sonra Filistinliler ve Araplar, Siyonist rejimin yenilgisinin mümkün
olduğunu hissettiler. Siyonistler ayrıca barışın olmadığı tehdit altındaki bir
yerde yaşadıklarını da keşfettiler. Bu önemlidir, çünkü Siyonist proje
"yaşam için fırsat" ilkesine dayanmaktadır. Siyonistlerin sığınaklara
nasıl girdikleri bu savaş sırasında görüldü." dedi.
İslami Cihad'ın İran İle İlişkileri
Ziyad en-Nehale, "Arap dünyasından bazıları İslami
Cihad hareketinin Hamas'la bağlantılı olduğunu düşünüyor... Tahran'la
ilişkinizin doğası nedir?" sorusuna şu yanıtı verdi: "İslami Cihad
Hareketi'nin İran'a bağlı olduğu iddiası doğru değildir. Herkes bilmeli ki
bizler bağımsızız ve tüm taraflardan bağımsız Sünni Filistin İslami
hareketiyiz. Olan şuydu ki, İslami Cihad'ın kuruluşu İran İslam Devrimi ile
aynı zamana denk geldi ve İslami Cihad'ın ilk grubu (kurucuları) İslami
harekettendi. İran İslam Devrimi başarılı olunca dünyadaki İslami hareket bu
devrimi onayladı ve bazılarının şimdi bahsettiği mezhep standartları kimsenin
aklına bile gelmedi."
Nehale şöyle devam etti: "İran'ı, Filistin halkına
destek pozisyonuna sahip ABD'ye karşı koyabilecek bağımsız bir ülke olarak
görmeye devam ediyoruz. İran düşmanlığı doğru mu? İsrail'e karşıt bir duruşu
var ve Filistin halkını ve toprakları özgürleştirme hakkını savunuyor. Bizi
destekleyen ülkeyi terk edip işgalci rejimle ilişki kuran ülkelere yaklaşmak
akıllıca mı?
Ziyad en-Nehale, açıklamasını şöyle sürdürdü: "Dini
açıdan şunu söyleyeyim ki Şiiler sonsuza kadar Şii, Sünniler de sonsuza kadar
Sünni kalacak. Hiçbir taraf diğerini değiştiremez. Öte yandan İran'ın
Filistinlilerle ilişkilerinin İslami Cihat ile sınırlı olmadığını, Hamas'ın da
İran'la ilişkileri olduğunu söylemeliyiz. İran tüm Filistinli grupları
destekliyor, ancak Hamas ve İslami Cihad'ı daha fazla destekliyor. Arapların gelip
Filistin direnişini desteklemesi gerektiğini yüzlerce kez söyledik ve bu destek
durumunda İranlı kardeşlerimize 'teşekkür ederiz' diyeceğiz. Ama olan şu ki,
Arap kardeşlerimiz tarafından çevrildik ve onlar İranlıların bize destek
vermesini veya bize yardım etmesini engelliyorlar. Öyleyse İran'ın desteğini
reddetmek ve onlara İsrail işgali altında kalmak istediğimizi söylemek doğru
mu? Bu kabul edilebilir bir şey değil."