Direnişin Gadir’den Hayber’e Uzanan Mesajı
İsrail’in son saldırılarında üst düzey askeri komutanlar,
nükleer bilim insanları ve sivillerin şehit edilmesi, İran halkında derin bir
öfkeye neden olmuştu. Yürüyüşe katılan binlerce Tahranlı, İmam Hüseyin Meydanı
ve Azadi Meydanı’ndan Enqelab Meydanı’na doğru yürüyerek, Gadir Bayramı’nı
anarken aynı zamanda Siyonist rejimin suçlarına karşı ses yükseltti.
Yürüyüş, dini topluluklar, halk inisiyatifleri, gönüllü
gruplar ve şehit ailelerinin yoğun katılımıyla, velayet çizgisine bağlılık ve
direnişe hazır oluş iradesini ortaya koydu.
Milletin Cevabı: “Gerçek Vaat 3”e Destek
Yürüyüş boyunca taşınan pankartlarda “Sadık Vaat 3’e destek”
ve “Cevabımız ezici olacaktır” gibi mesajlar yer aldı. Sık sık “İsrail’e ölüm”
ve “Bu kadar ordu aşk ile liderine geldi” sloganları atıldı. Halk, direnişin
yalnızca orduya değil, milletin tamamına dayandığını dünyaya ilan etti.
Yeni Neslin Katılımı: Küçük Zülfikarlar Sahada
Yürüyüşte çocuk ve gençlerin katılımı dikkat çekti.
Minikler, bayraklarla, kostümlerle, resimler ve sloganlarla etkinliğe renk
kattı. Çocuk bölümü; oyun alanları, çizim stantları, kültürel yarışmalar ve
sokak tiyatroları ile en canlı alanlardan biri hâline geldi. “Bugünün
çocukları, yarının Zülfikarları” vurgusu öne çıktı.
Mokebler: Kültür ve İnancın Nöbet Noktaları
Şehir genelinde kurulan mokebler (halk stantları), yalnızca
ikram ve hizmet sunan yerler değil; aynı zamanda kültürel ve sanatsal direniş
noktalarıydı. İlahi ve marşlar, canlı performanslar, çocuk şiir okumaları,
etkileyici bir atmosfer oluşturdu.
İnkılap Meydanı: Direnişin Kalbi
İnkılap Meydanı, bugün “Haydar Haydar” ve “İsrail’e ölüm”
sloganlarının yankılandığı merkez oldu. Tahran’da her yaştan vatandaş, İran
bayrakları ve İmam Ali’nin Zülfikarı sembolleriyle yürüyerek ulusal birliğin ve
kararlılığın simgesini oluşturdu. Bu yürüyüş, yalnızca bir bayram kutlaması
değil; küresel zulme karşı bir haykırıştı.
“Ben Ahdim
Üzerineyim” – İran’dan Siyonizme Açık Mesaj
“Ben ahdim üzerineyim” (انا
علی العهد) sloganı, yürüyüşün duygusal ve ideolojik merkezine yerleşti.
Ellerinde şehit komutanların ve nükleer bilim insanlarının fotoğraflarını
taşıyan halk, “Son adımımıza kadar direnişteyiz” mesajını verdi.
Bu gösteri, Gadir’den Hayber’e, Kerbela’dan İntifada’ya ve
bugünkü direnişe uzanan tarihi bir hattın devamı niteliğindeydi.