Lübnan Hizbullah Hareketi eski Genel Sekreteri Seyyid Hasan
Nasrulah'ın şehadetinin 40. Günü münasebetiyle bugün 13 İran’dan uzman ve
düşünürlerin ve İranlı askeri ve hükümet yetkililerinin katılımıyla "Nasrallah
Mektebi Uluslararası Konferansı" düzenlendi.
Konferansta konuşan İran İslami Şura Meclisi Başkanı
Muhammed Bakır Galibaf, "Nasrallah, Hamas’ın yanında durdu ve hiçbir
savaşın Siyonistlere karşı mücadele kadar meşru olmadığına inandı ve bunu
yüksek sesle söyledi." dedi.
Galibaf sözlerinin devamında "Bu savaş ahlaki, dini ve
insani açıdan tam bir meşruiyete sahip bir savaş, Şehit Nasrullah'a göre
Siyonist rejime karşı bir savaştır ve bugün Devrimi Lideri Ayetullah Hamenei,
herkesin ve her grubun rejime indireceği her darbenin, insanlığa bir hizmet
olduğunu söylüyor" ifadesini kullandı.
Nasrullah'ın liderliğinde Hizbullah'ın hem ideolojik hem de
stratejik bir güç haline geldiğini belirten Galibaf "Daha da önemlisi
Hizbullah, Seyyid Abbas Musevi ve Seyyid Hasan Nasrullah gibi liderlerle ne
köklerini kaybetti ne de vizyonundan saptı. Nasrallah, Hizbullah'ı tamamen
askeri bir varlık olarak görmedi ancak birkaç adım daha ileri götürerek sosyal
bir örgüte dönüştürdü" ifadesinde bulundu.
Galibaf "İsrail için en büyük aşağılanma, Hizbullah'ın
lider ve komutanlarının şehadeti üzerinden 40 gün geçmesine rağmen, beşten
fazla ordunun acımasız hava saldırısı ve kara saldırısına rağmen ilerleyememiş
olmasıdır. Bunun yerine Hizbullah'ın işgal altındaki topraklara, sanayilere,
rejimin askeri ve güvenlik merkezlerine yönelik ateşinin sertleşmesine ve
genişlemesine tanık oluyor." açıklamasını yaptı.
Galibaf konuşmasının devamında "İsrailli komutanların
"ne için savaştığımızı bilmediğimizi" söylemesinden daha açık olan
hangi stratejik kafa karışıklığı var? BM güçlerine saldıracak kadar insani ve
evrensel tüm kırmızı çizgileri reddedip, somut ve anlamlı bir zafer olmadan,
direniş ekseninin kılıcını kendilerine karşı daha keskin ve daha güçlü
görmeleri bundan daha ağır bir yenilgi olabilir mi?" şeklinde konuştu/mehr