Siyonist rejimin eski Savunma Bakanı Benny Gantz, pazartesi
günü yıllık olarak düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada şu ifadelerde
bulundu: ‘ Bu rejimin iç sorunları, İran tehdidi kadar önemlidir.
Bugünlerde İsrail çoğulcu bir toplumdan kabileler ulusuna
dönüşüyor.
Bu mutlak anlamda kötü bir şey değildir. Görevimiz,
kabilelerimizin bir arada yaşamasını sağlamak, ülkenin ihtiyaçlarına hizmet
etmek ve İsrail'i bir araya getirmektir.’
Gantz, İran'la ilgili iddialarının bir başka bölümünde ise
İran'ı kontrol altına almak için uluslararası toplumla işbirliğinin gerekli
olduğunu söyledi.
Benny Gantz şu ifadelerde bulundu: ‘Şimdi, en önemli
müttefikimiz ABD ile güvenlik işbirliğimizi güçlendirmek için mümkün olan tüm
adımları atma zamanıdır.
Taktiki eylemlerin veya iç siyasetin güvenliğimizin önüne
geçmesine izin veremeyiz.’
Geçtiğimiz yıllarda ABD liderliğindeki Batılı ülkeler ve
Siyonist rejim, İran'ı, nükleer programında askeri hedefler peşinde koşmakla
suçladı. İran ise bu iddiaları şiddetle yalanladı.
İran, Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Anlaşması'nı
(NPT) imzalayanlardan biri ve Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı'nın bir üyesi
olarak barışçıl amaçlarla nükleer teknolojiye erişme hakkına sahip olduğunu
vurgulamaktadır.
Ayrıca, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı müfettişleri
İran'ın nükleer tesislerini birçok kez ziyaret ettiler, ancak bu ülkenin barışçıl
nükleer enerji programının askeri amaçlara yönlendirildiğine dair hiçbir kanıt
bulamadılar.
Ayrıca, İran, 2015 yılında 5+1 grubu olarak bilinen
ülkelerle nükleer programıyla ilgili gerilimi çözmek için anlaşmaya vardı.
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı'nın İran'ın tüm yükümlülüklerine bağlı
kaldığını kabul etmesine rağmen, ABD hükümeti Mayıs 2017'de bu anlaşmadan tek
taraflı olarak çekildi.
Öte yandan Batı Asya bölgesindeki tek nükleer silah sahibi
Siyonist rejimdir ve ABD'nin de desteğiyle nükleer silah programını
uluslararası denetimden uzak tutmuştur.