Hamas tarafından yapılan açıklamada, katil İsrail’in Gazze
Şeridi’nde yaşayan 2 milyondan fazla Filistinlinin temel gıda maddelerine
ulaşımını engellediği ileri sürüldü. Açıklamada, İsrail’in bu uygulamalarla “aç
bırakmayı bir savaş aracı olarak kullandığı” ve bunun “tam teşekküllü bir
soykırım suçu” anlamına geldiği savunuldu.
Hamas'tan yapılan yazılı açıklamada, "İsrail
hükümetinin 70 günden fazladır sıkı abluka altında tuttuğu Gazze Şeridi’ne
gıda, ilaç, su ve yakıt gibi temel yaşam ihtiyaçlarının tümünün girişini
engellediği" ifade edildi.
Siyonist İsrail'in Gazze'ye aralıksız sürdürdüğü
saldırılarla eş zamanlı olarak Filistinlilere karşı zorla aç bırakmayı da silah
olarak kullandığına işaret edilen açıklamada, bu duruma son verilmesi için
uluslararası toplumun ve Arap ülkelerinin acilen müdahale etmesi çağrısında
bulunuldu.
"Katil İsrail ordusunun tüm dünyanın gözü önünde apaçık
bir soykırım gerçekleştirdiğini" vurgulayan Hamas, şunları kaydetti:
"Aç bırakmayı 2 buçuk milyondan fazla insana karşı bir
silah olarak kullanan Siyonist düşman, Birleşmiş Milletlerin, insani
yardımların girişi ve geçişlerin açılması yönünde defalarca çağrıda bulunan
diğer örgütlerinin ve uluslararası toplumun iradesine açıkça meydan
okuyor."
Uluslararası sessizliğin "utanç verici" olduğuna
işaret edilen açıklamada, savaşı ve kıtlığı durdurma konusundaki yetersizliğin,
uluslararası sistemin başarısızlığını gösterdiği aktarıldı.
Soykırımcı İsrail, Hamas ile sağlanan ateşkes ve esir takası anlaşmasının 42 günlük birinci aşamasının sona ermesinin ardından 2 Mart'tan itibaren Gazze Şeridi'ne insani yardımların girişini durdurmuştu.
İsrail Güvenlik Kabinesi, 5 Mayıs’ta yaptığı toplantıda, Gazze'nin güneyindeki Refah kentine sınırlı yardım girişine izin verme kararı almıştı. Bu girişim, Refah'a saldırı ve bölge halkının kuzeye zorla göç ettirilmesini kapsayan bir planın parçası olarak değerlendirilmişti.
Birleşmiş Milletler ise İsrail’in yardımları, sivilleri
yerlerinden etmek için "tuzak" olarak kullandığı uyarısında bulunmuş
ve Gazze'de yardım dağıtımında bir başarısızlık olmadığını belirtmişti.