Kenani, yaptırımların kaldırılması görüşmeleri ve Umman'ın
girişimi hakkında şunları söyledi: Bu bağlamda Sayın Emir Abdullahiyan da
açıkladı. Bütün tarafların KOEP’e dönmesi için müzakere sürecine bağlı
kaldığımız ve müzakere sürecini uygun bir süreç olarak değerlendirdiğimiz
defalarca duyurulmuş, bu konuda çeşitli görüşmeler yapılmıştır. Bu bağlamda
bazı dost hükümetler tarafların görüşlerini birbirine yaklaştırmaya yönelik
girişimlerde bulundular.
Tüm tarafların iadesi için müzakere edilen mevcut anlaşma
KOEP anlaşmasıdır ve 2015 yılında imzalandı ve İran yükümlülüklerini yerine
getirdi ama ne yazık ki Amerika ve Amerikancı hükümetler yükümlülüklerini
yerine getirmekten kaçındı. Umman hükümetinin planı da dahil olmak üzere
önerilen girişimler yeni bir anlaşma veya yeni bir plan değil, tüm tarafların
bakış açısını ve geri dönüşünü yakınlaştırmaya yönelik girişimlerdir.
Bu bağlamda İran, dost ülkelerin tüm tarafların KOEP’e geri
dönmesine yönelik iyi niyetli çabalarını memnuniyetle karşılamaktadır. Bu
İran'ın bugüne kadar iyi niyetle hareket ettiği bir süreç. Bakan, eğer karşı
taraf anlaşmaya dönmeye hazırsa İran'ın da herkesin anlaşmaya dönmesine
yardımcı olmaya hazır olduğunu vurguladı. İran diplomasi ve müzakere sürecine
bağlı kalıyor ancak aynı zamanda çabalarını sadece KOEP’e bağlamıyor.
Yaptırımların etkisiz hale getirilmesine yönelik çabalarımızı da sürdürüyoruz.
Diplomasi ve mesaj süreci hâlâ açık
Kenani, önerilen müzakere planlarına ve ABD'nin tepkilerine
ilişkin şunları söyledi: Diplomasi ve mesaj alışverişi süreci halen açık ve
farklı yollardan devam ediyor. Planlar yeni bir anlaşma planı olarak
yorumlanmamalıdır. Daha ziyade amaç, tüm tarafların geri dönmesine yardımcı
olmaktır. İran, bazı maddelere ilişkin bazı çekincelerine rağmen KOEP’e bağlı
kaldığını defalarca açıklamış, biz de karşı tarafın aksine ona bağlılık
göstermiştik.
Dost ülkelerin önerdiği girişimleri memnuniyetle karşıladık.
Şu anki süreç, başta ABD olmak üzere karşı tarafın uymamasının sonucudur.
Mevcut durum aynı zamanda Amerika'nın anlaşmaya dönme konusunda ciddi
olmadığını da gösteriyor. İran diplomasi yoluna bağlı kaldığını defalarca dile
getirdi. Biz bu yolu izliyoruz ama geride de beklemiyoruz, anlaşma yolu iki
taraflı bir yoldur.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, KOEP’in sona ermesine ve Batılı
ülkelerin yaptırımları sürdürme niyetine ilişkin açıklamada bulundu: KOEP’in
bazı hükümlerine uyulmaması, İran'ın yasal haklarının hayata geçirilmesini
etkilemeyecek olup, İran uluslararası ilişkilerde kendi haklarını kullanmaktadır.
Nasır Kenani, Amerika ile doğrudan müzakerelere ilişkin ise
şunları söyledi: Doğrudan müzakereleri reddediyoruz.
Uluslararası ve jeopolitik sınırların değişmesine
karşıyız
İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, Ermenistan Yüksek Ulusal
Güvenlik Konseyi Sekreteri'nin ziyareti hakkında bilgi verdi: Üst düzey Ermeni
yetkilinin ziyareti, İran'ın Ermenistan'la ikili konulardaki temas ve
görüşmelerinin devamı niteliğinde olup, aynı zamanda Kafkaslar bölgesindeki son
gelişmelerle de ilgilidir. Bu bağlamda dün Ermeni yetkili ile Sayın Ahmediyan
arasında görüşmeler gerçekleştirildi. Güney Kafkasya'daki son gelişmelerin ele
alındığı bu görüşmelerde Ermeni konuk, bölgedeki son durum ve Ermenistan ile
Azerbaycan arasındaki ilişkilere ilişkin bir rapor sundu.
Bu bağlamda askeri gelişmeler ve hareketler de ele alındı,
İran da görüşlerini sundu. Bölgede barış ve istikrarın sağlanması için bölge ve
komşuların kapasitelerinin kullanılması gerektiğini vurgulayan İran, bugün
Dışişleri Bakanı ile bir araya gelecek. Kafkasya'daki gelişmeler İran açısından
önem taşıyor. İran bölgenin önemli ve etkili ülkelerinden biridir.
Komşularımızın istekleri doğrultusunda bu ziyaret yapıldı.
İran'ın bölge sınırlarıyla ilgili tutumu nettir, bakış
açımızı defalarca dile getirdik. Tüm tarafların çaba göstermesi gerektiğine
inanıyoruz. İki ülke arasındaki çatışmaların çözümüne yönelik siyasi çözümleri
destekliyoruz, uluslararası ve jeopolitik sınırların değiştirilmesine karşıyız.
Uyuşmazlıkların siyasi süreç çerçevesinde ve bölgenin kapasitesinin
kullanılması çerçevesinde çözülmesi gerekiyor, biz de yabancıların bölgede
varlığına karşıyız.
Azerbaycan ve Ermenistan'ın toprak bütünlüğünü
destekliyoruz
Nasır Kenani, Erdoğan'ın konuşmasına ilişkin şunları
söyledi: Uluslararası sınırların değiştirilmesine karşı olduğumuzu
vurguluyoruz. Ulaşım yollarının herkesin menfaatini sağlayacak, refah getirecek
şekilde geliştirilmesine katılıyoruz ancak jeopolitik değişimlere karşı
olduğumuzu da vurguluyoruz. Bizim tutumumuz açıktı ve biz Azerbaycan ve
Ermenistan'ın toprak bütünlüğünü destekliyoruz. Karabağ'ın Azerbaycan'a iadesi
konusunda tutumumuz netti ve bunu her zaman destekledik. Ancak biz
anlaşmazlıkların sınırların değiştirilmesi yoluyla çözülmesine karşıyız. 3+3
formatındaki süreç çerçevesinde bölgesel diyalogları ve bu çerçevede ülkelerle
istişareleri destekliyoruz.
İran sınırlarının güvenliğinden taviz vermeyecek
Kenani, Tesnim muhabirinin sorusuna yanıt olarak şunları
söyledi: İran-Irak güvenlik anlaşmasına göre, anlaşmaya göre Iraklı
yetkililerin, İran'ın silahlı teröristlerin varlığına ilişkin endişelerini altı
ay içinde çözmesi ve bu güçlerin silahsızlandırılması ve böylece İran'ın
endişelerinin giderilmesi gerekiyordu. Bu süre 19 Eylül'de sona erdi. İlk
değerlendirmeye dayanarak, bu anlaşmanın bazı kısımları yerine getirildi bir
kısmı kaldı ve İranlı değerlendirme ekibi Irak'a giderek Iraklı yetkililerin işbirliği
ve misafirperverliğiyle karşılandı ve yetkililerle görüştü.
Bu anlaşmanın uygulanma boyutuna ilişkin ayrıntılı bir
değerlendirme, değerlendirme komitesinin raporu hazırlanıncaya kadar
ertelenecek ve resmi makamlara bildirilecektir. Yapılan görüşmelerde ve Irak
ulusal güvenlik danışmanının İran'a yaptığı ziyarette hem Iraklı yetkililer hem
de Kürdistan Bölgesi, anlaşmanın eksiksiz uygulanması konusunda kendilerini
kararlı görüyor. Sundukları raporlarda, silahlı teröristlerin karargâhlarının
önemli bir kısmının tahliye edilerek Irak topraklarının derinliklerine taşındığı,
karargâhın bir kısmının imha edildiği, geri kalan kısmının da imha edileceği
belirtildi. Allah'ın izniyle bu anlaşma tam anlamıyla hayata geçinceye kadar
devam edecek. İran sınırlarının güvenliğinden taviz vermeyecektir.
İran'ın askeri doktrininde nükleer silahların hiçbir rolü
yok
Kenani, Tesnim muhabirinin ABD'nin kitle imha silahları ve
İran'a yönelik iddialarla ilgili yıllık raporu hakkında sorduğu bir sorusunu
daha yanıtlayarak şöyle konuştu: Bunlarla ilgili olarak bunlar asılsız bir
iddiadır. İran, NPT anlaşmasının kararlı bir üyesidir. Atom Enerjisi Kurumu ile
korunma anlaşmasını imzalayıp uygulamaya koyduk. İran defalarca nükleer
silahların askeri doktrininde hiçbir rolü olmadığını ifade etti ve İran bu tür
kitle imha silahlarının herhangi bir şekilde kullanılmasını reddediyor.
Özellikle Saddam'ın İran'a karşı yürüttüğü ve ne yazık ki
Batılı ülkelerin ve ABD'nin desteğiyle gerçekleşen savaşında bu silahların en
büyük kurbanı olan İran, ABD'nin asılsız yıllık raporunu inkar ve reddediyor.
Bu örgütün sekretaryası üye ülkelerin üyeliğini denetleyen tek unsurdur ve
ABD'nin diğer ülkelerin bu konudaki işlerine karışma yetkisi yok. Batılı
ülkelerin yetkilileri, Irak'ın eski diktatörünün İran'a karşı silah
kullandığını defalarca açıkça itiraf etti ve bu bir sır değil, hatta şirketlere
dava açtıklarını bile söylediler. Bu leke bu ülkelerin tarihinde sonsuza kadar
kalacak. Bu arada Amerika'nın asılsız iddialarına rağmen yasa dışı
laboratuvarlar kurma suçlamasının yöneltilmesi gereken ve bu suçlamaları hak
eden ve uluslararası topluma hesap vermesi gereken ABD hükümetidir. Bu,
Amerika'nın İran'a yönelik yansıtma psikolojisi ile yaptığı suçlamalardır.
İran, bölgesel olarak ve İslam ülkeleriyle ilişkilerini
geliştirme konusunda ciddi
İran-Mısır ilişkilerine ilişkin Kenani, şunları söyledi:
Bölgede gördüğümüz olumlu gelişmelerin gölgesinde İran-Mısır ilişkilerinde de
olumlu gelişmeler görüyoruz. İki ülke arasındaki görüşmeler ve iki ülke
dışişleri bakanlarının New York'taki toplantısı da dahil. Bu görüşmelerde
olumlu adımların atılmasına yönelik olumlu bir öngörü ve literatür oluştu.
Oluşturulan ortak siyasi iradeyle bu temaslar devam edecek ve biz bu süreçten
umutluyuz. İran, bölgesel ve İslam ülkeleriyle ilişkilerini geliştirme
konusunda ciddidir ve her olumlu adıma olumlu bir adımla karşılık verecektir.
Atılacak adımlarla iki ülke İran ve Mısır arasında yeni bir alanın
yaratılmasına şahit olmayı umuyoruz.
İsveç hükümeti Kur'an'a hakaretin önlenmesinden
sorumludur
İsveç'te yine Kur'an'a hakaret edilmesine ilişkin ise
şunları söyledi: İki dışişleri bakanı arasında New York'ta yapılan son
görüşmelerde Sayın Emir Abdullahiyan bu konuyu gündeme getirerek İslam
dünyasının İsveç hükümetinden beklentilerini ciddi şekilde gündeme getirdi.
Kur'an'a hakaretlerin önlenmesinden de İsveç hükümetinin sorumlu olduğunu ve
hiçbir hükümetin kendi değerlerinden yola çıkarak başkalarının değerlerini göz
ardı etmesinin kabul edilemez olduğunu ifade etti. İran bu konuyu sadece siyasi
pozisyonlarda takip etmiyor ve Tahran'daki İslam Birliği Konferansı
çerçevesinde de bu konu gündemde. İkili görüşmelerde ve çok taraflı
mekanizmalarda da bu konuya değinildi. Bu, İslam ülkelerinin kolektif çerçevede
takip etmesi gereken bir tehdittir.
Şu anda ABD ile mahkum değişimine ilişkin yeni bir
program bulunmuyor
Kenani, ABD ve diğer ülkelerle tutuklu değişimine ilişkin
ise değişim aşamasının tamamlandığını, şu anda bu konuda yeni bir program
olmadığını söyledi: Elbette yurtdışındaki İranlıların serbest bırakılması
meselesi dünyanın her yerindeki öncelikli meselelerden biri. İran, konsolosluk
sorumlulukları çerçevesinde kendi vatandaşlarının diğer ülkelerdeki özgürlüğü
için çabalıyor ve onları geri getirmeye çalıştık. Amerika'da beş İranlı
mahkumun serbest bırakılmasının yanı sıra, diğer ülkelerle bağlantılı olarak da
birçok girişimde bulunduk ve bazı mahkumların serbest bırakılmasını veya iade
edilmesini sağladık.
Kenani: FATF'a katılma konusunda bir bilgim yok
Kenani, FATF'a katılma hakkında ise şunları söyledi: Mali
şeffaflık mekanizmalarımıza gelince, kendi ulusal mekanizmamız var. FATF'a
katılma planı hakkında da bilgim yok.
Azerbaycan Büyükelçiliği'nin yakın zamanda yeniden
faaliyete geçmesini umuyoruz
Dışişleri Bakanlığı sözcüsü şunları söyledi: Azerbaycanlı
yetkililerin ziyaretine ilişkin plan, iki ülke arasında heyet değişimi
çerçevesinde ancak kesin bir tarih bulunmuyor. Tahran'daki Azerbaycan
Büyükelçiliği'nin yeniden faaliyete geçmesi de dahil olmak üzere konuşulacak
çeşitli konularımız var. Bu, mutabakata varılan çerçevede devam edecektir.
Görüşme süreci de olumlu bir süreç ve iyi ve cesaret verici bir durumdayız.
Yakın zamanda Azerbaycan büyükelçiliğinin faaliyetlerinin yeniden başlamasını
görmeyi umuyoruz.
Kenani, Karabağ bölgesindeki Ermenilere yapılan insani
yardımlara ilişkin ise şunları söyledi: Bu kapsamda hükümetin önlem alması ve
insani yardım gönderilmesi gündemde, ilgili makamlar da bu haberi açıklayacak.
Kafkasya ve İran siyasetindeki gelişmelere ilişkin İran
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Kenani, şunları söyledi: Güney Kafkasya bölgesi
İran'ın acil güvenlik bölgesidir. İran hükümetinin bölgesel gelişmelere olan
ilgisi ciddidir. Görüşler farklı olabilir, gelişmeleri ciddiyetle takip
ediyoruz. Kafkasya bölgesindeki yetkililerle yaptığımız istişarelerde bölgesel
gelişmeler ciddi şekilde gündemimizde yer alıyor. Biz de güvenlik alanımıza
kayıtsız kalmayacağız. Çeşitli siyasi girişimler ortaya koyuyoruz hem bölge
ülkelerine yardım çerçevesinde hem de İran'ın çıkarlarını gözeterek rol
oynayacağız.
İran Dışişleri Bakanlığı ile bazı Amerikalı yetkililer
arasında bağlantı olduğu yönündeki iddialara Kenani'den tepki
Kenani, İran Dışişleri Bakanlığı ile bazı Amerikalı
yetkililerin KOEP kapsamında ilişkisine dair iddialara yanıt olarak ise şunları
söyledi: Amerika'nın iç çerçevesinde gündeme gelen, şekillenen, kendi
partilerinin kapsamında İran üzerinden oyun kurarak oluşturdukları konular
hakkında yorum yapmak istemiyorum ve bunu Amerika'nın iç partilerine
bırakıyorum.
Suudi Arabistan'a vizelerin iptali gündemde
Büyükelçilerin atanmasına ilişkin olarak ise Kenani şunları
söyledi: Büyükelçi atamaları konusu ise dikkat edilmesi gereken bir süreç olup,
bazı ülkelerde tedbirler alınmıştır, tamamlandıktan sonra sizleri
bilgilendireceğiz.
Kenani, Suudi Arabistan'la vizelerin iptal edilmesinden
bahsetti: Suudi Arabistan'ın da aralarında bulunduğu bazı ülkelerle vizelerin
iptali, Dışişleri Bakanlığı tarafından soruşturma altında. Çeşitli plan ve
fikirler var, ilgili kurumlarla toplantılar yapıldı. Dışişleri Bakanlığı
kanununa göre siyasi ve güvenlikle ilgili tüm hususlar incelendikten sonra
bilirkişi raporu ve nihai özet Bakanlar Kurulu'na gönderilir ve bu bir
süreçtir.
Amerika, Suriye hükümetinin topraklarını terk etme
talebini hayata geçirmeli
Kenani, Amerika'nın Suriye'deki eylemlerine ilişkin olarak
şunları söyledi: Gerçekten de Amerikan hükümetinin eylemleri ciddi eleştirilere
konu olmuştur. Bu ülkenin iradesi dışında ABD'nin Suriye'deki varlığı yasa
dışıdır. Amerikan hükümeti, Suriye'nin isteğini göz ardı ederek bu ülkede
bulunamaz. ABD'nin eylemleri Suriye'nin egemenliğinin ve toprak bütünlüğünün
ihlali olarak değerlendiriliyor. Amerika'nın bu tür eylemleri tamamen
kınanmaktadır ve bu hükümetin, Suriye hükümetinin topraklarını terk etme
talebini hayata geçirmesi gerekmektedir.
İran vatandaşları dünyanın her yerinde İran
vatandaşlarıdır
İran Dışişleri Bakanlığı sözcüsü, Cumhurbaşkanı'nın
Amerika'daki İranlılarla görüşmesine ilişkin açıklamalarda bulundu: Yurt
dışındaki İranlılara önem verilmesi ve konsolosluk imkanlarının artırılması,
daha uygun koşulların yaratılması ve yeni hizmetlerin sağlanması da hükümetin
kaygıları arasında yer alıyor. İran, dünyanın herhangi bir yerindeki İran
vatandaşlarının İran vatandaşı olduğuna ve İran'a seyahat etmek ve konsolosluk
desteği almak için gerekli olanaklara sahip olması gerektiğine inanıyor. Bu toplantıların
yapılması aynı zamanda İranlı yetkililerin İran vatandaşlarının görüşlerini
doğrudan dinlemesine de yardımcı oluyor ve hükümet yeni destek olanakları
yaratabiliyor.
Avrupa'da hapsedilen İranlıların serbest bırakılması
diplomatik sistemin ciddi önceliklerinden biri
Kenani, Fransa ile tutuklu değişimine ilişkin şunları
söyledi: Avrupa ülkeleriyle özel bir değişim programı olduğuna dair elimde bir
bilgi yok. Ancak Avrupa da dahil olmak üzere yurtdışındaki İranlıların,
özellikle de siyasi nedenlerle tutuklanan mahkumların serbest bırakılması
meselesi diplomatik sistemin ciddi önceliklerinden biridir. Sayın Emir Abdullahiyan
bu konuyu New York'taki toplantılarda görüştü.
New York'ta Fars Körfezi ülkeleri toplantısının
yapılamaması
Kenani, Fars Körfezi ülkeleri toplantısının New York'ta
yapılamamasına ilişkin olarak şunları söyledi:
Fars Körfezi ülkelerinin dışişleri bakanları toplantısının BM Genel
Sekreteri'nin inisiyatifiyle yapılması gerekiyordu ve bu genel bir anlaşmaydı.
İran da hoş karşılandığını açıklamıştı ancak birkaç ülke arasında yaşanan bazı
siyasi tepkiler nedeniyle bu görüşme engellendi.
İran'ın bazı ülkelerle ilişkilerini yeniden başlatması
Bazı ülkelerle ilişkilerin yeniden başlaması ve Ürdün Dışişleri
Bakanıyla New York'ta yapılan toplantıya ilişkin olarak Kenani şunları
vurguladı: İran ile Ürdün arasında güzel bir görüşme gerçekleşti ve olumlu
görüşmeler oldu. İnşallah mevcut süreç iki ülkenin Amman ve Tahran'daki
diplomatik heyetlerinin seviyesinin iyileşmesine yol açacaktır. Cibuti ve
Maldivler'e ilişkin olarak dışişleri bakanları toplantısının hemen ardından iki
ülkeyle ilişkilerin yeniden başlatılmasına ilişkin bir açıklama yayımlandı ve
iki yeni olumlu adım atıldı. Sudan konusunda İran, Sudan'la ilişkileri yeniden
başlatmakla ilgileniyor ve olumlu tutumların ve olumlu girişimlerin
oluşturulduğuna tanık oluyoruz ve sonuç almayı umuyoruz. Bu gidişat olumlu
ilerliyor ve bu konuda iyimseriz.
Kenani, İran'ın yurtdışındaki tarihi antik eserlerine
ilişkin ise şunları söyledi: Sayın Cumhurbaşkanımızın ziyareti sonunda Ahameniş
dönemine ait tablet koleksiyonunun bir kısmı New York'a iade edildi. Bu
tabletler Şikago Üniversitesi’nin elindeki tablet koleksiyonunun bir
parçasıydı. Bu aşamaya kadar çok şükür bu mülklerin devrinden muafiyet izni
alındı. Bu tabletlerden 17 bin parça daha Şikago Üniversitesi Doğu
Araştırmaları Enstitüsü'nde duruyor. Bir de bunların iadesi konusunda
istişarede bulunulması gündemde. İran bu alanda geride durmuyor ve ciddi bir
şekilde bu işi takip ediyor./tesnim