Siyonist uzman, ‘’İsrail ordusunun Lübnan'a saldırıp Litani
Nehri'ne kadar bir güvenlik kuşağı oluşturması veya tüm Hizbullah güçlerini
sınırlardan uzaklaştırması mümkün değil ve ne yazık ki hayal kurmayı bırakıp
uyanmamız gerekiyor. İsrail'in parlak bir geleceği yok ve Gazze'de yaşananlar
da bunun kanıtıdır.’’ dedi.
Siyonist rejimin "Channel 13" televizyonu ise hâlâ
sınırlarda bulunan Hizbullah’ın İsrail mevzilerini hedef alıp İsrail'e
saldırmayı başardığını bildirdi.
İbrani medyasına göre kimse kendini kandırıp İsrail'in
Hizbullah'ı yok edebilecek kapasitede olduğunu söyleyemez.
Haberde, ‘’Hizbullah, İsrail'in kuzeydeki yerleşim
birimlerine (İşgal Altındaki Filistin Toprakları) yönelik roket saldırılarını
sürdürürken, bu bölgeden kaçan yerleşimciler Hizbullah'ın gücünün ciddi şekilde
zarar gördüğüne inanmıyor.’’ belirtildi.
"Avivim" kasabasından kaçan yerleşimcilerden biri
İbrani gazetesi Yediot Aharonot’a şunları söyledi:
‘’İsrail ordusu her zaman Hizbullah güçlerini sınırlardan
çıkardığını söylüyor ama hâlâ devriye gezdiklerini görüyoruz. Maron al-Ras'ta
Hizbullah güçleri her gün doğrudan üzerimize tanksavar füzeleri ateşlerken
İsrail ordusu onları nasıl sınırlardan uzak tutmuş?
İşgal altındaki Filistin topraklarının kuzeyinden gelen bir
yerleşimci de "Kabine pratikte bizi desteklemiyor ve evlerimize dönme
umudumuz kalmadı." dedi.
Geçtiğimiz Ekim ayından bu yana ailesiyle birlikte işgal
altındaki bölgelerdeki otellere yerleşen bir diğer Siyonist yerleşimci, Yediot
Aharonot gazetesine verdiği röportajda, "Kimse bizi arayıp evimize ne
zaman döneceğimizi söylemedi. Yerleşim birimlerindeki evlerin boşaltılıp
boşaltılmayacağını kabine bile karar veremiyor.” ifadesini kullandı.
Yediot Aharonot’un haberinde, ‘’İsrail Maliye Bakanlığı
Temmuz 2024'e kadar kuzeydeki yerleşim birimlerinin tahliyesini finanse etmek
için yaklaşık 6 milyar şekele ihtiyacının olduğunu bildirdi.’’ denildi.
Haaretz gazetesinde yer alan Siyonist istihbarat
analistlerinden Yossi Melman imzalı makalede, ‘’İsrail, Hizbullah ile olan
sorunu barışçıl yollarla çözmeyi tercih ediyor. Lübnan ile geniş çaplı bir
savaş yaşanması durumunda, yıkım sadece bu ülkeyi etkilemeyecek, İsrail de
büyük darbeler alacak. İsrail'in Hizbullah'ın hassas füzelere sahip olmasını
engelleme çabalarının başarısız olduğunu belirtmeliyiz. Hizbullah'la savaş
senaryosu çok korkutucu ve dolayısıyla böyle bir savaşın yaşanmaması için
herkesin elinden geleni yapması gerekiyor.’’ denildi.
Makalede, şu ifadelere yer verildi:
‘’Hizbullah'ın güdümlü füzeleri İsrail'in tüm askeri ve
sivil havaalanlarına, Tel Aviv'deki ordu karargahına, güneyde Hayfa'dan
Aşkelon'a kadar olan enerji santrallerine, demiryollarına, Hayfa ve hatta
Dimona'daki tesislere ve İsrail'in (İşgal Altındaki Filistin Toprakları) hayati
öneme sahip noktalarına ulaşacak.
Ayrıca İsrail’e sefer uçuşları durdurulacak ve yaygın
elektrik kesintileriyle karşı karşıya kalacağız. Bu savaşta İsrail'e (İşgal
Altındaki Filistin Toprakları) her gün binden fazla roket atılacak ve
binalar büyük hasar görecek, çok sayıda
kişi sığınaklara kaçmak zorunda kalacak, yerlerinden edilenler için çok sayıda
çadır kurulması gerekecek.
Hizbullah'la savaş İsrail'e karşı bölgesel bir savaşa
dönüşecek ve Lübnan'ın yanı sıra Irak, Yemen, Suriye ve diğer direniş ekseni
ülkelerinden de İsrail’e yönelik füze saldırıları düzenlenebilir.
Ayrıca Batı Şeria'da gerginliğin tırmanması ve İsrail'in
kendisini daha önce görmediği bir savaşın içine sokması riski de söz konusu. Bu
nedenle İsrail'in Gazze'deki savaşı bir an önce durdurması ve durumu
tırmandırmaması daha doğru olacaktır.’’
Haaretz gazetesinde yayımlanan yazısında Gazze'ye yönelik
saldırılar ve Netanyahu koalisyonun tutumuna ilişkin değerlendirmelerde bulunan
eski Siyonist İsrail Başbakanı Ehud Olmert, Binyamin Netanyahu'nun koalisyonun
ortaklarının bölgesel bir savaş istediğini, abluka altındaki Gazze Şeridi'ne
yönelik saldırıların da bunun ilk adımı olduğunu söyledi.
Olmert, "Netanyahu'nun 'Mesih Koalisyonu' ortakları
topyekün bir bölgesel savaş istiyor, Gazze sadece ilk adım" başlıklı
yazısında, Gazze'ye yönelik saldırıların devam etmesi durumunda İsrail
ordusunun Refah'a kara saldırısı başlatacağını ifade etti.
Netanyahu kabinesinde yer alan aşırı sağcı bakan Itamar
Ben-Gvir ve Maliye Bakanı Bezalel Smotrich'in de Refah'a kara saldırısını
desteklediğine işaret eden Olmert, söz konusu saldırının İsrail ile Mısır
arasında imzalanan Camp David Sözleşmesini tehlikeye sokacağı uyarısında
bulundu.
Refah'a kara saldırısının Mısır'a olası etkilerine değinen
Olmert, muhtemel saldırının aynı zamanda Tel Aviv ile ilişkileri bulunan Ürdün
sokaklarını da karıştıracağı değerlendirmesini yaptı./tesnim