Olmert, AFP'ye verdiği röportajda; "devam eden savaşın
İsrail'in ulusal çıkarlarına hizmet etmediğini, aksine vatandaşların güvenliği
pahasına Netanyahu'nun kişisel önceliklerini yansıttığını" söyledi.
"Netanyahu en önemli görevi olan halkı koruma görevini
yerine getirmedi. Kibir ve aşırı özgüven, ılımlı Filistinlilerle müzakere etme
ihtiyacını görmezden gelmesine neden oldu."
Olmert, "Savaşı genişletme kararı, gerçek güvenlik
gerekçelerine değil, dar siyasi çıkarlara dayanıyor" dedi ve
"İsrail'in Batı Şeria'daki Filistinli sivillere yönelik saldırıların
sorumluluğunu da taşıyor" dedi ve bunu "affedilemez" olarak
nitelendirdi.
Siyasi çözümlerle ilgili olarak Olmert, "iki
devlet" seçeneğini destekleyen uluslararası adımlardan duyduğu memnuniyeti
dile getirerek, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un bu bağlamdaki rolüne
işaret etti ve Gazze halkının insani ihtiyaçlarının etkili ve sürekli olarak
güvence altına alınması çağrısında bulundu.
Eski Filistin Dışişleri Bakanı Nasser al-Kidwa ise Filistin
halkının kendi kaderini tayin hakkının hiç kimseden bir lütuf olmadığını,
aksine "inkar edilemeyecek doğal ve tarihi bir hak" olduğunu
vurguladı. "Bir arada yaşama ancak iki halk için iki devlet aracılığıyla
sağlanabilir" dedi.
Her iki tarafı da doğrudan eleştiren el-Kidwa, mevcut İsrail
ve mevcut Filistin liderliği altında ciddi ilerlemenin imkansız olduğunu
söyledi ve "barış için gerçek bir ufuk açmak" için her iki rejimin de
değiştirilmesi çağrısında bulundu.