SDG-HTŞ Anlaşması; SDG İçin Trump’ın Olası Ani Bir Kararına Karşı Koruma Önlemi

GİRİŞ: 11.03.2025 09:19      GÜNCELLEME: 11.03.2025 09:19
Rasthaber -  Suriye'deki HTŞ yönetimi ve SDG arasında imzalanan anlaşmayı değerlendiren Ortadoğu uzmanı Lund, Trump'ın ABD güçlerini 'aniden çekmesi' riskine karşı Abdi'nin masaya gelmiş olabileceğini söyledi.

Suriye'deki Heyet Tahrir Şam (HTŞ) yönetiminin başkanı Muhammed el Colani (Ahmed el Şara) ve Suriye Demokratik Güçleri (SDG) Genel Komutanı Mazlum Abdi'nin dün akşam imzaladığı anlaşmanın ardından başkent Şam'da ve Kamışlı'da sokağa çıkan halk kutlamalar yaptı. Anlaşma sonrası, Abdi tarafından da açıklama yapıldı.

BBC'nin haberine göre, Abdi, sosyal medya platformu X (eski adıyla Twitter) üzerinden yaptığı açıklamada, 10 Mart Pazartesi günü imzalanan anlaşmayı 'yeni bir Suriye inşa etmek için gerçek bir fırsat' olarak nitelendirdi. Abdi, "Tüm Suriyelilerin haklarını garanti altına alan, barış ve onur emellerini yerine getiren daha iyi bir gelecek inşa etmeye karalıyız" dedi. Anlaşmanın ardından Suriye Demokratik Konseyi'nden (SDC) yapılan açıklamada ise söz konusu adımın 'ulusal bir sorumluluk ruhuyla' atıldığı ve 'anlaşmanın yeni bir Suriye inşa etmek için temel bir aşamaya işaret ettiği' ifade edildi. SDC, açıklamasında ayrıca, söz konusu anlaşmayı 'siyasi bir çözüme doğru atılan bir adım' sözleriyle tarif etti.

ANLAŞMAYA GİDEN SÜREÇTE NELER OLDU?

Mezopotamya Ajansı'nın (MA) haberine göre, anlaşmaya giden bir haftalık süreç hakkında bilgi veren kaynaklar, Rojava'daki yönetimin yetkilileri ve Abdi'nin bölgede yaşayan Dürzi, Süryani, Ermeni, Nusayri, Alevi ve diğer halk ve inanç grupları ile bir hafta önce bir araya geldiğini anlattı. Habere göre, bu görüşmelerde, gruplar, öneri, istek ve taleplerini dile getirdi. Rojava'daki yönetim de bu anlatımlara dayanarak bir çerçeve hazırladı.

"Bu toplantıların iç tartışmalarına ve sonuçlarına hakim kaynaklar, halk ve inanç gruplarının bu isteklerinin daha sonra bir mutabakat haline getirildiğini paylaştı" bilgisine yer verilen haberde, Mazlum Abdi ve Muhammed el Colani'nin Suriye'nin 'sahil kentlerinde yaşanan katliamı da masaya koydukları' belirtildi. Habere göre, Rojava'daki yönetim 'ilk şart' olarak 'Tartus, Lazkiye ve diğer sahil kentlerinde Alevilere yönelik katliamın durdurulmasını ve bu katliama neden olanların tespit edilmesini istedi'.

'ABDİ, ABD'YE AİT APACHE HELİKOPTERİYLE ŞAM'A GİTTİ'

Rûdaw haber sitesi ise dün yaşanan gelişmelere ilişkin haberinde, Abdi'nin Humus kırsalındaki bir havaalanından ABD’ye ait bir Apache helikopteriyle Şam’a gittiğini aktardı. Buna göre, helikopter, Humus kırsalındaki bir alandan hareket ederek Şam kırsalındaki Zimer askeri üssüne yöneldi. Habere göre, Mazlum Abdi'nin başkanlığındaki heyet, burada Suriye'deki geçici yönetimin yetkilileri ile görüşmeler gerçekleştirdi.

ENKS 'ANLAŞMADAN HABERDAR DEĞİL'

Rûdaw’a konuşan Suriye Kürt Ulusal Konseyi (ENKS) sözcüsü Faysal Yusuf ise Colani ve Abdi arasında dün akşam saatlerinde varılan anlaşmadan haberdar olmadıklarını belirtti. Bu nedenle anlaşma hakkında yorum yapmayacaklarını belirten Yusuf, "Konsey toplanacak, o zaman anlaşma hakkındaki görüşümüzü açıklayacağız" diye konuştu.

COLANİ VE ABDİ, NEDEN ANLAŞMA MASASINA GELDİ?

Öte yandan, HTŞ yönetimi ve SDG arasındaki anlaşmayı Reuters'a değerlendiren Century International'dan Ortadoğu uzmanı Aron Lund, başta Alevilerin çoğunlukta olduğu Lazkiye olmak üzere çoğunluğu sivil 1000'i aşkın kişinin öldürüldüğü çatışma ve saldırıların Colani'yi 'zayıflattığına' işaret ederek, "(Colani'nin) içte ve ABD ile çok sıkıntısı var. Bu, onun tüm azınlıklara düşman olmadığını göstermeye yardım edebilir" ifadelerini kullandı. Lund, dün imzalanan anlaşmayı 'muğlak' sözüyle tarif etti.

Anlaşmayı Mazlum Abdi açısından da değerlendiren Lund, anlaşmanın 'ABD Başkanı Donald Trump'ın, Suriye'de IŞİD'e karşı koymak için on yıldır SDG'yi destekleyen ABD güçlerini aniden çekmesi riskine karşı koruma amaçlı olduğu' yorumunda bulundu.

İDDİA: SURİYE ORDUSU HASEKE'YE DOĞRU YOLA ÇIKTI

Anlaşmanın basına yansımasının ardından HTŞ yönetimine bağlı Suriye ordusuna ait bir konvoyun Haseke'ye doğru yola çıktığı ve bölgedeki kurumların Suriye yönetimine devredileceği de iddia edildi. Rûdaw’a konuşan SDG ve ve Suriye Savunma Bakanlığı kaynakları ise bu haberlerin gerçeği yansıtmadığını, tamamen asılsız olduğunu söyledi.

SOHR: SURİYE'DEKİ ÇATIŞMALARDA 830'U SİVİL 1100'Ü AŞKIN SİVİL ÖLDÜRÜLDÜ

Öte yandan, Suriye’deki HTŞ yönetiminin Savunma Bakanlığı Sözcüsü Hüseyin Abdülgani, dün Tartus ve Lazkiye kentlerinde yürütülen ‘askeri operasyonun tamamlandığını’ belirtirken, İngiltere merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’nin (SOHR) paylaştığı bilgilere göre, geçen hafta perşembe günü başlayan çatışma ve saldırılarda, 10 Mart Pazartesi günü itibarıyla 830’u sivil olmak üzere 1130 kişi öldürüldü/duvar

YORUMLAR

REKLAM

İLGİLİ BAŞLIKLAR

REKLAM