21 Eylül 2014 tarihinde Yemen halkı Suudi Arabistan’ın
piyonu olan hükümetin kifayetsizliğine karşı ayaklandı ve cadde ve sokaklarda
geniş çapta düzenlediği protesto gösterileri ile hükümetin devrilmesini
vurguladı. Bu itirazlar ve protestolar sonuç verdi ve Mansur Hadi hükümeti
istifa etti. Yemen halkı o zamandan beri çeşitli illerde düzenlediği geniş
çaplı gösteriler ile bu olayı kutuluyor.
Yemen halkının inkılap araçları ve kökleri hakkında önemli
bir noktaya dikkat etmek gerekir, bu halk Suudi Arabistan siyasetlerini
Yemen’de gerçekleştirmeye çalışan Abdurabbu Mansur Hadi hükümetinin başarısızlığı
ve fasit hükümetine, zor geçim şartlarına itiraz amacı ile ayaklandılar. Onlar
uşak hükümeti devirmeyi başardılar, bu yüzden söz konusu hükümet artık müstefi
ve Arabistan’a firar eden, üstelik kendi halkına düşman olan bir hükümete
dönüşmüştür.
Bu hükümetin kaçışı ardından Yemen Ensarullah gurubu ülkede
başkent Sana’nın kontrolünü tamamen ele aldı ve ülkede terör saldırıları ile
kargaşa çıkartmaya ve ülkeyi bölmeye çalışan ve bölgede bazı rejimlere bağlı
terörist gruplar ve el-Kaide’nin eylemlerini engellemeyi başardı.
Bunun ardından Ensarullah Yemen halkına destek bağlamında
Ulusal Kurtuluş Hükümeti’ni kurdu ve Suudi Arabistan ve Birleşik Arap
Emirlikleri’nin desteğinde olan çeşitli terör grupları ve çekirdekleri ile
mücadeleye başladı.
Aslında Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri, firari
ve müstafi Abdurabbu Mansur Hadi hükümetini Yemen’de tekrar iktidar yapmak hedefi
ile terörist gruplardan yardım almaya çalıştılar, fakat bu plan ve
komplolarında yenilgiye uğradılar. Öyle ki Yemen halkının 21 Eylül inkılabından
yaklaşık 6 ay sonra bölgenin bazı gerici rejimlerine ilaveten Amerika ve
siyonist rejimin de desteğini alarak Yemen halkına karşı direkt askeri
saldırıya başladılar.
Her iki rejim 25 Mart 2015 tarihinde Arabistan’ın
elebaşlığını yaptığı koalisyonla Yemen halkına karşı vahşi saldırılarına
başladırlar. Saldırılarında sivil asker, genç yaşlı ayırt etmeden kadınlar ve
çocukları törenlerde ve düğünlerde kana buladılar. Hatta okul çocuklarını
taşıyan otobüse de saldırarak yaklaşık 50 masum çocuğu öldürdüler. Yaptıkları
saldırılarda ülkenin alt yapısının en az yüzde 80’i yok olurken hastaneler,
okullar bile bu saldırılardan nasibi aldı. Böylece batı Asya’nın en yoksul
ülkesinde benzersiz bir kriz oluşturdular.
Tüm bu sebeplerden dolayı Al-i Suud’un kahraman Yemen
halkına duyduğu öfkenin köklerini, Al-i Suud’un Yemen Ulusal Kurtuluş Hükümeti
veya Ensarullah hareketine yönelik boş iddialarında değil 21 Eylül inkılabında
aramak gerekir.
Al-i Suud uşakları ve firari hükümetin yenilgisine ilaveten
bir başka konu, Suudi Arabistan’ın bizzat Yemen savaşındaki hedeflerini
gerçekleştirmede başarısız kalmasıdır, öyle ki bugün bizzat Riyad hükümeti bu
savaş bataklığından haysiyeti ile kurtulma yollarını arıyor.
Yemen ve firari hükümetle ilgili bir diğer konu ise artık
Suudi Arabistan'ın bile müstafi ve firari hükümeti kabul etmek istememesidir,
zira Yemen’deki bazı haber kaynakları Arabistan’ın Hadi hükümetinin bazı
yetkililerini bu cümleden cumhurbaşkanlık üst düzey yetkili ve çalışanlarının
vizelerini durdurduğunu belirttiler.
Bu yüzden 21 Eylül Yemen inkılabını, bu ülke halkının Al-i Suud ve uşaklarına karşı ayaklanması ve onların ülkeden ihracına sebep olan devrimi olduğu söylenebilir.
ParsToday