Doğal olarak, bu kaygıların büyük bir bölümü, emperyalist
ABD yönetiminin Afganistan ve Orta Asya'daki maceracı politikalarından
kaynaklanıyor. Bu kaygıların bir diğer kısmı ise Afganistan'daki çalkantılı iç
durumla ilgilidir.
Bu arada, Taliban'ın Afganistan'daki zaferi, Orta Asya
bölgesindeki bazı paralel militan hareketlerin şüpheli hamleler yapmasına neden
oldu.
Bu hareketler, son günlerde Orta Asya liderlerinin uykusunu
kaçırdı. Özellikle bu bölgenin liderleri, Orta Asyalı ailelerin dini bilinç
eksikliği, yoksulluk ve geçim sorunları nedeniyle, militan hareketlerin,
özellikle de IŞİD, el-Kaide, Nusra gibi tekfirci terör örgütlerinin faaliyetlerine
zemin hazırladığına inanıyor.
Şimdi de diğer terör gruplarının faaliyetleri için de uygun
bir zemin hazırlanmıştır.
Bu bağlamda Kırgızistan Dışişleri Bakanı Ruslan Kazakbayev,
Orta Asya ülkelerinde el-Kaide, IŞİD ve diğer uluslararası terör gruplarının
gizli gruplarının varlığını doğruladı.
Kırgızistan diplomatik servisi başkanı, el-Kaide ve IŞİD
terör gruplarının Orta Asya'daki gizli faaliyetleri konusunda uyarıda bulundu
ve açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "el-Kaide, IŞİD ve kendi tekfirci
terörist ideolojilerini yaymakla ilgilenen diğer uluslararası terörist
grupların Orta Asya ülkelerinde potansiyel ve gizli grupları olabilir."
Ruslan Kazakbayev ayrıca şunları da vurguladı:"
Güvenliğin sağlanması için tüm Orta Asya ülkeleri gerek ikili gerekse bölgesel
örgütler çerçevesinde bu riski ortadan kaldırmak için birlikte çalışmalıdır”
Bu bağlamda, Gürcistan Devlet Güvenlik Servisi de
Gürcistan'ın "Kaketi" bölgesinde güvenlik ve kolluk kuvvetlerinin
özel operasyonu sırasında DAİŞ terör grubunun beş üyesinin tutuklandığını
duyurdu. Gürcistan Devlet Güvenlik Servisi, şunları duyurdu: "24
Ağustos'ta Devlet Güvenlik Servisi terörle mücadele merkezinin güçleri, Kaketi
bölgesindeki IŞİD unsurlarını tespit etmek için özel bir operasyon düzenledi ve
bu operasyon sırasında bu terörist grupla işbirliği yapmak suçlamasıyla beş
Gürcü vatandaşını tutukladı."
Suriye'ye paralı asker alma ve sevk etme gibi faaliyetlerde
bulunan yeni IŞİD üyelerinin tutuklanması, Kırgızistan Dışişleri Bakanı'nın
açıklamalarının doğru olduğunu gösteriyor.
Aynı zamanda, Amerika Birleşik Devletleri ve müttefiklerinin
Orta Asya ve Güney Kafkasya'daki maceracı ve kaotik çabaları daha da şiddetlendirdiği
açıkça görülmektedir.
Daha önce, Kolektif Güvenlik Antlaşması Örgütü Genel
Sekreteri, örgüt ile Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü (NATO) arasındaki
işbirliğinin Afganistan gelişmelerinin oluşturduğu tehditlere karşı koymada
yararlı olacağını söyledi, Ancak NATO yetkilileri buna hazırlıklı olmadıklarını
söyledi. Böyle bir işbirliğinin sağlanamayacağını bildirdi.
NATO yetkililerinden gelen olumsuz yanıt, Orta Asya
liderlerini ABD'nin "şüpheli ve düşündürücü" hamleleri ile ilgili
endişeleri daha da arttırdı.
St.Petersburg devlet üniversitesi hocalarından siyasi uzman
Aleksandr Kenyazev bu hususta şöyle diyor: "Afganistan'dan çekilme
ültimatomunun belirlenmesine rağmen ABD bu ülkeyi terk etmeyecek. Sadece varlık
şeklinin değişeceği düşünülüyor."
Orta Asya'da yaşayan Rus uzman şunları da söyledi:
"Resmi olarak Afganistan'da 2500 ABD askeri bulunuyordu, ancak Pentagon
ile resmi bir sözleşmesi olan veya herhangi bir şekilde Pentagon ve diğer ABD
kurumlarının kontrolü altında olan özel güvenlik şirketlerinin kapsadığı kişi
sayısı 18 bin ila 25 bin kişi arasında tahmin ediliyor."
Aslında bu güçler Afganistan'dan ayrılmadığı müddetçe
Amerikan güçlerinin Afganistan'dan çekildiği söylenemez.
Orta Asya liderlerinin terörist militan grupların hareketleriyle ilgili endişelerini özetlersek, şartların Amerika'nın tam olarak bölgeden çekilmediği yönde olduğu, bir belirsizliğin söz konusu olduğu ve bölge makamlarının bundan kaygılı olduklarını söyleyebiliriz.
ParsToday