Sputnik’in haberine göre, Zaharova, Telegram paylaşımında,
Gürcistan toplumunun, ‘Batı değerlerine’ olan bağlılığını gerekçe göstererek
yabancı ajanlara ilişkin yasayı iptal ettirmek için her şey yapmaya hazır olan
kısmının şimdi ne hissedeceğini merak ettiğinin altını çizerek, muhalefete
hitabında “İşte Kanada. Her anlamda daha Batılı olan başka bir ülke yok”
ifadelerini kullandı.
Kanada yönetiminin, yabancı ajan yasasının oluşturulmasına
ilişkin tasarının oylamaya sunulması ve kabul edilmesi yönünde 3 Mayıs’ta
başlayan ve 18 Haziran’da biten sürecin kronolojisini de sıralayan Zaharova,
sözlerini şöyle sürdürdü:
Toplamda tüm süreç bir buçuk ay sürdü. Mevzuatta böylesine
önemli bir değişiklik için benzeri görülmemiş bir hız. Tasarı da şu önerileri
içeriyor: yabancı ajan kütüğünün oluşturulması, büyükelçilik personelinin
sınırlandırılması, yabancı nüfuz kontrol komiserliğinin oluşturulması.
Kanada’da 14 muhalif grubun açık mektup göndererek
parlamentoya bu aşırılığa son verme ve normal çalışmalara geri dönme çağrısında
bulunduğunu kaydeden Zaharova, “Zira, tüm bunların, önümüzdeki yıl yapılacak
parlamento seçimleri öncesinde parlamentodan baskıcı yasayı geçirme çabası
olduğu açık” yorumunda bulundu.
Rus diplomat, “Avam Kamarası üyeleri belgeyi okumadıklarını
açıkça itiraf ediyor. Sadece toplu halde lehinde oy kullanıyorlar. Böylece
Trudeau rejimi, Amerikan FARA yabancı ajanlar yasasının geliştirilmiş ve daha
sert bir versiyonunu, her şeye razı olan parlamentodan geçiriyor. İşte burası
Kanada. Bundan daha Batılısı olamaz. ‘Batılı değerlerin’ kalesi” dedi.
Gürcistan'da, ABD ve Batı'dan gelen uyarıların yanı sıra
muhalefet ve sivil toplum örgütlerinin geniş çaplı protestolarına rağmen
'Yabancı Nüfuzun Şeffaflığı' yasası kabul edilmiş ve söz konusu yasa haziran
ayı başında yürürlüğe girmişti.
AB üyeliği mi? Ukraynalaşma yolu mu?
Gürcistan’da tartışmalara ve protesto gösterilerine neden
olan ve ‘yabancı ajan’ yasası olarak da bilinen 'Yabancı Nüfuzun Şeffaflığı'
yasası, ABD ve Avrupa Birliği’nin (AB) tüm baskı ve yaptırım tehditlerine
rağmen bu ayın başında yürürlüğe girmişti.
2030'da Avrupa Birliği (AB) üyesi olmayı hedeflediklerini ve
tam da bu yüzden açıklık ve şeffaflık için mücadele verdiklerine dikkati çeken
Gürcistan Başbakanı İrakli Kobakhidze şunları kaydetmişti:
Burada şeffaflık sağlanmazsa, her yıl bir devrim girişimi
altında kalırsak, böyle bir dönemde inanın 2030'da değil 2040'ta bile Avrupa
Birliği'ne üye olamayabiliriz. Bakın, Ukrayna ile ilgili olarak Almanya
Şansölyesi, ülkenin (Ukrayna) 30 yıl daha NATO üyesi olmayacağını söyledi.
'Ukraynalaşmayı' istemiyoruz. Şeffaflık yoksa 'Ukraynalaşma' riski yüksektir.
Yasaya tepki veren ABD'nin, Gürcistan hükümeti yetkililerine
yönelik vize kısıtlaması getirilmesine yönelik kararını da değerlendiren
Kobakhidze, "Yaptırımlar konusu bizim için kesinlikle ciddi değil. Gürcü
halkına ve Gürcü halkının seçtiği hükümete yaptırım veya benzeri tedbirlerle
şantaj yapma girişimi ciddi değildir. Hiç kimse Gürcü halkını cezalandıramaz ve
hiç kimse Gürcü halkının seçtiği hükümeti cezalandıramaz" dedi.
GÜRCİSTAN'DAKİ YASAYA ABD'DEN TEPKİLER
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, 24 Mayıs'ta X
hesabından yaptığı açıklamada, Gürcistan Parlamentosunda kabul edilen yabancı
ajan yasası nedeniyle vize kısıtlaması getireceklerini duyurmuştu.
Blinken, "(İktidar partisi) Gürcü Hayali'nin önerdiği
'dış etki' yasasıyla bağlantılı olanlar da dahil olmak üzere, Gürcistan'da
demokrasiyi baltalamaktan sorumlu olanlara yönelik yeni bir vize kısıtlama
politikasını duyuruyorum" ifadesini kullanmıştı.
"Ayrıca, bugün ABD ile Gürcistan arasındaki ikili
işbirliğinin kapsamlı bir incelemesini başlatıyorum" sözlerini aktaran
Blinken, Gürcü liderlerin yasayı yeniden gözden geçireceklerini, halkın
demokratik ve Avrupa-Atlantik hedeflerine doğru ilerlemeleri için gereken
adımları atacaklarını umduğunu belirtmişti.
GÜRCİSTAN'DAN ABD'NİN VİZE KISITLAMASI KARARINA TEPKİ
Gürcistan'da iktidardaki Gürcü Hayali Partisi Siyasi
Konseyinden yapılan yazılı açıklamada ise ABD tarafından, hükümet
temsilcilerine vize kısıtlaması getirilmesi olasılığının Gürcistan karşıtı bir
adım olduğu kaydedilmişti.
"Gürcistan'a yönelik şantaj ve tehdit politikası"
yürütüldüğü savunulan açıklamada, bunun iki egemen devlet arasındaki ortaklık
ruhu ve stratejik işbirliğine aykırı olduğu belirtilmişti.
ABD'nin vize kısıtlaması kararının, Gürcistan'daki yasanın
kabulü nedeniyle verildiğine işaret edilen açıklamada, "Bu olay dünya
siyaset tarihine gri harflerle kaydedilecektir" ifadesi kullanılmıştı.
Gürcistan'daki tartışmalı yasa
'Yabancı Nüfuzun Şeffaflığı' yasasındaki düzenleme,
fonlarının yüzde 20'sinden fazlasını yurt dışından alan Gürcistan'daki
kuruluşların "yabancı bir gücün çıkarlarını gözeten organizasyon"
olarak kaydolmalarını, aksi halde para cezalarıyla karşı karşıya kalmalarını
öngörüyor. Kayıt sırasında, kurum ve kuruluşlar tarafından tüm gelirlerin
yansıtılması gerekiyor.
Parlamentonun çevresinde toplanan yasa karşıtı göstericiler
ise Parlamentonun kararına tepki göstermişti.
Letonya, Estonya, İzlanda ve Litvanya dışişleri bakanları,
Gürcistan'ın başkenti Tiflis'te 16 Mayıs'ta düzenlenen 'Yabancı Nüfuzun
Şeffaflığı' yasası karşıtı protesto gösterisine katılmıştı.