Ayetler ve rivayetlerden elde
edilenlere göre ilahi mukadderat iki türlüdür:
1 – Maslahatı daimi olan işlerdir.
Zira Allah’ın kanunları da daimi ve ebedidir. Şu ayetlerde işaret edildiği
gibi: “Benim katımda söz değiştirilmez.” 1 “Her şey O’nun katında bir
ölçü iledir.” 2 Bu tür mukadderatlar levh-i mahfuzda sabittir. “O,
korunmuş bir levhada (Levh-i Mahfuz’da)dır.” 3 Ve sadece Allah’ın izniyle
ve ancak Allah’a yakın olanlar levh-i mahfuzdan haberdardırlar: “O, gözde
meleklerin gördüğü, yazılı bir kitaptır.” 4
2 – Kesinliği olmayan, insanların
davranış ve eylemlerine bağlı olan edinimlerdir. İnsanların günahlarından tövbe
etmesi, affedilme maslahatını beraberinde getirir. Ya da sadaka vermek, belanın
defedilmesiyle birliktedir. Zulüm ve eziyet ortaya çıkardığı fesattan ötürü
ilahi kahrı da yanında taşır. Yani Allah Teâlâ, yarattığı âlemin idaresinde eli
bağlı bir şekilde durmamaktadır ve sahip olduğu hikmet ile sonsuz ilmiyle
şartların değişmesi suretinde kanun ve nizamında da değişiklik yapabilmektedir.
Bu değişikliğin – haşa – Allah’ın cehaleti, görüşünün değiştiği ya da pişman
olduğu anlamına gelmediği çok açıktır. Kuşkusuz bu değişim, hikmet esasına göre
ve şartların farklılaşmasından ya da bu işin döneminin son bulduğu içindir.
Kur’an bu yönde birçok örnek
sunmuştur. Bu örneklerden bazıları şöyledir:
1 – “Bana dua edin, duanıza
cevap vereyim.” 5 İnsan gönülden dua etmesiyle kendisine yararlı olacakları
elde edebilir, alınyazısını değiştirebilir.
2 – “Bilemezsin, olur ki Allah,
sonra yeni bir durum ortaya çıkarır.” 6
3 – “O, her an yeni bir ilâhî
tasarruftadır.” 7
4 – “Onlar yoldan sapınca,
Allah da kalplerini saptırdı.” 8
5 – “Eğer, o memleketlerin
halkları iman etseler ve Allah’a karşı gelmekten sakınsalardı, elbette onların
üstüne gökten ve yerden nice bereketler(inkapılarını) açardık.” 9
6 – “Şüphesiz ki, bir kavim
kendi durumunu değiştirmedikçe Allah onların durumunu değiştirmez.” 10
7 – “Ancak tövbe edip de inanan
ve salih amel işleyenler başka. Allah işte onların kötülüklerini iyiliklere
çevirir. Allah, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.” 11
8 – “Eğer yine eski duruma
dönerseniz, biz de döneriz.” 12
Soru: Eğer Allah’ın ilmi zatının
aynı ise ve değişmesi mümkün değilse öyleyse O’nun ilminde var olan ne var ise
eylem merhalesine gelmelidir. Aksi takdirde bu cehaletten başka bir şey
değildir.
Cevap: Allah’ın ilmi; düzenin
illetleri ve sebepleri esası üzerinedir. Şöyle ki, eğer bu vesileden istifade
edilirse şu neticenin doğacağını, başka bir nedenden de başka bir sonucun hasıl
olacağına O’nun ilmi vardır. Allah’ın ilmi, sebep ve nedenlere bağlı olan
ilminden ayrı değildir.
--------------------------------------------
1 Kaf, 29
2 Ra’d, 8
3 Buruc, 22
4 Mutaffifin, 20 –
21
5 Mü’min, 60
6 Talak, 1
7 Rahman, 29
8 Saf, 5
9 A’raf, 96
10 Ra’d, 11
11 Furkan, 70
12 İsra, 8