1- Şeytanı tanıyıp ona muhalefet
eden kimselerin yüzlerine,
2- Rabbu’l-Âlemin’i tanıyıp ona
itaat edenlerin yüzlerine,
3- Hakkı tanıyıp peşinden giderek
onu destekleyenlerin yüzlerine,
4- Kendisinden batılı temizleyip
uzaklaşan kimselerin yüzlerine,
5- Ahireti tanıyıp onun hayrına
çalışan kimselerin yüzlerine,
6- Dünyayı tanıyıp onu terk etmeye
çalışanların yüzlerine.”1
İnsanların Cennet ve Cehennem’in
kapısını yüzlerine açmaları kendi amellerine bağlıdır. Her kişi kendi tercihini
yapmalıdır. Bunu iyi bilmeliyiz ki bizim için bir diğer gün daha vardır, onun
hususunda şüpheye düşmeyin, o gün insan kendi kendisini muhasebe edecektir.
Eller, gözler, kulaklar, dil ve
diğer organları şahitlik edecekler. Onların şahitliği istikametinde hesaba
çekileceğiz. O şahitlerin ifadeleriyle ebedî yurdumuzun neresi olduğu
belirlenecek, Cennet mi olacak yoksa Cehennem mi? Böyle bir günün olduğunu asla
unutmayalım.2
“Allah’ım! Eğer affedecek olursan,
affetmeye senden layık kim var ki? Eğer azaplandırırsan, hükümde senden daha
adil kim olabilir ki? Allah’ım! Dünyada garipliğime, ölüm anında kederime,
kabirde yalnızlığıma ve mezar çukurunda vahşetime merhamet et. Hesap vermek
için huzuruna vardığımda zelilliğime acı. İnsanların bilmediği günahlarımı bağışla.
Kusurlarımı ört. Ölüm döşeğine düştüğümde dostlar toplanıp beni sağa, sola
haraket ettirdiklerinde ve cenazem akrabalarım tarafından taşındığında bana
merhamet et. Dünyadan ayrıldığımda ve senin huzuruna varmak için tek başıma
kabre konulduğumda bana ihsan buyur, kabirde yalnızlığıma acı.”3
“Ey Âdemoğulları!
Size, şeytana tapmayın çünkü o sizin apaçık bir düşmanınızdır demedim mi?”4
--------------------------------------------
1- Nesayih, s. 251.
2- İmam Humeynî.
3- Ebu Hamza Somali Duası’ndan bir
bölüm.
4- Yasin, 60.