Kur’an’da iki grup için iki tür
genişlikten bahsedilmiştir:
1- İyiler için beraberinde
bereketin sunulduğu refah ve genişlik: “… Onların üzerine bereket kapılarını
açardık…”
2- Kâfir ve hak etmeyenler için
beraberinde bereketin sunulmadığı refah ve genişlik: “..Onların üzerine her
türlü kapıyı açtık…” 1 Zira nice nimetler; geçici gaflete, gurura ve
tuğyana sebep olmaktadır. Allah, kâfirlerin refah ve genişliğini mühlet ve
ahitlerini doldurma vesilesi olarak karar kılmıştır. Öyleyse her zahiri nimete
gönül verilmemelidir. Çünkü bu nimetler; eğer müminler için olursa bereket
sebebidir; kâfirler içinse, geçicidir ve ilahi kahır vesilesidir.
İmam Cafer Sadık (a.s) şöyle
buyurdular: “Kimi zaman kulun Allah’tan bir haceti ve isteği olur ve Allah onun
dualarını kabul eder. Bir diğer hacetini elde edene kadar bu hep böyle devam
eder. Ancak sonra kul bir günah işlediğinde hacetini elde edememesine neden
olur.” 2 Bu ayetin açık mısdaklarından biri de Hz. Mehdi’nin (a.s.) zuhur
zamanıdır.
Rivayetlerin işaret ettiğine göre;
zuhur zamanının bereketi gökyüzü
ve yeryüzünden saçılacak,
dökülecektir. 3
--------------------------------------------
1 Enam, 44
2 Tefsir-u İsna
Aşeri
3 Tefsir-u Nuru’l
Sakaleyn