Ekonomiden, normalleşmeden ve CHP Genel Başkanı Özgür
Özel'in önceki gün söylediği "Kürtler 'ben eşit hissetmiyorum' diyorsa
onlar hissedene kadar hep birlikte mücadele edeceğiz" sözlerinden bahseden
Bahçeli, konuşmasının büyük bölümünü de Kuzey Kıbrıs'a ayırdı.
Basın toplantısının sonundaysa dün gündeme gelen "154
kişilik liste"yle ilgili konuştu.
Barış Terkoğlu dün Cumhuriyet'teki köşesinde MHP
avukatlarının mahkemeye bir dilekçe sunduğunu yazmıştı. Buna göre Sinan Ateş
cinayeti davasında partinin "suçtan zarar gördüğü" söylenirken,
çoğunluğu televizyon programlarından oluşan kayıtla birlikte 154 kişinin de
ismi verildi. İsimler arasında siyasetçiler, gazeteciler, akademisyenler yer
alıyor.
'Yakın takip altındayız'
Bahçeli, kendisi ve partisini son dönemde suçlayanların
isimlerini tespit ettiklerini söyleyerek, "Bunların toplamı 154
kişidir" diye konuştu. Tehditkâr konuşmasında Bahçeli, günü geldiğinde
eyleme geçeceklerini söyleyerek, "Bizi hedef gösteriyorlar saçmalığından
da korkaklığından da kendilerini kurtarsınlar" ifadesini kullandı,
"Yakın takip altındayız" dedi.
Şunları söyledi:
"Bazı çevreler 2024 yılı içerisinde MHP'ye karşı çok
büyük haksızlıklar, hakir görmeler, küçük görmeler, suçlamalarda bulunmuştur.
Bunların toplamı 154 kişidir. Bu gerçeği hatırlatmak istiyorum. Sizlerle çoğu
zaman beraber oluyoruz. Ama televizyonlarda ayrıldığımız şahsiyetler var. Ama
yakın takip altındayız. Şu görmüş olduğunuz liste kimin hangi gün, hangi
saatte, hangi programda, nasıl, kimlerle konuştuklarının, MHP’ye hangi
hakaretleri yaptıklarının toplamıdır. Bu dosya elimizdedir. Günü geldiğinde bu
dosya eyleme de geçecektir. Eylem hukuki nitelikli olacaktır. Bizi hedef
gösteriyorlar saçmalığından da korkaklığından da kendilerini kurtarsınlar.
Onlarla muhatap olmayı dahi kabul etmeliyiz. Hukuk zemininde mutlaka
hesaplaşacağız.
Bizlere her türlü hakareti yapıyorlar, saldırıyorlar. İftira
ediyorlar. Olayları olduğundan fazla abartıyor ve saptırıyorlar. Konuşmaması
gerekenleri konuşmaya mecbur ediyorlar. Sizler cevap verdiğiniz taktirde, ‘Bizi
hedef gösteriyor’ diyorlar. Bizim hedefimiz adalettir, kendileri muhatabımız
dahi değildir."
"Türkiye'nin bölünmesi konusunda CHP ile DEM Parti'nin
anlaştığını" öne süren Bahçeli, "Tam bu günlerde CHP Genel
Başkanı’nın ‘Kürtler ben eşit hissetmiyorum diyorsa onlar eşit hissedene kadar
hep birlikte mücadeleye devam edeceğiz’ açıklaması yakından tanıdığımız bölücü
bir ağızdır" dedi.
'Ağır ekonomik kriz söylemi deli saçması'
Karamsar tablolar çizenlerin Türkiye'nin gücünü
kavrayamadığını iddia eden Bahçeli ekonomideki gidişatı "Dezenflasyon
süreci her geçen gün tesirini göstermekte, büyüme, istihdam, yatırım ve cari
fazla hedefleri iyimser beklentileri kamçılamaktadır. Kredi derecelendirme
şirketlerinin ekonominin pozitif ivmesini teyit etmesi sevindirici bir
gelişmedir" sözleriyle övdü. Ekonominin güven verici olduğunu belirten
Bahçeli, tarihin en ağır ekonomik krizinin yaşandığı görüşünü "deli
saçması" olarak niteledi.
"Türkiye ekonomisi güven verici hamlelerle istikrarlı
bir yükseklik kulvarındadır. Toplumun her kesimi büyümenin nimetlerinden
elbette istifade edecek özellikle istismar eden emeklilerimiz hak ettikleri
sosyal seviyeye kavuşacaklardır. MHP’nin ve Cumhur ittifakının ortak gayesi
budur. Elbette dar ve orta gelirli, muhtaç ve yoksul vatandaşlarımıza her
desteğin verilmesi sosyal devlet anlayışının bir gerekçesidir. Dar ve orta
gelirli vatandaşlara destek verilmesi sosyal devlet anlayışının gereğidir. CHP'nin
tek yaptığı bol keseden atıp tutmaktadır. Gündemi değiştirme hevesleri
kursaklarında kalmaktadır."
'Normalleşme diye ikram edilen baldıran zehridir'
CHP'nin "kimliksiz ve köşesiz" olduğunu, partinin
karar bünyesinin komaya girdiğini söyleyen MHP Genel Bahçeli, yumuşamanın
dayatma olduğunu dile getirdi.
"Yumuşama dayatması altında Türkiye’nin Türk siyaset ve
demokrasi sisteminin ilkelerinden uzaklaşması, ihanetin aklanma ve temize
çıkarma uğraşları stratejik bir tuzak olarak karşımızdadır. Bu tuzağın kurnaz
mimarı dış güdümlü zillet cephesidir. Politikasızlık içinde kıvranan CHP
yönetiminin yumuşama veya normalleşme çağrıları zemzem diye ikram edilen
baldıran zehrinden başka bir şey değildir."
'Kıbrıs Türk devleti muhakkak tanınmalıdır'
"CHP Genel Başkanı’nın, Kıbrıs’ta federasyon tezine ve
AB sürecine aynen döneceklerini iddia etmesi Rumların değirmenine su taşıma
gafletidir, çatlak bir sestir ve esef verici bir savrulmadır" diyen
Bahçeli'nin Kıbrıs’ta egemen iki devlet olduğunu söyledi.
"Kıbrıs Barış Harekatı’nın 50’nci yıldönümü nedeniyle
Kıbrıs Türk halkıyla kucaklaşmak kuşkusuz milli bir heyecan yaratmıştır. Kıbrıs
Türklüğünün zulümden kurtuluş gününde soydaşlarımızla birlikte olmaktan şahsım
adına büyük bir memnuniyet duyduğumu açıklamak boynumun borcudur. Kıbrıs Türk
milletinin kardeşlik anıtıdır. Kıbrıs, bölgenin kilit taşıdır. Tüm dikkatlerin
odağı Kıbrıs’tır. Kıbrıs Türklüğünün egemenlik haklarını yok sayan tacizler
bitmemiştir. Kıbrıs’ta barıştan ödü kopanlar var.
Kıbrıs Türk devleti muhakkak tanınmalıdır. Bunun dışında her
öneri, her temenni ölü doğmaya müstahaktır. 2022 yılının Kasım ayında, Kuzey
Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Türk Devletleri Teşkilatı’nda ve Türk Devletleri
Parlamenter Asamblesi’nde gözlemci üye statüsü kazanması, uluslararası sistemde
tanınması açısından ciddi bir adımdır. Bu adımın daha da ilerletilmesi, daimi
üyelikle perçinlenmesi önümüzdeki en sıcak gündem konusu olmalıdır. Kıbrıs
Türklüğü Türk dünyasının ayrılamaz parçasıdır."
'MHP, her türlü yanlışın karşısında duracaktır'
Bahçeli’ye gazeteciler Biden’ın seçim yarışından çekilmesini
ve sokak hayvanları yasasını sordu. Biden ile ilgili soruya "Biden'ın
gidişi müjdedir, Netanyahu'nun gidişi de ikinci müjde olacaktır" dedi.
Sokak hayvanları yasası içinse "Türk milleti hayvanları sever, köpekleri dost kabul eder. Bu nedenle köpeklere karşı uygulanacak her türlü yanlışın karşısında durur. MHP, her türlü yanlışın karşısında duracaktır" değerlendirmesini yaptı./Sol