Gazi Üniversitesi Afet Yönetimi
Deprem Mühendisliği Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. A. Samet
Arslan, deprem fırtınasını şu sözlerle tanımlıyor:
“Deprem fırtınası, günlerce,
haftalarca, bazen de aylarca sürebilen, genellikle orta ve düşük şiddetteki
depremlerin sıkça meydana geldiği bir süreçtir. Genellikle büyüklüğü 5 ila 5,5
arasında değişen depremlerle kendini gösterir. Ege Bölgesi’nin karakteristik
özelliklerinden biri de budur.”
AFAD Deprem Dairesi Başkanlığı
tarafından hazırlanan raporda da sismik aktivitenin büyük ölçüde küçük
depremlerden oluştuğu belirtiliyor. Bölgede kaydedilen depremlerin büyüklük
dağılımı ise şöyle:
1,0 - 1,9 büyüklüğünde: 100
sarsıntı
2,0 - 2,9 büyüklüğünde: 255
sarsıntı
3,0 - 3,9 büyüklüğünde: 182
sarsıntı
4,0 - 4,9 büyüklüğünde: 34 sarsıntı
Bu süreçte 5 ve üzeri büyüklükte
bir deprem kaydedilmedi.
Deprem fırtınalarının genellikle
büyük yıkıcı depremlere yol açmadığını belirten Prof. Dr. Arslan, yine de
dikkatli olunması gerektiğini ifade ediyor:
“Ülkemiz için burada çok büyük bir risk yok
diyebiliriz ama kimse rehavete kapılmamalı. Çünkü bu tür süreçlerde en şiddetli
deprem 5,5 ila 6 büyüklüğüne ulaşabiliyor.”
Uzmanlar, Ege Denizi’nde yaşanan
deprem fırtınalarının volkanik hareketlilikle ilişkili olabileceğini de
değerlendiriyor. Tarihsel verilere bakıldığında, bölgede benzer süreçlerin daha
önce de yaşandığına dikkat çekiliyor.
“Deprem fırtınası bize şunu söylüyor: Bu bölgede volkanik bir aktivite olma ihtimali var. Tarihsel kayıtlara baktığımızda, bölgede volkanik aktivite ve deprem fırtınaları çoğu zaman birlikte görülmüştür.”
Yetkililer, bölgedeki
hareketliliğin yakından izlenmeye devam edildiğini belirterek, vatandaşların
resmi açıklamaları takip etmeleri ve olası bir depreme karşı hazırlıklı
olmaları gerektiğini vurguluyor.