CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Sosyal
demokratlar, milliyetçi demokratlar, muhafazakar demokratlar, Kürt demokratlar,
Türkiye'nin bütün demokratları, dünyanın bütün demokratları bir araya gelecek,
faşizmi eninde sonunda yenecek" dedi.
Türkiye'de, Alevilerle Sünnilerin, Türklerle Kürtlerin
kardeş olduğunu belirten Özel, "Onları birbirine düşürmeye çalışan kim
varsa da kalleştir. Tüm Kürtleri, Türkleri, Alevileri ve Sünnileri birlikte
selamlıyoruz. Yaşasın halkların kardeşliği, yaşasın Alevilerin Sünnilerin
kardeşliği." ifadelerini kullandı.
'Daha büyük başarıları hep beraber elde edeceğimize
inanıyorum'
Türkiye İttifakında olan, milli takım için yüreği çarpan
herkesin A Milli Futbol Takımı'nın Avrupa Şampiyonası'ndaki çeyrek final
mücadelesini izlediğini dile getiren Özel şunları kaydetti:
Gerçekten de hak etmiştik, çok yaklaşmıştık. Maalesef
futbolun cilveleri, kendi içindeki hataları, milli takımımıza yapılan
haksızlıklar, verilen haksız ceza, futbol yerine tartışmayı başka zeminlere
çekenler ve UEFA'nın yaptığı büyük adaletsizliğin sonucunda milli takımımız son
dakikaya kadar pes etmemesine rağmen son 15 dakikadaki iki şanssızlık sonucunda
kupaya veda etmek zorunda kaldı. Bütün takımımızı ve Türkiye'nin bütün
renklerini birlikte kucaklayan, farklılıkları Türkiye'nin gücü sayan ve milli
takımı bir bütün olarak sahiplenen herkesin bu başarısını kutluyorum, daha
büyük başarıları hep beraber elde edeceğimize inanıyorum.
Geçen hafta sonu Sosyalist Enternasyonal'ın Avrupa
Komitesi'nin ilk toplantısına katıldıklarını anımsatan Özel,
toplantıda Avrupa'da aşırı sağın yükselişini, neoliberal politikaların neden
olduğu gelir adaletsizliğini ve pek çok konuyu ele aldıklarını bildirdi.
Aşırı sağ, neoliberal politikalar, gelir adaletsizliği,
yoksulluk ve işsizlikle mücadelenin solun, sosyal demokratların elinde olduğunu
vurgulayan Özel, mezhep ayrımı ve nefret üretenlerin Avrupa'da
güçlenerek, faşizmi hortlatarak aşırı sağı yükseltmeye çalıştıklarını anlattı.
Özel, 31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimi'nde
emekliler, yoksullar ve asgari ücretliler için kavga ettiklerini, CHP'nin
başarısının, Sosyalist Enternasyonal toplantısına da ilham
olarak birinci gündem maddesi haline geldiğini söyledi.
Avrupa'da aşırı sağ tehlikesine karşı birlikte hareket etme
iradesi gösteren herkesi selamladığını ifade eden Özel,
Türkiye'deki formülü bütün Avrupa'ya ve dünyaya hatırlattığını kaydetti. Özel,
"Sosyal demokratlar, milliyetçi demokratlar, muhafazakar demokratlar,
Kürt demokratlar, Türkiye'nin bütün demokratları, dünyanın bütün demokratları
bir araya gelecek, faşizmi eninde sonunda yenecek" dedi.
Romanya'nın başkenti Bükreş'teki Avrupa Komitesi
toplantısında CHP'nin başarısına atıf yapıldığını aktaran Özel,
Sosyalist Enternasyonal tarafından oy birliğiyle kabul edilen bildirgede,
CHP'nin Avrupa Birliği hedefine ve bu yoldaki yürüyüşüne destek verildiğini
söyledi.
'Bir sıfırı etiketlerden, fiyatlardan atacağız ama
maaşlardan atmayacağız'
Özel, Avrupa'nın bütün ülkeleriyle CHP'nin
savunduğu Avrupa Birliği hedefine verilecek tam desteğin,
Türkiye'nin önündeki yol haritasını belirginleştireceğini vurguladı.
Özel, şöyle devam etti:
Bir tarafta milli gelirin 45 bin dolar olduğu, demokrasinin
olduğu, insan haklarının en üst düzeyde savunulduğu, kuvvetler ayrılığının tam
olduğu bir yer, diğer tarafta 4 bin 500 dolar milli gelir, büyük saraylar,
pahalı arabalar, kudretli liderler, fakir halkların olduğu bir yön. CHP olarak,
milleti bugünkü halini de arayacak duruma getirecek, 4 bin 500 dolarlık yanlış
istikametten, Gazi Mustafa Kemal'in gösterdiği, 10 kat daha zengin ve mutlu
olacağımız bambaşka bir istikamete doğru götüreceğiz. Yapılacak ilk seçimden
sonra kurulacak hükümette, CHP iktidarında, 10 yıl sonra toplamda yaşanacak
olan şudur, AK Parti'nin yaptığı gibi yapacağız, biz de sıfır atacağız. Ama
onlar gibi enflasyonu yükseltip sıfırlar sığmayınca hem paradan hem maaştan hem
etiketten sıfır atmayacağız. Öyle altı sıfır da atmayacağız, bir tane sıfır
atacağız. O bir sıfırı etiketlerden, fiyatlardan atacağız ama maaşlardan
atmayacağız.
CHP Genel Başkanı Özel, 31 Mart'ta kendilerine
oy veren AK Parti ve MHP seçmenlerini pişman etmediklerini ve etmeyeceklerini
belirterek, "CHP'ye oy verdiğinizde 10 yıl sonra cebinizdeki paranın 10
kat değerli olduğunu göreceksiniz. Bugünkü maaşı alıp 4 liraya mazot
kullandığınızı düşüneceksiniz. Bugünkü maaşla 1 liraya ekmek aldığınızı
düşüneceksiniz. Bugünkü maaşla elektrik faturasının 500 lira değil, 50 lira
geldiğini göreceksiniz. Milli gelir artışı ve gelir adaletsizliğini ortadan
kaldırmak bu demektir" diye konuştu.
Yapılacak ilk genel seçimlerde CHP'nin iktidar olacağını
ifade eden Özel, her geçen gün ekonominin iyiye gideceğini,
Türkiye'nin zenginleşeceğini ve herkesin rahatlayacağını dile getirdi.
Grup konuşmasında kürsüye Srebrenitsa Çiçeği'ni yakasına
takarak çıkan Özel, Srebrenitsa Soykırımı anma törenleri kapsamında
yarın CHP heyetiyle birlikte Bosna Hersek'in başkenti Saraybosna'ya gideceğini
bildirdi.
CHP olarak bundan sonra da Sivas'ı, Başbağlar'ı ve
Srebrenitsa'yı unutturmayacaklarını kaydeden Özel, Filistin'i de
yalnız bırakmayarak felaketin sürmesine izin vermeyeceklerini söyledi.
Özgür Özel, Kıbrıs Barış Harekatı'nın 50. yıldönümü
kutlamaları kapsamında 20 Temmuz'da Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde (KKTC)
olacaklarını, kendilerine partisinin önceki dönem genel başkanlarının, Barış
Harekatı döneminde bakan olan Önder Sav'ın, sağlığı elverirse Erol
Çevikçe'nin ve dönemin Dışişleri Bakanı Turan Güneş'in
kızı Ayşe Güneş Ayata'nın eşlik edeceğini anlattı.
'Kendi uçağımızla gidiyoruz'
Barış harekatının 50. yılında Ayşe Güneş Ayata ile
yurtta barış, adada barış, dünyada barış demek üzere bir kez daha KKTC'de
olacaklarını kaydeden Özel, "Sayın Erdoğan'a uçakta
sormuşlar. 'Çağırdınız geliyor mu Özgür Bey?' diye. O da 'Birlikte gitme
teklifimizi yaptık, kendi uçaklarıyla gideceklermiş' dedi. Sayın Erdoğan, A
Jet'in, Anadolu Jet'in, Türk Hava Yollarının ya da Türk şirketlerinin
filosundaki bütün uçaklar CHP'nin uçağıdır. Kendi uçağımızla gidiyoruz. İhtiyaç
olursa çok zorda kalınırsa güçlüklerle kiralanır" diye konuştu.
'Kıbrıs'ta protokoldeki yerimizi alırız'
Özel, 1 yıldır KKTC'ye 1974 Kıbrıs gazisiyle gitmek
için çalışma yaptıklarını belirterek, şunları söyledi:
O yüzden buradan 'Efendim Erdoğan çağırdı, Özgür Özel
reddetti'. 'Onun uçağı, bunun uçağı' yok. Kıbrıs'ta protokoldeki yerimizi
alırız. Makamlara göstermemiz gereken saygıyı gösteririz. Bir daveti reddetmek
değil, çok önceden planladığımız şekilde o davete kendi heyetimizle birlikte
iki gün önceden gideceğiz ancak orada resmi törenlerde Türkiye'nin ana
muhalefet partisini ve CHP'nin üçüncü genel başkanı sabahın köründe
televizyonların karşısına çıkıp da ‘Biz adaya savaşa değil Rumlara da barışı
götürmeye gidiyoruz’ diyen, harekatı da hedefine ulaştığında kesip, orayı
istila etmeyen ve o günden bugüne de tüm genel başkanlarıyla 50 yıldır haklı
Kıbrıs davasının arkasında duran partinin genel başkanı olarak gidiyoruz.
'Hangisini kullanacağına da kadın karar verir'
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, asgari ücretin 25
bin lira olması gerektiğini belirterek, "Bu emeklilere, bu çalışanlara,
bu esnafa ve bu çiftçilere hakkını vereceksin, zammını yapacaksın. Zam yaparsan
geçim olur, zam yapmazsan seçim olur" dedi.
Anayasa Mahkemesinin daha önce bu alandaki düzenlemeyi,
"Kadın ister kocasının soyadını, ister kendi soyadını, isterse ikisini
bir kullanır. Hangisini kullanacağına da kadın karar verir" diyerek
iptal ettiğinin altını çizen Özel, "Bunun üzerine Adalet ve
Kalkınma Partisi iptal edilen kanunu şöyle getiriyor; eski kanunda 'kadın
kocasının soyadını kullanır ancak isterse kendi soyadını da kullanır'
cümlesindeki ancak kelimesini 've fakat' olarak değiştiriyorlar. Yani kadın
kocasının soyadını kullanır ve fakat isterse kendisininkini de yanında
kullanır. Yani bir kelimenin eş anlamlısını koyuyorlar. Böylelikle kadınların
anayasal kazanımını tekrar ellerinden almaya çalışıyorlar" ifadelerini
kullandı.
Özel, Avrupa'nın hiçbir ülkesinde bu yönde bir
uygulama olmadığını belirterek, "Avrupa'da hiçbir yerde kalmamış bu
uygulamayı dünyadaki birkaç ülkeyle birlikte sürdürmeye çalışacaksınız ve
kadının soyadına karışacaksınız devlet olarak... Sana ne? Kadınlar kararlarını
kendileri verirler. Kadının ne yiyeceğine, ne içeceğine, ne giyeceğine, ne
zaman nerede dolaşacağına, hangi soyadını kullanacağına sadece kadınlar karar
verir" diye konuştu.
'Türkiye değil dünya tarihinin en büyük emek, umut,
gelecek hırsızlığı'
TBMM Genel Kurulunda bugün görüşmelerine başlanması beklenen
Öğretmenlik Mesleği Kanunu Teklifini de eleştiren Özel,
öğretmenlerle ilgili olmayan bir değişikliğe gidilmek istendiğini savundu.
Türkiye'de bir milyon atanamayan öğretmen bulunduğunu
belirten Özel, kurulması planlanan Milli Eğitim Akademisi ile bir
milyon öğretmenin öğretmen sıfatını kaybedeceğini ve öğretmen adayı olacağını
söyledi. Akademiye alınacak öğretmen adayının iki yıl boyunca gözlemleneceğini,
yaşam biçimine bakılacağını ve bağlılığının sorgulanacağını iddia eden Özel,
sözlerini şöyle sürdürdü:
Bu akademiye kaç kişi alacak? Maliye Bakanlığı ne kadar
kadro serbest bıraktıysa, ne kadar emekli varsa o kadar. Bu sene 20 bin, seneye
22, öbür sene 18 bin. Bir milyon öğretmenden sadece 22 binini akademiye alıp,
iki yıl gözleyip iki yıl sonra atayacak. Kendinden olmayanı eleyecek, yandaş
olanı atayacak, geri kalana da 'atanmayan öğretmen kalmadı. Akademi var. Daha
akademiyi bitirmemişler.' diyecek. Çocukluğundan beri çalışmış, ilkokul,
ortaokul, lise, eğitim fakültesi bitirmiş, atamamışlar, şimdi diyor ki 'sen
öğretmen olamadın evladım.' Parodi gibi. Mesele bir hakkı elden almak,
atanmayan öğretmenin diplomasına el koymak. Bu, Türkiye değil dünya tarihinin
en büyük emek, umut, gelecek hırsızlığıdır. Bu şaibeli bakanın yaptığı ne varsa
komisyonda arkadaşlarımızın, grup başkanvekillerimizin hepsi, kıymetli
milletvekili arkadaşlarımız büyük bir mücadele verdiler. Bu mücadeleyi sonuna
kadar sürdüreceğiz.
'Belediye başkanımızın namusuna kefiliz'
CHP Genel Başkanı Özel, daha önce Kanun Hükmünde
Kararname ile işten çıkarılan, haklarında soruşturma dahi açılmayan ya da
açıldığı halde beraat eden kişilerin mağduriyetlerinin sürdüğünü dile getirdi.
"Bu mağduriyete bir kez daha dikkat çekmek istiyoruz"
diyen Özel, "Darbeyle, darbeciyle, Fetullahçıyla, o cani
cinayet şebekesiyle işimiz olmaz. Ama gerçekten işi olmadığını ispatlamış
masumlara artık haklarının iadesi yapılmalıdır. Bu noktada bir de barış
akademisyenleri meselemiz var. Toplam 2 bin 212 akademisyen o belgenin altına
imza attı. O günden bugüne bir büyük mağduriyet sürüyor. Barış
akademisyenlerinden 2 bin 212'si de üniversiteden atılmadı. Toplamda
mesleğinden uzaklaştırılanların sayısı 552. Yani 4 kişiden 3'ü hayatına devam
ediyor ama bir tanesini mesleğinden, öğrencisinden, bilimden ayırdılar"
dedi.
Yargıya başvuran akademisyenlerden bir kısmının göreve geri
döndüğünü, bir kısmının ise görevlerine dönemediğini aktaran Özel, Ankara'daki
bazı mahkemelerin, aynı gerekçelerle yapılan başvurularda farklı kararlar
verdiğini öne sürdü. Özel, "Mağduriyetlerinin sürdüğü
insanlar şimdi de Danıştaya gittiler. Danıştaydaki süreci dikkatle takip
ediyoruz" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın,
Manisa'nın Kula Belediyesindeki yolsuzlukla ilgili sözlerini hatırlatan Özel,
Kula Belediye Başkanı Hikmet Dönmez'in tutuklanmasının sebebinin
kavga ve şiddet olduğunu belirtti.
Olayın yargıya intikal ettiğini dile getiren Özel,
"Belediyeye borcu olan bir müteahhit, belediyeden taş almış, bir yıllık
çek vermeye kalkmış. Zaten yıllardır ödemezmiş. Onunla tartışmışlar ve
tartışmanın sonunda kavga olmuş. Kavgayı, şiddeti, darbı onaylamıyoruz.
Çelişkili ifadeler var, süreci yakından takip ediyoruz. Gazi ve polis emeklisi
olan belediye başkanımıza, darptan, kavgadan ceza verilirse, suç ispat edilirse
boynumuz kıldan ince. Ama sen uçağa bineceksin, gazetecileri alacaksın,
'Kula'da yolsuzluk yapıldı' diyeceksin. Kula'da bir kuruş yolsuzluk değil
kamunun alacağını tahsil etmek için yetkinin aşılması, olmadık işlere
sapılması, kavgalara karışılması vardır. Belediye başkanımızın namusuna
kefiliz. 'Kula'da yolsuzluk var' diyen ispatlayacaktır, ispatlamayan
iftiracıdır" diye konuştu.
'TÜİK, bu iktidara oy veren, vermeyen herkesin cebinden
para çalıyor'
Özgür Özel, TÜİK tarafından açıklanan haziran
ayına ilişkin enflasyon verilerine tepki gösterdi.
TÜİK tarafından açıklanan enflasyon rakamlarına göre
maaşlarda artış yapıldığını anımsatan Özel, "TÜİK, bu
iktidara oy veren, vermeyen herkesin cebinden para çalıyor. Bu ay maaşına 3 bin
lira zam alacak birisi varsa bilsin ki TÜİK olmasaydı, doğru rakam olsaydı 6
bin lira alacak. 5 bin lira zam alan varsa bilsin ki 5 bin lirası da TÜİK'in
cebinde. Ama TÜİK kurumdur, o kurumu yöneten birileri ve onları atayan biri
vardır" değerlendirmesinde bulundu.
'Türkiye bu akşam saat 9'da ayağa kalk'
Özgür Özel, "İnsan onuruna yaraşır bir yaşam
talep ediyoruz" başlığıyla ortak bildiri yayımlayan ve asgari ücret
ile maaşlarda iyileştirme talep eden TÜRK-İŞ, HAK-İŞ ve DİSK'in genel
başkanlarına teşekkür etti.
Ocak ayında açıklanan asgari ücretin bugün 3 bin 800 lira
eridiğini, bu rakamla asgari ücretlilerin geçinmesinin mümkün olmadığını
söyleyen Özel, CHP'li belediyeler tarafından hayata geçirilen
Emekli Kart projesiyle ulaşım, doğal gaz, pazar ve gıda desteği ve bayram
yardımlarıyla emeklilere destek olduklarını aktardı. Asgari ücretin 25
bin lira olması gerektiğini belirten Özel, şöyle devam
etti:
Demişler ki 'dört yıl boyunca seçim yok, herkes hesabını ona
göre yapsın.' Yani 'şimdi ezerim, günü gelince ağzına bir parmak bal çalarım'
diyor. Bu sefer işler öyle kolay değil. 31 Mart'ta gördük, emeklinin çektiği
azabı, sana da yaşattığı gazabı. Bundan sonraki süreçte de hem emekliler hem
emekçiler hem çiftçiler hem de esnaflar, eğer bu iktidara sesini duyurursa,
tepkisini gösterirse, karşınızda durabilecek hiçbir güç yoktur. Buradan bir kez
daha söylüyorum; ey Recep Tayyip Erdoğan, ey Devlet Bahçeli, ey Cumhur
İttifakı, bu emeklilere, bu çalışanlara, bu esnafa ve bu çiftçilere hakkını
vereceksin, zammını yapacaksın. Zam yaparsan geçim olur, zam yapmazsan seçim
olur.
Özel, konuşmasının bu bölümünde salondakilerin ayağa
kalkarak kendisini alkışlaması üzerine, "Buradan bütün Türkiye'ye
sesleniyoruz; Türkiye bu akşam saat 9'da ayağa kalk. Eğer emekliye, asgari
ücrete zam istiyorsan; çaya, buğdaya, Malatya'nın kayısısına, fındığa, darıya,
üzüme, narenciyeye fiyat istiyorsan bu akşam saat 9'da başlıyoruz. Işıkları
yakın, ışıkları kapatın, uzaydan görülecek. Zam isteyenler bizimle birlikte
olsun. Ayağa kalkın, ışıkları yakın, hep birlikte sesimizi duyuracağız.
Durmadık, yeni başlıyoruz. Zammı söke söke alacağız. Ya zam olacak geçim olacak
ya da hiç yolu yok seçim olacak" ifadelerini kullandı.