CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “uluslararası savunma
danışmanlığı” yaptığını söyleyen SADAT’a gerçekleştirdiği ziyaret hakkında
Cumhuriyet gazetesinden Orhan Bursalı’ya açıklamalarda bulundu.
CHP liderinin ifadeleri şöyle:
Sayın Kılıçdaroğlu, aniden SADAT örgütünün kapısına
dayandınız milletvekillerinizle beraber, gündemde yokken.. Ciddi bir duyum
almadan hareket etmezsiniz. Size gelen mesajda ne deniyordu?
"SADAT gibi bir kuruluş demokratik bir ülkede dernek
adı altında örgütlenemez. Gayri nizami harp, sabotaj, terör gibi konularda
insanları alıp eğitmek bir derneğin işi değil. Eğer bunu bir dernek üstlenmişse
ve bu bağlamda iktidardan da destek alıyorsa, Türkiye sağlıklı bir demokratik
sistem oluşturamaz. Bu durumu eleştirmek lazım ama insanlar korkuyor, çünkü bu
kuruluşun ne yapacağı belli değil. Ayrıca, daha garip olan, bu derneğin
başkanının daha düne kadar Erdoğan’ın başdanışmanlığını üstlenmiş olması. TSK
var, Emniyet, MİT var, bunları bir tarafa bırakıyorsunuz, gayri nizami harp
konusunda, sabotaj, suikast nasıl düzenlenir gibi konularda insanları eğiten
bir derneğin başkanlığını yapan eski askeri, başdanışmanlığınıza
getiriyorsunuz. Özellikle Suriye konusunda bu derneğin Erdoğan’ın talimatıyla
farklı roller üstlendiği kanısındayım. Buna ilişkin açıklamalar, duyumlar,
görseller hepsi var. Yasadışı bir işlem yasal görünümlü bir dernek aracılığıyla
yapılıyor."
Bu örgütün iç siyasete de benzer müdahaleleri olabileceğini
mi söylüyorsunuz?..
"Evet, Saray’ın talimatıyla yasadışı bir işleme
girenler, aynı talimatla yurtiçinde de bu işleri yapabilir. Aslında iki taraf
da yasadışı işlem yapıyor. Geçmişte biz suikastlarla ortalığın karıştırılacağı
duyumları aldık, bunları ben de başka liderler de dillendirdi.Bu konuya
toplumun dikkatini çekmek istiyoruz, seçimler var, seçim güvenliği söz konusu.
Demokratik bir ülkede seçim güvenliği elbette ki Emniyet güçleri, valisi,
kaymakamı, sandık kurulu yöneticileri, siyasi partilerin temsilcileri
görevlerini yasal çerçevede yaptıkları bir ortamda alınır.Eğer siz bu yasal
ortamı yok etmek ve daha farklı bir ortamda seçime gitmek istiyorsanız, o zaman
ciddi sorunlar var demektir. Buna toplumun dikkatini çekmek istedim."
Size ulaştırılan belge-duyumda ne söyleniyordu?
"Bu konuya girmek istemem… Kamuoyunun dikkatini
bunların üzerine çekmemiz lazım; bunlar, toplumu sarsacak olaylar yapmasınlar.
Anketler iktidarın kaybedeceğini gösteriyor. Ama toplumda
şöyle bir inanç da var: Cumhurbaşkanı iktidarı öyle kolay kolay teslim etmez.
Buna katılıyor musunuz?
Seçimler olacak ve biz demokratik yollardan Erdoğan’ı
göndereceğiz buna inanıyorum. Elbette ki Erdoğan gitmemek için toplumu tahrik
edebilir, ama bu tahriklerden toplum özenle kaçınmalı, demokratik yollardan onu
göndermek gibi bir güzellik var..."
SADAT örgütünün toplumu sarsacak eylemlere girişmesi
konusunda endişeniz ne ölçüde?
"SADAT ve benzer kuruluşların hepsine meydan okuyoruz,
herkes korkusuzca gitmeli ve oyunu kullanmalı, bu süreç bu tür olayları
düşünenleri planlayanları hayal kırıklığına uğratacak… İnsanlarda “Yahu sandığa
gitsem de bir şey değişmeyecek, nasıl olsa bunlar gitmeyecek” algısını beslemek
istiyorlar. Bu algıdan toplumun kesinlikle kurtulması lazım... Evet biz sandığa
gideceğiz ve bu ülkeye demokrasiyi demokratik yollarla getireceğiz, bu inançla
sandığa gitmeli."