"Okullar, salgın gibi olağanüstü durumlarda, en son
kapanıp, en önce açılması gereken kurumlardır" diyen Öztrak,
"Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı’na üye ülkeler arasında,
Meksika’nın ardından, okulları en uzun süre kapatan ülke, Türkiye oldu. Saray
yönetimi, turizmden ve sanayiden gelecek dövize verdiği önemi, çocuklarımızın
geleceğine, eğitimine vermedi" diye konuştu.
'Salgında pek çok öğrenci uzaktan eğitime ulaşamadı'
Öztrak'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"Salgında pek çok öğrenci uzaktan eğitime ulaşamadı,
ulaşanlar da bir şey anlamadı. Bir nesil göz göre göre heba olma noktasına
geldi. Şimdi bu açığı kapatmak için hükümete, eğitimcilere, velilere ve
öğrencilere, büyük görev ve sorumluklar düşüyor. Öğretmen ve okul personelinde
aşısını olmayanlar var. Sağlık Bakanı’nın açıklamasına göre öğretmenlerde iki
doz aşı oranı yüzde 70’lerde. Genel aşılanma oranında da ise henüz yüzde 50’yi
yakalayamadık. Aşılamadaki gecikmeler yavrularımızın da sağlığını tehdit
ediyor.
'Erdoğan hükümetleri devletin kurumlarını çökertti'
19 yıldır iş başında olan Erdoğan hükümetleri, dış politika,
ekonomi gibi pek çok alanda devletin kurumlarını ve kapasitesini taammüden
çökertti. En çok zarar verdiği alanlardan biri de, milli vasfını bitirip, kendi
siyasetine meze ettiği, vesayet altına aldığı, eğitim sistemimiz oldu. Bu kafanın
iş başında olduğu ülkemizde, 19 yılda 8 kez, yani neredeyse her iki buçuk yılda
bir, bir Milli Eğitim Bakanı değişti.
Erdoğan hükümetlerinin elinde, denetimsiz yurtlarda
çocuklarımız yanarak can verdi. Sarayın himayesine mazhar, vakıflardan birinin
yurtlarında, onlarca çocuğumuz cinsel istismara uğradı. Bir de üstüne Aile ve
Sosyal Politikalar Bakanı çıktı, 'Bir kereden bir şey olmaz' dedi. O bakan
hakkında verilen gensoru da, AK Parti oylarıyla reddedildi.
'Üniversite mezunu işsiz sayımız 1 milyonu aştı'
TÜİK’in makyajlı rakamlarıyla bile, üniversite mezunu işsiz
sayımız 1 milyon 13 bin kişi. Her 100 işsizden 27’si üniversite mezunu. Yine
OECD verilerine göre 15-29 yaş arasında her on gençten üçü ne çalışıyor ne de
bir okulda okuyor. Ev genci olmuş, evde anasının babasının eline bakıyor. Bu
işin bir tarafı… Bir de öğretmenlerimiz var. Atanamayan yüzbinlerce öğretmen
kapıda umutla bekliyor.
Ama Erdoğan, atanamayan öğretmenlerin yüzüne, 'Öğretmen
açığımız yok' diyerek kapıyı kapatıyor. Atanabilen öğretmenlerimiz derseniz,
onlar da hak ettikleri gelire ulaşamıyor. OECD verilerine göre; 15 yıl
tecrübeli lise öğretmenlerine verilen maaş sıralamasında 33 ülke arasında 28.
sıradayız.
'Orta Vadeli Program seçim sürecini de başlattı'
Dün gece yarısı, 2022-2024 dönemini kapsayan, Orta Vadeli
Program Resmi Gazete'de yayımlandı. Damat gidince, kerameti kendinden menkul
'Yeni Ekonomi Programı' adı da gitmiş. Programın ismi 'Orta Vadeli Program'
olmuş. Doğrusu da budur. 5018 Sayılı Kanuna göre bu programın adı, Orta Vadeli
Program’dır. Yine OVP, ilk defa, kanunen yayımlanması gereken tarihte
yayımlandı. Yeni Bakan, yasal sorumluluğunu yerine getirdi.
Böylece bütçe süreci de resmen başlamıştır. Bu arada Orta
Vadeli Program’ın, seçim sürecini de başlattığını görüyoruz. 2011’de
Erdoğan’ın, 2023 için taahhüt ettiği hedeflerin artık yalan olduğu, bu Orta
Vadeli Programla bir kez daha tescillenmiş. 2 trilyon dolar olması gereken
milli gelir, OVP’ye göre 2023’te güya 925 milyar dolar olacakmış. İlk 10
ekonomi arasına girme hedefi gerçekleşmeyecek. Türkiye ekonomisi, 2023’de 18.
sırada olacakmış.
Bu tablonun sorumlusu elbette Erdoğan’dır. Erdoğan sözünü
tutmadığı için ve bu konuda defaten yalan söylediği için, milletimizden derhal özür
dilemelidir."
'Kol kırılır yen içinde kalır denmez'
CHP Erzurum İl Başkanı Bülent Oğuz, hakkında çıkan taciz
iddialarının ardından il başkanlığı görevinden istifa etmişti. Öztrak, istifa
ile ilgili de açıklama yaptı.
CHP Sözcüsü, "CHP'de bu tür iddiaların üstü kapatılmaz.
Kol kırılır yen içinde kalır denmez. Taciz asla kabul edilemez. Erzurum il
başkanının istifası alınmıştır. Bunun dışında süreç yargıda işleyecektir hukuk
ne diyorsa olacaktır" diye konuştu.