Yahudi Roman Abromoviç’in Filistine zulmü

GİRİŞ: 28.04.2022 21:20      GÜNCELLEME: 28.04.2022 21:20
Rasthaber - 

"Filistin, Filistinliler, Müslümanlar, Kudüs konularında mangalda kül bırakmayan hükümet ve şaşalı muhalefet cerideleri ve kanalların Roman Efendinin yatlarını övmeleri, sanki Türkiye’ye aktarabileceği parası varmış gibi şaşalı haberlerle Türk milletinin kafasını ütülemelerinden, milletimizle alay etmelerinden zerre utanmıyorlar."

Annesini ve babasını henüz 4 yaşındayken kaybeden yetim ve fakir bir Yahudi ailenin çocuğu olan Roman Abramoviç’in zengin olma hikâyesinde 1992 Yeltsin dönemi esastır. Bu dönem Sovyet Rusya’nın çöktüğü, devlet otoritesinin olmadığı, mafya kanunlarının hâkim olduğu, rüşvet, talan ve şiddet ile devasa bir coğrafyanın akla durgunluk veren zenginliğinin yağmalandığı dönemdir. Dikkat çeken husus ise Roman Abramoviç’in 2000-2008 arasında Rusya Federasyonu’na bağlı Özerk Çukotka Bölgesine Vali olarak atanmış olmasıdır. Evet, 1992’den önce hakkında çok az şey bildiğimiz, bir meslek veya yüksek eğitimi olmayan Roman Efendi Putin’in Başbakanlığı (2000-2008) döneminde Özerk Çukotka bölgesinin Valisidir. Asgari sermayeden yoksun Roman Efendi 1992’den sonra beş şirket sahibidir ve henüz 26 yaşındadır. Aylık 85 dolar maaşla 34 yaşında Vali olduğu dönemde 8 sene zarfında milyarlarca dolar servetin sahibi olmuştur.

ROMAN EFENDİNİN TEK BAŞINA YAPAMAYACAĞI İŞLER

Bunda sadece o dönem Başbakan olan Putin’in, devlet başkanı Medvedev’in koruyucu elinin olduğunu kabul etmek saflık olur. Milyarlarca dolar değerinde altını, elması, kömürü, keresteyi, doğalgazı, askeri araç ve gereçleri, yakutu Sibirya’dan ihraç etmek, elde edilen devasa geliri İsviçre, İngiltere, Almanya, İsrail, ABD ve offshore VIP hesaplara transfer etmek, Rusça dışında dil bilmeyen Roman efendinin tek başına yapabileceği ve başarabileceği işler değil. Roman efendi ve diğer Yahudi Oligarkların 1992’den itibaren Rusya’yı yağmalarken onlara kalkan ve yardımcı olan güçlerin başında İsrail devleti ve istihbaratı ile nüfuzlu uluslararası Yahudi çevrelerin olduğu birçok araştırmacı yazar tarafından ve belgesellerde açığa çıkarıldı.

Dünyanın en prestijli futbol kulübü Chelsea’yi satın almasını, dünyanın en büyük yatlarına sahip olmasını, özel bir Boeing 767 tipi uçağının olmasını, farklı isimlerde ve sektörlerde onlarca şirketinin olmasını ve açıklanan 13 milyar, tahmin edilen 50 küsur milyar dolar servetin isminde yürümesini sağlayan dehası yalnız başına yeterli değildir. Bir uluslararası mahfil olmadan, yetim ve fakir Yahudi Roman Efendinin İsrail ve istihbaratının koruması, yönlendirmesi ve omuzlarda taşınması olmadan yolunu bulması sıfır ihtimaldir. Şüphesiz ki, bu noktaya varmasında Yeltsin, Rus Mafyası, satılık generalleri ve istihbarat subaylarının katkıları yadsınamaz.     

10 MİLYON DOLARLA SAFARİD YAHUDİSİ

Roman Abramoviç Rusya, İsrail ve Portekiz vatandaşı. Milyarlarca dolar serveti ile Portekiz’in birinci, İsrail’in ikinci, Rusya’nın on birinci ve dünyanın yüz yirminci en zenginiymiş. Portekiz vatandaşlığını Nisan 2021’de aldı. Portekiz’in 500 küsur sene önce Portekiz ve İspanya’dan çıkarılan Safarid Yahudilerin torunlarının tekrar Portekiz vatandaşı olabileceğini sağlayan yasanın 2015’te yürürlüğe girmesinin ardından binlerce İsrailli ve dünyanın birçok ülkesinden binlerce Yahudi Portekiz vatandaşlığına müracaat etmiş. Safarid Yahudi’si olduğunuzu ispatlayan belgeyi Avrupa merkezli bir Safarid Yahudi kuruluşu sağlıyor. Bu kuruluşa yüklü para yardımı yapan veya İsrail ve ideallerine bağlı “uygun Yahudiler” Portekiz vatandaşlığına Safarid Yahudi’si olarak öneriliyor.

Roman Efendi verdiği 10 milyon dolar bağış ile Safarid Yahudi’si olmuş ve Portekiz vatandaşlığını almıştı. Portekiz vatandaşlığı da Roman Efendiyi ve binlerce İsrail Yahudi’sini otomatikman Avrupa Birliği vatandaşı yapmaktadır.

ZENGİNLİĞİNİ İSRAİL’E BORÇLU

Roman Efendi İngiltere tarafından istenmeyen kişi ilan edilip sahip olduğu Chelsea kulübüne el koyulunca İngiltere’ye gidebilmek için vize alamamıştı. Bu sefer resmi olarak İsrail vatandaşı oldu. Roman Efendi zenginliğini yüksek miktarda İsrail ve istihbaratına borçludur. Bu borcunu da İsrail’e yaptığı yüzlerce milyon dolar yardımlarla sınırlı tutmamıştır. Roman Efendi İsrail’in en ırkçı, en yayılmacı, en radikal ve en kanunsuz işlerin arkasında olan, Filistin topraklarının işgal edilmesi, Filistinlilerin Doğu Kudüs’ten tehcir edilmesi, Kudüs’te sadece Yahudilerin yaşaması, Filistinlilerin evlerine arsalarına el konulması, Suriye toprağı olan Golan Bölgesine yeni Yahudi yerleşim alanlarının açılması için faaliyet gösteren Ir David Vakfına veya bilinen başka bir ismiyle EL’AD’a (Davud’un Diyarı) 100 milyon dolar bağış yapmış. El’AD Vakfı illegal aktivitelerini turizm ve arkeoloji çalışmalarıyla örtmektedir. Batı devletleri, âlemdeki işgal ve talanlarını, Bush oğlu Bush da Afganistan ve Irak işgali, katliam ve yağmalarını demokrasi ve özgürlük yalanlarıyla örtbas etmeye çalışmıştı. İsrail’de yayınlanan Haaretz gazetesine binaen, Ir David (ELAD) vakfına özellikle Bahamas, Virgin Adaları, Sychelles Adaları gibi para aklayan offshore bankalardan yüzlerce milyon dolar aktarılmış.  

KALIN’IN YANINA OTURMASINI SAĞLAYAN ŞEY NE?

Roman Efendi en az Putin’le olduğu kadar Neo-Nazi Zelenskiy’le de yakın dosttur. Aralarındaki muhabbet sadece her ikisinin Yahudi olması değildir. Zaten Yahudilik her ikisinin de çok da umurunda değildir. Her ikisi de Yahudi geleneklerine uygun yaşayan tipler de değil. Din ile imanları dolardır. Ona tapar ondan medet umarlar. Aralarında güçlü akçeli işler vardır. Hem Putin hem de Zelenskiy ile samimi ilişkiler yaşayan Roman Efendinin Türkiye’deki dostları kimdir? İstanbul’da Erdoğan Hükümeti aracılığında yapılan toplantılara katılacak kadar her kesim tarafından bu kadar değerli bulunan Roman Efendinin vasfı nedir? Onu özel kılan, Hint Kumaşı yapan özelliği nedir? Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın’ın hemen yanında oturmasını sağlayan askeri rütbesi, devlet makamı nedir? Türkiye Cumhuriyeti Devletinin resmi protokolüne hangi sıfatla girmiştir?

BİR İTİRAZ BİLE YOK MU?

Filistin, Filistinliler, Müslümanlar, Kudüs konularında mangalda kül bırakmayan hükümet ve şaşalı muhalefet cerideleri ve kanalların Roman Efendinin yatlarını övmeleri, sanki Türkiye’ye aktarabileceği parası varmış gibi şaşalı haberlerle Türk milletinin kafasını ütülemelerinden, milletimizle alay etmelerinden zerre utanmıyorlar. Zaten, uluslararası mahfillerin onayı olmadan tek kuruş harcamaz. Harcayacağı da allı ballı yatırımlar için olur. Bunun da ne üreticiye ne tüketiciye zerre faydası olmaz. Konu NATO, ABD, İsrail veya Roman Abramoviç olduğunda, istisnalar ve cılız sesleri tenzih ederek soruyorum, her konuda uzman, yabancı elçilerin gözbebeği İmamoğlu’nun, Davutoğlu’nun, Karamollaoğlu’nun, Akşener’in, mazlum milletlere ilham olmuş Mustafa Kemal’in Partisi CHP’nin, Müslüman AKP ve medyasının bir itirazı, eleştirisi olmaz mı?

Resul-Allah Hz. Muhammed, “Bir gün gelecek İslam’ın sadece simi, Kuran’ın sadece resmi ve Müslümanın sadece cismi kalacak. Haine Emin Emin olana hain denilecek.” demişti.  Can Yücel'in dediği gibi nasıl anlatayım bu kadar “sorosçu çocuğunu” küfürsüz. Atilla İlhan, “Türkiye’nin bir hain kontenjanı var. Bu, nüfusun yüzde 10’udur.” demişti. Neyzen Tevfik, "Geldikleri gibi gitmediler; kimi itini bıraktı, kimi bitini. Kimi de pi.ini bıraktı! Yoksa bu kadar şerefsizin bizden olması mümkün değil!" demişti. Neyzen ağır konuşmuş. Biz daha latif soralım; Bu ülke vicdanı cüzdana satacak duruma ne vakit geldi?

Aydınlık

YORUMLAR

REKLAM

İLGİLİ BAŞLIKLAR

REKLAM