Trump ve 8 Savaşın Sonu: Gerçek mi, Aldatmaca mı?

ABD Başkanı Trump’ın sekiz büyük küresel savaşı sonlandırdığı iddiaları, gerçeklerle uyumlu görünmüyor.

Siyaset dünyasında, bireylerin kendileri hakkında olumlu bir imaj yaratma arzusu, siyasi liderlerin davranışlarının ayrılmaz bir parçasıdır. Tartışmalı ABD Başkanı Donald Trump, ikinci başkanlık döneminde yaptığı abartılı iddialarla bir kez daha medyanın ilgi odağı oldu. Trump, son konuşmalarında ve röportajlarında, diplomasi ve ekonomik araçların gücüne güvenerek sekiz büyük küresel savaşı veya çatışmayı sona erdirdiğini ve milyonlarca hayat kurtardığını defalarca iddia etti.

Eğer bu iddialar doğruysa, söz konusu başarılar incelemeye, övgüye ve belki de Nobel Barış Ödülü’ne layık olacaktır. Ancak, sahadaki gerçekler Trump’ın söylemini destekliyor mu? Bu makale, Trump’ın iddialarını vaka bazında inceleyerek, nesnel veriler ve haberlerle karşılaştırmaktadır.

Trump ve İddia Yapısı

Trump, uzun süredir kendisine “Barış Başkanı” imajı kazandırmaya çalışıyor. Eylül 2025’te Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda “bitmek bilmeyen 7 savaşı” sona erdirdiğini iddia etti, ardından Gazze ateşkes anlaşmasını örnek göstererek bu sayıyı sekize çıkardı; bu iddiayı İsrail Knesset üyeleriyle yaptığı bir toplantıda da yineledi. “Gümrük vergisi baskısı” ve “kararlı arabuluculuk” yaklaşımıyla övündü, hatta Birleşmiş Milletler’i “eylemsizlikle” suçladı. Ancak Associated Press, CNN ve The Economist gibi önde gelen kaynakların yaptığı doğrulamalar, Trump’ın iddialarının çoğu durumda abartılı olduğunu veya hiçbir dayanağı olmadığını, bazı durumlarda ise başlangıçta “sona ermiş” sayılabilecek bir savaşın dahi olmadığını gösteriyor.

İşte Bu 8 Savaşı Tek Tek İnceliyoruz:

1- Tayland ve Kamboçya

Temmuz 2025’te Tayland ve Kamboçya arasında yaşanan kısa süreli sınır çatışması, kara mayınlarının patlamasıyla çok sayıda ölümle sonuçlandı. Trump, iki ülkeyle ticaret görüşmelerini durdurma tehdidinde bulunarak koşulsuz bir ateşkese yol açtı. Ancak, uzun süredir devam eden sınır anlaşmazlıkları sürmekte ve ateşkes ihlalleri hızla artmaktadır. Uzmanlar, Trump’ın gerginliği geçici olarak yatıştırmadaki rolünün etkili ama sınırlı olduğunu belirtiyor. Bu nedenle, “savaşı bitirme” iddiası gerçeklikten uzaktır.

2- Kosova ve Sırbistan

Trump, Kosova ve Sırbistan arasındaki çatışmayı çözdüğünü iddia etti. Ancak, siyasi gözlemciler 2025’te iki taraf arasında esasen bir savaşın olmadığını vurguluyor. Bu iddia, Trump’ın ilk başkanlığı sırasında imzalanan ve ne uygulanmış ne de kalıcı bir barışa yol açan 2020 ekonomik anlaşmasına dayanmaktadır. Bu nedenle, Trump’ın “hayali bir savaşı çözme” çabası propaganda politikasının açık bir örneğidir.

3- Ruanda ve Demokratik Kongo Cumhuriyeti

Doğu Kongo’daki çatışma, Ruanda’nın isyancıları desteklemesiyle onlarca yıldır devam ediyor. Haziran 2025’te Trump, her iki ülkeden diplomatları Beyaz Saray’a davet etti ve “Washington Barışı” adlı bir anlaşma imzaladı. Ancak, bu anlaşma ana aktör olan isyancı temsilcisinin doğrudan katılımı olmadan imzalandı ve savaş alanında hiçbir değişiklik yaratmadı. Raporlar, bölgede şiddetin ve yaygın insan hakları ihlallerinin devam ettiğini göstermektedir. Sonuç olarak, savaşın sona erdiği iddiası nesnel bir temele dayanmıyor.

4- Hindistan ve Pakistan

Mayıs 2025’te Keşmir’deki çatışma, Hintli turistlerin öldürülmesiyle başladı. Trump, ağır gümrük vergileri tehdidiyle tarafları ateşkes konusunda anlaşmaya zorladığını iddia etti. Pakistan bu durumu doğrularken, Hindistan dış müdahaleyi kesin bir dille reddetti ve ateşkesin doğrudan askeri müzakerelerin sonucu olduğunu belirtti. Resmi bir anlaşmanın olmaması ve sınır gerginliğinin sürmesi, Trump’ın iddiasını bir kez daha propaganda malzemesi haline getirmektedir.

5- 12 Günlük Savaş

Haziran 2025’teki 12 günlük çatışma, İsrail’in İran’ın nükleer tesislerini bombalamasıyla başladı ve Amerika Birleşik Devletleri doğrudan savaşa girdi. Trump, Amerikan bombardıman uçakları göndererek İran’da ateşkesi zorladığını duyurdu. Ancak, parçası olduğunuz bir savaşı nasıl sonlandırabilirsiniz? Operasyonların geçici olarak durdurulmasına rağmen, herhangi bir izleme anlaşması veya kriz çözme mekanizması sağlanamamıştır. Trump, kendi başlattığı bir savaşı sonlandırdığını iddia etmektedir.

6- Mısır ve Etiyopya

Mısır ile Etiyopya arasında Büyük Etiyopya Rönesans Barajı (GERD) konusundaki anlaşmazlık ciddi bir diplomatik gerginlik yaratmaktadır; ancak iki ülke arasında herhangi bir savaş yaşanmamıştır. Trump, su sorunu yüzünden bir savaşı önlediğini iddia etmektedir, ancak mevcut durum ciddi bir askeri çatışma tehdidi olmadığını ve müzakerelerin uzun süredir tıkandığını göstermektedir. Bu nedenle, askeri bir çatışmanın çözüldüğü iddiası hem abartılı hem de yanlıştır.

7- Ermenistan ve Azerbaycan

Dağlık Karabağ konusunda on yıllardır süren çatışmanın ardından Trump, Ağustos 2025’te Ermenistan başbakanını ve Azerbaycan cumhurbaşkanını ağırlayarak iki ülke arasındaki ilişkileri normalleştirmek için bir anlaşma imzaladı. Bu önemli bir adım olsa da, sınırlar, azınlık hakları ve güvenlik garantileri gibi temel meseleler hâlâ çözümsüz kalmaktadır. Analistler, anlaşmayı savaşın sonu değil, “barışa giden yolun başlangıcı” olarak değerlendirmektedir.

8- İsrail ve Hamas

Gazze krizi Ekim 2023’ten bu yana kanlı bir döneme girdi. Trump, Ekim 2025’te esir değişimi, insani yardım ulaştırılması ve İsrail’in kısmi geri çekilmesini içeren 20 maddelik bir planla Gazze’de ateşkes sağladı. Ancak, temel sorunlar çözülmeden kalıcı bir barış sağlanamaz. Ateşkesin ardından Siyonist rejimin aralıklı saldırıları ve tehditleri devam etmektedir. Amerika Birleşik Devletleri de burada savaşın bir parçası olmuştur.

Sonuç

Donald Trump’ın sekiz savaşı sona erdirdiği iddiası, gerçeklerden çok bir medya ve propaganda operasyonudur. Bazı durumlarda (Mısır-Etiyopya veya Sırbistan-Kosova gibi) savaş yaşanmamış, bazı durumlarda ise nihai anlaşmalar veya sorunlara köklü çözümler olmadan kırılgan ateşkesler sağlanmıştır. Trump, dış politika ve barış inşasındaki rolünü abartarak kendisini başarılı ve barışsever bir figür olarak göstermeye çalışmaktadır; ancak bu iddialar gerçeklikten ziyade propaganda niteliğindedir. Dolayısıyla, sekiz ayda sekiz savaşı sona erdirdiği iddiası yalnızca abartılı değil, aynı zamanda yanıltıcıdır/mehr

Bu Haberi Paylaş
Yorum Bırakın