Asırlardır her türlü asimilasyona maruz kalan Aleviler, bu kez
de Almanya’nın kurduğu büyük tuzakla karşı karşıya… Türkiye’de kendi inanç ve
kültürel değerlerini yaşama-yaşatma serbestliği elde edemeyen Aleviler,
Almanya’nın son kararıyla Aleviliği yine tartışmanın odağına oturttu. Çünkü
Almanya’nın aldığı karara göre Alevilik İslam dışı bir din olarak tanımlanıyor.
Almanya’nın bu karar bazı çevreler tarafından büyük bir kazanım olarak
görülürken, büyük bir kesimin “Almanya’nın bu kararını tanımıyoruz” açıklaması
geldi. Alevilik bir din midir? Almanya’nın Aleviliği bir din olarak kabul
etmesini Alevileri bağlar mı? Türkiye’deki Alevi Kurumların Almanya’nın bu
kararına karşı tavrı nedir, ne olmalıdır? Bu bir kazanım mı, yoksa Alevilik
inancına yönelik kapsamlı bir saldırı mı? Bu konuyu Alevi dünyasının önemli
kanaat önderleriyle konuştuk
Konuyla ilgili İlahiyatçı ve Araştırmacı Seyyid Sefer Akkuş
7Sabah’a konuştu:
“Almanya ve diğer başka Avrupa ülkelerinin bazı
eyaletlerinde bunu kabul etmişlerdir. Avrupa Hıristiyan misyonerleri geçmiş
dönemlerde, 1900’lerden günümüze kadar çeşitli yöntemlerle bu yolu
denemişlerdir. Alevi köylerini gezip İncil dağıtarak ve tebligat yaparak,
birbirimize yakınız diyerek çalışmalar yaptıkları bilinmektedir. Günümüzde ise,
isimleri Alevi olan ve Alevilik inancı ile uzaktan yakından ilgisi olmayan kişi
ve kuruluşlar Avrupa’da bütçeden pay almak ve söz sahibi olmak adına Alevi
kimliğimizi kurban etmişlerdir. Bir tane Avrupalı sormuş mudur bilmiyorum ama
Alevi ismi İslam’a ait bir isimdir siz nasıl Aleviliği başka din olarak bize
kabul ettirmeye çalışıyorsunuz, bizi mi kandırıyorsunuz? Dememiştir ve
istedikleri hedef o olduğundan kabul etmişlerdir. çünkü başka bir din olanları
tabi ki sonradan Hıristiyanlığa davet edip vaftiz edebilirler. Alevi ismini
kullanan kişi ve kurumlarda onur, şahsiyet olsa İslami bir isim ve Hz Ali’ye
(as) ait olan bir ismi Alevi ismini kullanıp, biz başka bir diniz deme
densizliği ve hadsizliği, hatta alçaklığını göstermezlerdi.
“ALEVİLERİN DİNİ İSLAM’DIR”
Alevi İslam’ın Genidir. Genlerimizle oynayanlar kesinlikle gensiz
ve soysuz insanlardır. Alevi demek Seyyid Aleviler demektir. Hz Ali evladı
demektir. Nasıl olur da başka bir din olabilir?
Alevilik Din ise o dinin ismi İslam’dır. İslam’ı cihana duyuran
Hz.Muhammed Ali’dir. Ve Aleviler de ya o soydan veya o yoldan olan kimselerdir.
Alevilik İslam’ın özüdür ve İslam da onların dinidir. Tabi ki Hz. Muhammed Ali
(saa) 12 imam İslam’ını kast ediyoruz. İslam adına ortaya çıkan türlü
düşünceleri İslam diye kastetmiyoruz. Alevilik İslam yoludur. Dini de
İslam’dır. Başka bir din değildir.
“MUHAMMED ALİ BİR NUR İDİ, AKILLARI ERMEZ GİZLİ SIR İDİ”
Almanya’nın aldığı bu karar ise Alevilerin tümünü bağlamaz
ancak Alevi ismini maske eden Avrupa’daki Luvileri, Zerdüştleri, Sümerleri,
Hititleri bağlar ki Alevi ismini kullanmaktadırlar. Tabi ki ileriki yıllarda
bunun yansımaları olacaktır ve ülkemizde de “biz başka diniz” diyecek dernek ve
vakıflar olacaktır. Zaten 2 yıl önce 200 adet materyalist Alevi Bektaşi
dernekleri açıklama yaptılar, biz başka diniz dediler. Bunlar durmazlar, devam
edeceklerdir. Ve Pir Sultan Abdal’ın dediği gibi; Muhammed Ali bir nur idi,
akıllar ermez gizli sır idi” Bizim bildiğimiz Ali bir idi, şimdi her yerde bir
Ali icat ettiler. Evet, günümüzde de her yerde bir Ali ve Alevilik eylediler.
Bizler Kuran’a ve Ehlibeyt’e bağlı 12 imamcı ve Caferi mezhebine bağlı Şii
mezhebinden olan Alevileriz. Bu Aleviliğin ve yolunun inkârı türlü Aleviliklere
giden yolların kaldırım taşlarıdır. Ve nitekim öyle de olmuştur. Önce “Biz
Anadolu Alevisiyiz” dediler. “Şii ve Caferi Mezhebiyle ortak yönümüz yok”
dediler. “Namaz niyaz bizde yoktur” vs dediler. En sonunda ortam hazırlandı ve
“Başka bir diniz” dediler. Ve bunu daha da ileriye taşıyacaklardır. Ülkemize de
sıra gelecektir. Türkiye’de parmakla sayılı bir kaç dernek vakıf, Seyyid, Dede,
Hoca Talip gereken tepkiyi gösterip, Alevilik onurumuzu ayakta tutmaya
çalışmaktadırlar. Ama birçoğunun öyle bir derdi yoktur. Hatta ilk fırsatta
onlara katılacak ve Türkiye’de de bu akımı başlatacak. Birçok dernek ve vakıf
ve talipleri olduğunu biliyor ve inanıyorum. Onlara katılacak, olanları tahmin
edebiliyorum ki durum onu gösteriyor.
İtiraz edilmemesi, sessiz kalınması durum onu gösteriyor. Ama kanında
gerçek Evladı Resul kanı taşıyanlar, kansızların yalan ve Aleviliği başka din
etmesinden kesinlikle rahatsızlardır ve gereken tepkiyi imkânları ölçüsünde her
alanda gösterip seslerini duyurmak istemektedirler. Bunları dile getirecek
basın yayın çok azdır, ama Avrupa destekli bütçeler ile TV ve radyolarda
Alevilik başka bir din diyenler boy gösterip, toplumumuza zehir akıtıp ve
geleceğimiz olan nesillerimize telafisi mümkün olmayan zararlar vermektedirler.
Lanetli Muaviye Hz Ali (as) ve taraftarlarına “Müslüman değiller” deyip hâşâ
lanet ve hakaret ederken, Yavuz Selim ve Kanuni döneminde “Şiiler/ Aleviler
Müslüman değiller, kâfirlerdir. İslam mezheplerinden hariçlerdir” diyenler
bunların müsebbiplerinden birileridirler. Üzücü olan ise, şimdi içimizden bizim
adımızı kullanan dini olmayan materyalistler, şahsiyet yoksunları, psikolojik
dermansızlar mübarek Alevi ismini kullanıp Alevilik başka bir dindir deme
cesaret ve dengesizliğini göstermektedirler. Ülkemizde ilahiyatlardan birisi
özerk olarak toplumumuza ayrılmalı ve orada her “Dedeyim” diyene mikrofon
verilmemeli, sadece eğitimli, ikrar imanlı yol erlerine görev verilmeli ve
eğitimli kişiler toplumumuza önder ve inanç önderliğine verilmelidir. Alevi
kurumları üzerinde vurdumduymazlık, ölü toprağını serptirenler ve onları bu
hale getirenler utansın. Bülbüle söyleyin dalına konsun bu toplumumuzu böyle
edenler Allah’tan bulsun
KURUMLAR, KİŞİLER HER ŞEKİLDE BÖLÜNECEĞİZ
Almanya’nın almış olduğu kararın Alevileri böleceğini
söyleyen Avukat Teoman Şahin ise, 7Sabah’a şu açıklamalarda bulundu:
“Almanya’nın aldığı bu karar siyasi hamle olarak doğru olanı
yapıyorlar. ama Anadolu için bu tutmaz, zaten onların temel amacı Avrupa’da
yaşayan ve kendisini Alevi kabul edenler içindir....
1- Böylece Avrupa’da yaşayan Müslümanları bölmüş oluyorlar
2-Avrupa’da yaşayan Alevileri Hıristiyanlara karşı
etkisizleştirmiş oluyorlar.
3-AB uyum sürecine ve asimile sürecine bu hamleleri her yönden faydalıdır.
4-Buların Türkiye’deki uzantıları buna karşı çıkamaz, zira
alt yapıda Cem, Semah Saz, Dede kültürü zaten var. yani burada Müslümanız
deyip, bunları yapanlarla orada Müslüman değiliz deyip yapanların pratikleri
aynı.
5-Luvilerin iç çatışması giderek şiddetlenecek. Zaten bu yol
ayrımında tüm Alevilerin tek parça bu kaostan çıkması mümkün değil. Kaçınılmaz
şekilde birkaç kuşak içinde bölüneceğiz...
Kurumlar kişiler her şekilde bölüneceğiz. Çoğunluk izleyici
olarak kalacak. Bu bir başlangıçtır. Radikal bir tavırdır. Elbette onlarda
zorlanacaklar ama bunun bir 100 yıllık hamle olarak düşünüyorlar. Gelecek
nesillerin tarihini biz nasıl yazıyorsak onlar da bu şekilde yazıyorlar.”
“ALİ’SİZ ALEVİLİK NASIL KARŞILIK BULMADIYSA, BU HAMLE DE
KARŞILIK BULMAZ”
Konuyla ilgili gelişmeleri 7Sabah’a değerlendiren Şah Hatayı
Cemevi dernek başkanı Turan Güner, Almanya’nın bu kararı karşılık bulmayacağını
söylüyor:
“Alevilik din değildir. İslam'ın içinde Kur'an'ın hem Batıni
hem Zahirî algılamış on iki imam’a tabi olan fırka-i Naciye İmam Caferi sadık
(as) mezhebine bağlı batıni bir yoldur. İlk önce Almanya’daki bu kazanımı bir
Alevi olarak ilk defa resmi bir statüde Aleviliği kabullenmeleri çok güzel bir
olay, ancak bu din değildir. Alevilik İslam'ın batıni yoludur. 4 ana temeli
olan şeriat, tarikat, marifet ve hakikattir. Şeriat kişinin Allah'a inanması,
Allah'ın emirlerine teslim olması ve onu tanımasıdır. Biz Cem ritüellerine
başlarken ilk Tevhid suresi olan ihlâs’ı okuruz. Sonra Kur'an'ın kalbi olan
Fatiha’yı okuruz. Nur suresi 35-36. Ayetleri okuruz. Kelimeİi Tevhid okuruz.
Kurana bağlı olan bir ekolün sırf ismini şablon olarak kullanıp, bu bir dindir
demek doğru bir şey değildir.”
“ALMANYA’NIN BU KARARININ SEBEBİ TÜRKİYE’DİR”
“Bu karar Alevileri bağlamaz, çünkü Türkiye'deki Alevilik
devlet yetkileri tarafından hala kabullenilemedi. Aleviliği tanımayan bir
yönetim Avrupa'da hangi yasa çıkarsa çıksın veya ne karar verirse versin
Türkiye'de karşılık bulmaz. Avrupa insan hakları mahkemesi Cem evlerinin
ibadethane olduğunu kabul edip karar verdiği halde, birçok sözleşmeye imza atan
Türkiye bu konuda kör, sağır ve dilsiz rolünü oynuyor. Üzülerek söylemeliyim ki
bizim ülkemizde ne Şafiiler, ne Caferiler, ne Bektaşiler, ne de Kızılbaş
Aleviler haklarını alamadı ve alamıyorlar. Türkiye'deki kurumların birçoğu
bunun getirisini veya götürdüklerini hesaplamadıkları için, oradaki çıkan
yasanın Türkiye de karşılık bulacağını zannediyorlar. Ama bu karşılık bulmaz,
nasıl ki Ali'siz Alevilik karşılık bulmadıysa, buda karşılık bulamayacaktır.”
"ALMANYA’dan ALEVİLERE KİRLİ TUZAK"
Almanya'nın kararını değerlendiren Çerkezköy Ehlibet Dergahı
Başkanı Seyyid Sinan Boztepe ise, alınan kararın "Alevilere kurulan sinsi
bir tuzaktır, dedi.
"İslam dininden tamamiyle ayrı, ALLAH Peygamber Kur'an
ve Ehli Beyt'in red edildiği biraz şamanist biraz zerdüşt biraz komünist biraz
sosyalist... herşeyden biraz katılarak oluşturulan ALİSİZ ALEVİLİK'in
labaratuvarı Almanya olmuştur.
Yıllardır Almanya’da hazırlanan ve Alevileri dinsizleştirip
İslama karşı kullanma operasyonu artık gayri resmi olmaktan çıkıp bizzat Alman
Devletinin eliyle resmileştirilmiş ve Alevilik DİN olarak kabul edilmiştir.!!
Tabi bu işte Vatikanın da ciddi katkısı vardır! Diğer Avrupa ülkeleri de bu
projeyi içselleştirmişlerdir.
Yıllardır bunların sinsi planına karşı İslam, Kur'an, Ehli
Beyt diye haykıran bizlerin üzerine; bazen PKK'yı bazen Dhkpc'yi bazen FETÖ'yü
salan Avrupa'daki sözde Alevi görünümlü VATİKAN ajanları, bazen de meseleden
habersiz Alevi halkımızı bizim üzerimize çeşitli akla hayale gelmez iftiralar
ve bühtanlar ile kışkırtmışlardır!! Kimi zaman bunlar sizi Sünnileştirecek,
kimi zaman bunlar sizi Şiileştirecek dediler. Kimi zaman bunlar Diyanetin ajanı,
kimi zaman bunlar İranın ajanı dediler.. Hep üzerimizde bir karabulut
oluşturarak Alevileri bizden uzak tutmaya çalıştılar. Çünkü Aleviler bunlara
kirli emellerini gerçekleştirmek için lazımdı.. IŞİD’i kendi elleriyle kurup
İslam dünyasını kana bulayan Avrupa, bu defada dinsizleştirdiği Alevileri
farklı operasyonlarda kullanmanın hesaplarını yapmıştır.
Önce dernekler halinde kurulan bu dinsizleştirme
labaratuvarları, zamanla federasyon ve konfederasyonara dönüşmüşlerdir. İslam-i
bütün değerlere savaş açan bu yapı maalesef ki ülkemizde de yaşama alanı
bulmuştur! Kimi dernek, kimi vakıf, kimi Cemevi adını kullanıp, Alevilerin
içine bir kanser misali sızmışlardır. Örneğin 15 Temmuz'dan sonra 13 tane
FETÖ'cü dernek kapatılmıştır. Peki ya deşifre olmayanlar nerededir!! Pkk, DHKPC
vs örgütlerin arka bahçesi haline gelenler her geçen gün katlanarak
artmaktadır..
Ben ve benim gibi bir elin sayısı kadar olan Alevi Dedeleri,
yedi başlı ejderhaya dönüşmüş bu illete karşı durmaya devam edeceğiz. Şamanizm,
Zerdüştlük, Komünizm vs'nin içine serpiştirilen tasavvuf hikayeleri ile Alevi
halkımızı aldatmalarına canımız pahasına da olsa izin vermeyeceğiz! Üzerimize
FETÖ'den PKK'ya ne kadar örgütleri varsa salsalar da bunlara geçit
vermeyeceğiz.
Kanımızı dökmeden Aleviliği İSLAM’dan ayıramayacaksınız!!
Aleviler; onlar koparmaya, silmeye, bozmaya çalışsalar da
MÜSLÜMAN’dırlar…"