BM'den Afganistan'da Düzenlenen Terör Saldırısına Kınama

GİRİŞ: 28.05.2022 08:52      GÜNCELLEME: 28.05.2022 08:52
Rasthaber -  Birleşmiş Milletler özel raportörü Richard Bennet, Afganistan'da son dönemde Şii ve Hazara Müslümanlarının katliamlarını kınayarak bu tür saldırıların organize olduğunu ve sonuçlarının da ciddi olacağını duyurdu ve uyarıda bulundu.

Birleşmiş Milletler özel raportörü  Richard Bennet Afganistan ziyaretinin ardından,  Kabil'de düzenlediği basın toplantısında  Şii Müslümanların katliamının insanlığa karşı cinayet olduğunu vurguladı.

IŞİD terör örgütünün, Afganistan'ın Belh eyaletinin merkezinde  Mezar-ı Şerif'te sorumluluğunu üstlendiği son terör saldırılarında onlarca kişi öldü ve yaralandı. İnsan haklarını savunduklarını iddia eden Batılı çevreler ve yönetimlerin sessiz kaldığı ve Afgan halkının katledilmesinin devamını izlediği bir ortamda BM raportörü bu duruma tepki gösterdi. Aslında IŞİD'lilerin Amerika tarafından Suriye ve Irak'tan Afganistan'a nakledilmesi ve terörist ve silahlı grupların güçlenmesi bu katliamların tekrarlanması ve bu durumun ana nedeni olarak görülüyor.

Siyasi meseleler uzmanı bayan Samira Morovveti bu husustaki değerlendirmesinde şöyle diyor: "IŞİD'in yenilgisinden sonra ABD, IŞİD terör örgütü unsurlarını Afganistan'a taşıyarak bu ülkeyi yeni bir huzursuzluk ve şiddet döngüsüne sokmak ve bölgeyi istikrarsızlaştırmak için bu ülkede yeni bir karmaşık durum yaratmaya çalıştı. "

Afganistan içindeki bazı bölgesel siyasi çevrelerden haberler alan kaynaklar, bir yanda Hakkani ve Molla Birader grupları arasında süregelen ihtilafların artması, diğer yanda Taliban üyelerine, güvenlik ve siyasi yetkilere ilaveten mali desteğin verilmemesi ve finans sağlanmamasının, onların ayrılmasına ve diğer terör örgütlerine katılmalarına yol açtığını belirtmektedirler.

IŞİD terör örgütüne yeni üyelerin katılması, terör saldırılarını, özellikle hedefli saldırıları teşvik etmede etkisiz değildir, zira doğal olarak yaşanan kanlı terör saldırılarına ve bombalı eylemlere katılıyorlar. Hakkani grubunun doğrudan Pakistan askeri istihbarat servisinin denetimi altında çalışmaya devam ettiği ve Molla Birader'in Taliban'ı ile ABD arasındaki Doha anlaşmasının uygulanmasını engellediği söyleniyor. Amerika ise Afganistan'ın mal varlıklarına el koymak için bahane arayarak Afganistan'da kanlı şiddeti tırmandırmaya ve  Taliban'a karşı olanları desteklemeye çalışmaktadır.

Pakistan meseleleri uzmanı  Ali Hazai bu konuyu şöyle değerlendiriyor: "Daha az bilinen konulardan biri, Taliban'ın iki dalı, bölümü ve kanadı olan Hakkani ve Molla Birader arasında , özellikle de IŞİD terörist grubunun ayağa kalkmaya çalıştığı ve vaatlerde bulunduğu Nangarhar eyaletlerinde  devam eden ihtilaflardır. IŞİD terör örgütü aldatıcı, şom ve tefrika oluşturan hedefleri çerçevesinde özellikle de bu ihtilaflı bölgelerde huzursuzluk çıkarmak ve ülke genelindeki huzursuzluğu körüklemek istiyor."

 Afganistan halkı ise böyle bir durumda Birleşmiş Milletler'den, en büyük uluslararası barış ve istikrarı desteklemekle görevli olan bir örgüt olarak, barışı tesis etme ve bu konuda ülkelere yardım etme sorumluluğunu yerine getirmesini bekliyor. Bu nedenle, Birleşmiş Milletler, Afganistan'daki kanlı şiddeti sona erdirmek için tüm imkanlarını ve kapasitesini kullanması gerekmektedir. Bunun nedeni, Afganistan'daki terör durumunun güçlenmesiyle bölge güvenliğinin ciddi şekilde tehlikeye gireceği endişesidir. Gerçi BM son yıllarda ve kurulduğundan beri barışa ve istikrara hizmet etmekten ziyade süper güçlerin bir aracı haline geldiğini ve sadece bazı durumlarda görünüşte barışı korumaya çalışmış ve daha çok bu süper güçlerin çıkarları doğrultusunda hareket etmeye çalıştığı, inkar edilemeyen bir gerçektir.

YORUMLAR

REKLAM

İLGİLİ BAŞLIKLAR

REKLAM