1- Fussilet suresi, 37: “Gece ve
gündüz, güneş ve ay, onun ayetlerindendir. Eğer Allah’a ibadet etmek
istiyorsanız, güneşe de Ay’a da secde etmeyin, onları yaratan Allah’a secde
edin.”
2-Necm suresi, 62: “Haydi Allah’a
secde edip O’na kulluk edin.”
3-Secde suresi, 15: “Bizim
ayetlerimize ancak o kimseler inanırlar ki, bunlarla kendilerine öğüt
verildiğinde, büyüklük taslamadan secdeye kapanırlar. Ve Rablerini hamd ile
tespih ederler.”
4-Alak suresi, 19: “Hayır! Ona (yalancı
günahkâra) uyma, Allah’a secde et ve (yalnızca O’na) yaklaş.”
Secde ederken alnın mühüre, avuç
içinin, dizlerin ve ayak başparmakların ucunun zemine iyice temas etmeleri
farzdır.
Yukarıda
belirtilen ayetler okunduğunda veya okuduğunuzda hemen secde yapmak farzdır.
Allah, Hz. Âdem’i (a.s) insanların
atası olarak yarattıktan sonra, bütün meleklere Hz. Âdem’e (a.s) secde
etmelerini buyurdu. Bütün melekler, itaat edip secde ederken, içlerinde İblis,
cin taifesinden olduğu için kibir ve bencilliğini kırıp Hz. Âdem’e (a.s) secde
etmedi. Beklentisi ise Hz. Âdem (a.s) bana secde etmeliydi, Mescud (secde
edilen) ben olmalıydım, düşüncesiydi. Hz. Âdem’e (a.s) secde etmeyince
Allah o İblis’i rahmet gölgesinin altından kovarak uzaklaştırmış ve o günden
bugüne, kibir ve bencilliğinin bedeli olarak “lanetlenmiş şeytan” olarak
bilinmektedir.