Yedioth Ahronoth gazetesi Cumartesi günkü sayısında yayınladığı haberde şunları yazdı: İran’la doğrudan savaşın perde arkasında İsrail, geniş çaplı yıkımlar, evsiz kalmalar, mülklerin kaybı ve bürokrasi arasında kaybolmuş ailelerle acı bir gerçeklik yaşıyor.

Geçtiğimiz Pazar günü, İsrail ile İran arasında ateşkes ilan edilmeden kısa süre önce, Tel Aviv’in kuzeyinde bir bölge füze saldırısına hedef oldu. Yedioth Ahronoth, olayda daireleri ciddi hasar gören üç aileyle konuştu.

28 yıldır o apartmanda yaşayan Fischer Dickson şöyle anlattı: Evimiz ağır hasar aldı, binanın çatısı tamamen çöktü, pencereler yerinden fırladı, duvarlar yıkıldı. Ama bu, savaşın sadece maddi sonucu. Onun dışında başka felaketler de başımıza geldi, en önemlisi de bürokrasi ve resmi işlemlerle uğraşmak.

Henüz eksperin gelmesini bekliyoruz. Ama (Tel Aviv’deki geniş yıkımlar nedeniyle) bize ne zaman gelecekleri konusunda bir tarih bile vermediler. Bize verilen telefon numarasını (emlak vergisi dairesine ait) her aradığımızda, eksperin geliş zamanı hakkında bilgileri olmadığını söylüyorlar. Sadece e-posta ile iletişim kurmamız isteniyor, başka hiçbir yanıt vermiyorlar.

Bu süre zarfında defalarca evimin onarımı ve eşyalarımın yenilenmesi için tazminat talep ettim. Şu anda ailemle birlikte bir otelde kalıyorum. Bize 22 Temmuz’a (17 gün sonra) kadar otelde kalma izni verildiği söylendi. Ondan sonra, eğer bir daire bulamazsam, görünüşe göre Rothschild Meydanı’nda çadır kurup orada yatmak zorunda kalacağız.

Kiralanacak daire var ama önce ilgili kurumların, onarım süresi boyunca kiranın ödeneceğine dair garanti vermesi gerekiyor. Eğer bu garantiyi almazsak, kirayı cepten ödememiz gerekir ki buna gücümüz yetmez.

Mirav Charnashovsky isimli başka bir Siyonist kadın da şunları söyledi: Sirenler çaldığında sığınağa koştuk. Çıktığımızda, yıkımın boyutunu gördük. Kaçarken sadece değerli eşyalarımı alabildim. Evimiz ve tüm eşyalarımız yok olmuştu. O andan itibaren evsiz kaldık, her gün farklı bir akrabamızda kaldık. Şimdi geçici olarak Yafa’daki bir oteldeyiz. Her bir detay için büyük mücadele veriyoruz. Hala eksper gelmedi, tazminat yok, yeniden inşa çalışmaları da başlamadı.

Ailemle oteldeyiz ama hiçbir şey yapamıyoruz. Burada hayat durmuş durumda. Çocuklar için yemek pişirmek imkansız, otelde yemek yapma iznin yok. Günde sadece üç öğün yemek veriyorlar. Eğer birini kaçırırsan aç kalırsın. Kendimi tamamen terk edilmiş hissediyorum, kimse bizimle ilgilenmiyor.

15 yıldır Ramat Aviv mahallesinde yaşayan Daniela Amram ise şöyle anlattı: Olay günü sirenler çalınca sığınağa indik. Sonra büyük bir patlama sesi duyduk ve her yer karanlığa gömüldü. Çıktığımızda hiçbir şey yerinde değildi. Apartmana geldiğimde ağlamaya başladım. Hiçbir şey kalmamıştı. Otelde kalıyoruz ama bize sadece 30 Temmuz’a kadar kalabileceğimiz söylendi. Yıkılmış dairem için hala kira ödemek zorundayım. Nerede yaşayacağımızı bilmiyorum. Mahalledeki herkes ev arıyor, kiralar sürekli yükseliyor ama kiralık daire yok.

Yedioth Ahronoth raporunda şunları vurguluyor: Bu, hikayenin sadece bir kısmı. Birçok kişi tıpkı Charnashovsky gibi işini de kaybetti. O, evinden online pilates dersleri vererek geçimini sağlıyordu. Şimdi artık ekipmanı da evi de işi de yok, her şeyini kaybetti. O şunları söyledi: Ev eşyalarının yaklaşık %50’si sağlam kaldı ama depolayacak yer yok. Şu anda küçük bir odada kalıyorum, gerçek anlamda hiçbir özel alanım yok. Her şey geçici, tüm eşyalar üst üste istiflenmiş durumda.

Aharonot ayrıca şunları belirtti: en iyi durumda, ilgili kurumların İran füzelerinden zarar görenlerin mobilyalarını ayrı ayrı listelemelerini ve satın alma maliyetlerini beyan etmelerini talep ettiğini bildirdi. Üç çocuğuyla bir otel odasında yaşayan ve tüm zamanını emlak acenteleri arasında yaşayacak bir yer bulmaya çalışarak geçiren biri, evinin içindekileri listelemek ve bunları piyasa fiyatlarına göre güncel oranda fiyatlandırmak için nasıl yeterli zamana sahip olabilir?

Zarar görenlerin çoğu kişi başına 500 şekel geçim yardımı aldı. Chirnishevsky şunları söyledi: Eve çok para harcadık ve şimdi, en iyi durumda, ilgili kurumlar bize bunun üçte birini verecek.

Güncellenen zayiat rakamlarına göre (İsrail medya kuruluşlarının yayınlamasına izin verilen kısmı), Emlak Vergisi İdaresi'nin tazminat fonuna 12 günlük savaş için 50.000 tazminat talebi sunulurken, 7 Ekim 2023'ten İran ile savaşın başladığı 13 Haziran 2025'e kadar Gazze savaşının 19 ayı boyunca toplam 75.000 tazminat talebi sunuldu.

Yetkililere göre, İsrail'e çok kısa bir sürede verilen tüm bu zarar benzeri görülmemiş bir durum ve bunun işlenmesindeki gecikmeler doğal.

Bunun aksine, Siyonist rejimin Kanal 12 televizyonu, Perşembe akşamı yayınlanan ana haber bölümünde, bir dizi Siyonistin İran füze saldırıları sırasında İsrail'de hüküm süren kaotik ve karışık koşullardan yararlanarak, evleri hasar görmediği halde komşularının yanında otellerde konakladıklarını bildirdi.

Raporda, bu kişilerin arasına gizli bir kamerayla girilebildiği ve komşularının evlerindeki hasar nedeniyle bir otelde konakladıklarını öğrendikten sonra, otelde hayatı deneyimlemek için oraya gittikleri ve ücretsiz bir oda aldıkları belirtiliyor.

Bu olay özellikle Tel Aviv çevresindeki Bnei Brak kentinde açıkça görüldü. Öyle ki, bu bölgeye sadece bir İran füzesi isabet etmiş olmasına rağmen, yerleştirilen kişilerin sayısı ilk gün 1139 iken, üçüncü gün 2000’i aştı. Daha sonra anlaşıldı ki bazı Siyonistler, durumu kötüye kullanıp otellerde bedava yaşamayı tecrübe ediyorlardı.

Bu İbranice yayın yapan medyanın muhabiri şöyle devam etti: Bu bilgileri iç cephe komutanlığına, İçişleri ve Turizm Bakanlıklarına, hatta Acil Durumlar İdaresine ulaştırmaya çalıştık, ancak onlar sorumluluk almaktan kaçındı ve bu kişilerin geçici barınmasının yerel kurumların görevi olduğunu, kendileriyle bir ilgisi olmadığını açıkladılar/tesnim