Mossad Ajanı Bir Babanın Çocuğu: Patolojik Yalancılar

GİRİŞ: 28.06.2025 11:08      GÜNCELLEME: 28.06.2025 11:08
Rasthaber -   Mossad Ajanı bir babanın gazeteci çocuğu olan Haaretz gazetesi yazarı Roger Alfer, ABD Başkanı Donald Trump ile İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'yu yerden yere vurdu.

Makaleyi yazan Rogel Alfer. İsrailli bir yayıncı, televizyon eleştirmeni, yazar ve müzisyen. Şu anda "Haaretz" gazetesinde yazıyor. İlginç bir geçmişi var. Alfer, Mossad ajanı Yossi Alfer'in oğlu.

Kendisi de İstihbarat Kolordusu'nda görev yaptı ve daha sonra Tel Aviv Üniversitesi'nde felsefe alanında lisans derecesi aldı. 1992 yılından bu yana İsrail basınında. Son zamanlarda muhalif yazıları ile dikkat çekiyor.

Play Video

SIRADAN BİR AJAN DEĞİL

Baba sıradan bir Mossad ajanı değil. İsrail politikasının da içinde yerini almış bir isim. Camp David Konferansı sırasında İsrail Başbakanı Ehud Barak'a özel danışmanlık yaptı ve Barış ve Güvenlik Konseyi yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptı . Laik liberal Shinoui Partisi’nde görev aldı.

TÜRKİYE AYRINTISI

Bir çok gazetede makaleler yazdı. Yanı sıra kitaplarında edindiği siyasi ve istihbari bilgilerine yer verdi. İsrail'in ilk yıllarındaki merkezi güvenlik kavramlarından biri olan "çevre" kavramını belgelediği ve analiz ettiği "Yalnız Bir Devlet" adlı kitabı Türkiye’yi de ilgilendiriyordu.

Bu kavram, o yıllarda diğer bölgesel güçlerle ve ek müttefiklerle ilişkiler geliştirerek Arap düşmanlığını dizginlemeyi amaçlıyordu. Çevre, üç ortak çemberini içeriyordu İlk çemberde: çatışan ülkelerle sınır komşusu olan Arap olmayan ve Müslüman olmayan ülkeler. İkinci çemberde: çatışan ülkelerde yaşayan Arap olmayan ve Müslüman olmayan etnik gruplar ve halklar. Üçüncü çemberde: yerel veya bölgesel koşullar ışığında İsrail ile bağ arayan Orta Doğu'nun uçlarındaki Arap ülkeleri. "Çevre" kavramının en büyük başarısı, İran ve Türkiye ile stratejik ve istihbarat ittifakının oluşturulmasıydı.

PATOLOJİK İKİ YALANCI

Alfer Haaretz’te çıkan yazısında “Patolojik yalancı ikili Trump ve Netanyahu” diyor. İran’ da nükleer tesislerin tamamen yok edildiğinin yalan olduğunu ifade ediyor; “İsrail'dekiler de dahil olmak üzere dünyanın dört bir yanındaki uzmanlar bunun doğru olmadığını söylüyor.

Onlara göre, İranlıların saklanma yerlerine 400 kilogramdan fazla zenginleştirilmiş uranyum sokmuş olmaları muhtemel, bu da çok kolay bir şekilde taşınabilir ve depolanabilir, ayrıca kısa sürede bombalar için parçalanabilir malzemenin zenginleştirilmesine olanak tanıyan sınırlı sayıda santrifüj (birkaç düzineden fazlasına ihtiyaç duyulmaz) var. Bunun için Natanz, Fordow ve Isfahan'a ihtiyacınız yok. Muazzam boyutlardaki bir ülkenin her tarafına dağılmış birkaç gizli, minik yerle idare edebilirsiniz”.

NÜKLEER TEHDİT

Yazar “Amaç İran'ın nükleer ve füze tehdidini ortadan kaldırmak olduğu düşünüldüğünde, İsrail iç cephesindeki tüm acıların - ölüler, yaralılar, evsiz kalan aileler, yıkıntıların gözleri, kaygı ve travmadan etkilenenler, yetiştirdiği haraççıların serveti ve yarattığı ekonomik kriz - boşuna olduğu anlaşılıyor” diye yazıyor. Bu yalanın ortasında “zaferin sahte anlatısı” dediği üç unsurdan bahsediyor; Hava Kuvvetleri ve Mossad'a tapınma ve ulusal kendini beğenme - medyaya hakim olması.

İKİSİ DE AYNI KAFADA; İRAN VE İSRAİL

Trump’ın "uzun süredir çok sert bir şekilde savaşan ve ne yaptıkları hakkında hiçbir fikirleri olmayan iki ülkeyle uğraşıyoruz" derken ne demek istedi?’ diye soruyor yazar. Cevabını kendi veriyor İsrail tarafı olarak; “Rejim tarafından, hayatta kalmak için yok edilmesi gereken varoluşsal düşmanlara karşı sonsuz bir lanet savaşı sürdürmek uğruna ulusal kimlikleri harekete geçirilenler. Trump'ın İsrail'de teşhis ettiği zihniyet bu. Kötü muhakeme üreten bir zihniyet.”

AKLINI KAÇIRMIŞTI

“Netanyahu, kırılgan ateşkesi bozmak için elliden fazla İsrail uçağının gönderilmesini emrederken kimi veya neyi düşünüyordu? Trump'a göre düşünmüyordu. Trump'a göre, tamamen aklını kaçırmıştı” diye yazıyor yazar.

İSRAİL’ İN AKLI BÖYLE ÇALIŞIYOR

Yazar yazısının sonunda tüm ”körlüğün” sadece Netanyahu ile sınırlı olmadığı görüşünde; “ Ama sadece Netanyahu değil. İsrail bir bütün olarak bir savaş devletidir, bir savaş hükümeti tarafından yönetilen bir devlet değildir”…” Alternatif bir vizyonu yoktur” diye devam eden Roger Alfer, İsrail’ in en çok izlenen kanalı Keshet 12’ de askeri ve güvenlik işleri masasının başında görev yapan İsrailli gazeteci Nir Davari’nin sözlerine atıfta bulunuyor...”Rahatlıkla, İsrail'in İran'a karşı ilk turu kazandığını, ama gelecekte çok daha fazlası olacak. Neden? Çünkü sonsuza kadar sürecek." yorumunu yaptı.

Sina Koloğlu

Odatv

 

YORUMLAR

REKLAM

İLGİLİ BAŞLIKLAR

REKLAM