İngiltere Başbakanı Keir Starmer, pazartesi günü ‘Stratejik
Savunma Gözden Geçirme’ planını duyurdu. Londra’nın büyük çaplı bir yeniden
silahlanma kampanyasıyla savaş hazırlığına yöneldiğini söyledi. “Savaşma
yetkinliğine geçiyoruz.” diyen Starmer, “Savunma politikamız her zaman ‘Önce
NATO’ ilkesine dayanacaktır.” ifadesini kullandı. Ülkenin önümüzdeki on yıllara
yönelik “en güçlü ittifaklara ve en gelişmiş kabiliyetlere” sahip olacağını
iddia eden İngiliz lider, ülkesini “savaşmaya hazır, zırhla kuşanmış bir ulus”
haline getireceğini ileri sürdü.
Dün de İngiltere, 2030’ların sonuna kadar hizmete girmesi
planlanan 12 yeni nükleer denizaltı inşa edeceğini açıkladı. Proje, ulusal
güvenliği güçlendirmeyi amaçlayan on yıllık stratejik savunma incelemesinin bir
parçası olarak duyuruldu.
Birleşik Krallık Hükûmeti, kendi “büyük projeler ajansının”
denizaltılara güç sağlamak için gereken nükleer reaktör çekirdeklerini inşa
etme planının "başarılamaz" olduğunu söylemesine rağmen, 12 AUKUS
sınıfı denizaltıdan ilkini 2030'ların sonunda programa uygun olarak suya
indireceğini açıkladı.
Kararın, küresel tehditlerin arttığı bir dönemde ulusal
savunmayı güçlendirmeyi hedeflediği bildirildi. Özellikle Rusya kaynaklı
tehditlerin etkili olduğu kaydedildi.
Birleşik Krallık Hükûmeti’nin, ulusal nükleer savaş başlığı
programına 15 milyar sterlin (yaklaşık 19 milyar dolar) yatırım yapacağı ve
savunma sanayii altyapısını genişleteceği de belirtildi. Bu çerçevede Barrow-in-Furness
(Cumbria) ve Derby’deki tesisler modernize edilecek. Berkshire’daki
Aldermaston’daki harp başlığı geliştirme merkezi de yenilenecek.
Savunma Bakanı John Healey daha önce yaptığı açıklamada,
savunma harcamalarının GSYİH’nin yüzde 3’üne çıkarılmasını hedeflediklerini
ancak mevcut durumda bu hedefi “bir istek” olarak değerlendirdiklerini
belirtmişti. Mali kısıtlamalar nedeniyle bu hedefin ertelendiği bildirildi.
Birleşik Krallık Hükûmeti’nin ayrıca, altı mühimmat üretim
tesisine 1,5 milyar sterlin (yaklaşık 1,9 milyar dolar), 2029’a kadar askeri
konutların onarımına 1,5 milyar sterlin ve bilgi aktarım teknolojilerine 1
milyar sterlin (1,3 milyar dolar) ayırması değerlendiriliyor. Bu planın,
Birleşik Krallık’ın savunma kapasitesini artırmayı ve savunma sanayii başta
olmak üzere birçok sektörde istihdam büyümesini teşvik etmeyi hedeflediği
belirtildi.
Birleşik Krallık'ın ilk AUKUS denizaltısını zamanında ve
bütçeye uygun olarak tasarlama ve inşa etme kapasitesinin Avustralya için
kritik önem taşıdığı söyleniyor. İngiltere'nin tasarımına dayanan Avustralya
yapımı ilk AUKUS nükleer denizaltısı daha sonra Adelaide'de inşa edilecek ve
2040'ların başında teslim edilmesi bekleniyor. Yeni denizaltıların, hâlihazırda
görev yapan yedi adet konvansiyonel silahlarla donatılmış Astute sınıfı
denizaltının yerini alması planlanıyor. Avustralya'ya 2050'lerin ortasına kadar
368 milyar dolara mal olacağı tahmin edilmekte. Avustralya, hem ABD'nin hem de
Birleşik Krallık'ın sanayi üslerine önemli sübvansiyonlar sağlamakta. ABD'ye
taahhüt ettiği 4.7 milyar dolarının ilk taksiti olan 798 milyon doları ödedi.
İngiltere'ye ise 4.6 milyar Avustralya doları ödeyecek.
Yeni platformların, Birleşik Krallık’ın ABD ve Avustralya
ile yürüttüğü üçlü güvenlik anlaşması AUKUS’a da katkı sağlayacağı açıklandı.
AUKUS kapsamında 20’ye kadar nükleer denizaltının ortak sahipliği hedefleniyor.
Fakat ABD donanmasının halihazırda denizaltı açığı olduğu ve
bunun önümüzdeki yıllarda daha da kötüleşmesinin beklendiği ve Amerika'daki
tersanelerin Virginia sınıfı yeni denizaltıların inşasında üç yıla kadar
geciktiği ortaya çıktı.
ABD Kongresi Bütçe Ofisi'nin yakın tarihli bir raporuna göre
Amerika'nın denizaltı endüstrisi yılda 1.2 Virginia sınıfı gemi inşa ediyor. Bu
rakam ABD'nin kendi ihtiyaçlarını karşılaması ve Avustralya'ya olan taahhüdünü
yerine getirmesi için gereken 2.3'ün oldukça altında.
Eski bir denizaltıcı olan eski Güney Avustralya Senatörü Rex
Patrick, Birleşik Krallık'ın gemi inşa programını "ulaşılamaz
denizaltılara ulaşılamaz reaktörler" yerleştirmeye çalışan bir
"küme-fiyasko endüstrisi" olarak tanımladı.
Patrick, "Westminster, Canberra ya da Kongre gibi
yerlerden 'işte bunu yapıyoruz' diye duyurular alıyoruz. Ancak ne yazık ki, bu
çağrıları yapan politikacılar, belirledikleri hedefe ulaşmanın karmaşıklığını
ve zorluklarını anlamıyorlar." ifadelerini kullandı.
Patrick, ABD ve İngiltere'nin "AUKUS’u siyasi düzeyde
benimsediklerini ancak çalışma düzeyinde bunu başaramadıklarını" söyledi.
Eski Senatör, ABD'nin önümüzdeki on yılın başlarında Avustralya'ya Virginia
sınıfı denizaltı satmasının pek olası olmadığını söyledi/aydınlık