İran Dışişleri Bakanlığı Hukuki İşler ve Uluslararası
İşlerden Sorumlu Başkan Yardımcısı Kazım Garibabadi, UAEA’nın raporuyla ilgili
olarak şunları söyledi: İran İslam Cumhuriyeti bugün Nükleer Silahların
Yayılmasının Önlenmesi Anlaşması'nın bir üyesidir ve bu üyeliğin bir sonucu
olarak, Koruma Anlaşması çerçevesinde yükümlülükleri bulunmaktadır. Yükümlülüklerimizi
iyi bir şekilde yerine getirdik. Ajansın ne yazık ki teknik ve yasal bir ajans
olmadığını vurgulamalıyım. Teknik olması gerektiği halde, siyasi yaklaşımlar bu
örgütü tamamen şekillendirmiştir.
İki örnek vereceğim. Siyonist rejim, kitle imha
silahsızlanma anlaşmalarının hiçbirine üye değildir. Nükleer silahlar da dahil
olmak üzere kitle imha silahlarına sahiptir ve komşularını tehdit ve ihlal
ediyor.
Nükleer programımızda hiçbir belirsizlik yok, ancak Genel Müdür, yine 25 yıl öncesine ait iki iddiayı kapsayan bir rapor sundu. Birkaç yıl öncesine değil, 25 yıl öncesine ait.
Özellikle İran'a karşı siyasi eylemlerin arkasında olan ülkelere, UAEA’ya ciddi uyarılarda bulunduk. Eğer önümüzdeki hafta Yönetim Kurulu'nda belirli bir eylemde bulunurlarsa, İran nükleer faaliyetleri ve Ajansın erişimi alanında kesinlikle gerekli kararları alacaktır. Bu ülkenin hakkıdır. Davranışlarımızı ve politikalarımızı onların davranışlarına göre ayarlayacağız.
Tesnim haber ajansının haberine göre, Garibabadi, Batı'nın
İran'ın dosyasını Güvenlik Konseyi'ne taşıması olasılığına ilişkin olarak, buna
ihtimal vermediğini belirtti ve şöyle devam etti: Bu ülkelerin ciddi bir yıkıcı
eylemde bulunup bu ciddi konuyu Güvenlik Konseyi'ne taşımak isteyeceklerini
öngörmüyorum. Zira daha önce bu tip bir durumda İran'ın tepkisinin doğal olarak
çok daha ciddi ve belirleyici olacağını söyledik ve bunu biliyorlar.