Terör örgütü Heyet Tahrir Şam (HTŞ)’ın Suriye’nin Halep
kentine saldırmasının ardından Türkiye’deki ağırlık noktalarından yapılan ‘iç
dinamik’ açıklamaları doğrudan örgüt eliyle boşa düşürüldü. ABD, İsrail,
Ukrayna desteğiyle saldırı başlatan ve Suriye-Rusya-İran güçlerinin direnişi
dışında bir engelle karşılaşmayan örgüt, kendilerine destek veren ülkelere
teşekkür bildirisi yayınladı.
Halep’e saldırıların başlaması üzerine Türkiye’den gelen
açıklamalarda, bunun ‘Suriye’nin muhalefetle uzlaşmaması’nın sonucu olduğu
savunuldu ve ‘iç dinamiklerin’ harekete geçtiği değerlendirmesi yer aldı.
HTŞ’nin 4 Aralık tarihli bildirisinde ise “Suriye'de yaşanan
son gelişmelerle birlikte birçok bölgesel ve uluslararası ülke ve sivil toplum
kuruluşu ile iletişim kurarak yaşananların gerçekliğini anlatmaya başladık.”
denildi.
BİLDİRİNİN SONUNDAKİ AYRINTI
Terör örgütü saldırılarının amacını “Suriye halkının kendini
savunma ve zorla yerinden edildikleri topraklarını geri alma hakkı ve halkın
şehir ve kasabalarına güvenli bir şekilde geri dönmelerinin kolaylaştırılması”
olarak niteledi. Suriye Ordusu’nun bu bölgelere yaptığı operasyonlara bir yanıt
olduğu ifade edildi.
Bildirinin bu kısmı ve sonrası, sürecin değerlendirilmesi
konusunda Türkiye’den yapılan açıklamalarla paralellik gösterse de peş peşe
sıralanan 6 benzer maddenin ardından şu cümle gerçeği açık etti:
“Sonuç olarak, Suriye halkının herkesin adalet ve güvenlik
içinde yaşayabileceği özgür ve onurlu bir ülke kurma umut ve hedeflerini
gerçekleştirmesine destek veren tüm ülke ve taraflara teşekkür ederiz.”
SURİYE’DEKİ CEPHELEŞME
Aydınlık’ın ilk günden bu yana yayınlarını takip edenler
için söz konusu ülkelerin kim olduğunu anlamak zor değil. Suriye sahasında
bugünkü cepheleşmeye günlerdir birinci sayfamızda zihinlere kazıyoruz.
“Batı Asya Cephesinde” Suriye, Rusya, İran, Filistin, Irak,
Lübnan, Yemen, Çin yer alırken, saldırının arkasındaki “ABD-İsrail Cephesinde”
ABD, İsrail, HTŞ, PKK/PYD, Yunanistan, Güney Kıbrıs, Ukrayna ve AB bulunuyor.
ABD MEMNUN İSRAİL SİLAH YIĞIYOR
Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, 2
Aralık’ta yaptığı açıklamada HTŞ’nin Beşar Esad hükümetini sıkıştırmasından
“yakınmayacaklarını” vurguladı.
Aylardır, Ukrayna’nın Çeçen teröristlerin serbest
bırakılması için HTŞ ile yaptığı işbirliği malum. Bunun karşılığında askeri
ekipmanın yanında Ukraynalı askerlerden oluşan bir tim de gönderildi.
‘DIŞ DESTEK YOK’ SAVUNMASI
- Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, 2 Aralık’ta İranlı mevkidaşı
Abbas Erakçi ile ile yaptığı basın açıklamasında “Suriye'deki olayları herhangi
bir dış müdahale ile açıklamaya çalışmak bu aşamada yanlış olacaktır. Bu,
Suriye ile ilgili gerçekleri anlamak istemeyenlerin sığındığı bir sığınaktır,
hatadır. Muhalefetin meşru taleplerinin göz ardı edilmesi ve rejimin siyasi
sürece samimi biçimde dahil olmaması bir hataydı.
"Son olarak sivillere yönelik kapsamlı saldırılar
gerçekleştirilmesi iç savaşı yeniden alevlendirdi. Biz bu konulardaki
uyarılarımızı ilgili tüm taraflara defalarca yapmıştık. Son gelişmeler Şam'ın
kendi halkıyla ve meşru muhalefetle uzlaşı sağlaması gerektiğini bir kez daha
gösteriyor.” dedi.
- İstihbarat kaynakları tarafından geçen perşembe yapılan
bilgilendirmede, teröristlerin saldırısı ‘içerideki muhaliflerin tepkisi’ gibi
aktarıldı:
“Yaşanan bu saldırılar üzerine, Suriyeli muhalif gruplar
atışların geldiği bölgelere yönelik Halep istikametinde sınırlı bir operasyon
başlatmıştır. Muhalif grupların başta sınırlı olarak planladığı bu operasyon,
rejim unsurlarının bulundukları bölgelerden kaçmaya başlamaları ile genişlemeye
yol açmıştır.”
- Millî Savunma Bakanlığı dün yaptığı haftalık bilgilendirme
toplantısında “Suriye’nin iç dinamiklerinden kaynaklanan sorunlardır.” tarifi
yaptı/aydınlık