İmam Hamanei bu görüşmede, gönüllü yardım
görevlilerini insanî vasıfların ve insan sevgisinin simgesi olarak
değerlendirdi ve İran milletinin fedakârlık ve insan sevgisi ruhunun
sürdürülmesi gerektiğini vurgulayarak şu ifadelerde bulundu:
“Bu ruhun tam karşıtı, Gazze’deki Siyonist rejimin
işlediği cinayetler ve vahşetler ile Batı’nın buna verdiği destektir. Bu kan
dökücülüğe ve batıl cepheye karşı durmak, herkesin görevidir.”
Kongre komitesinin şehit gönüllülerle ilgili kitap, film ve
bilgisayar oyunları gibi üretimlere dair sunduğu rapora değinen Rehber şöyle
dedi:
“Bu tür güzel ve ilgi uyandıran eserlerin sadece üretilmiş
olması yeterli değildir; bu üretimlerin en az 20 milyon kişiye ulaşmasını
sağlamalısınız.”
İslam İnkılabı Rehberi, motivasyonu yüksek ve yaratıcı
gençlerin sanayi, siyaset, imar, edebiyat ve sanat gibi çeşitli alanlara
girişini, mevcut ilerlemelerin kaynağı olarak nitelendirdi ve şöyle ekledi:
“Azimli ve motive gençlerimiz varken, ülkede
başarılması imkânsız hiçbir iş yoktur.”
İmam Hamanei şöyle dedi:
“Gönüllü yardım görevlileri, kurşun yağmuru altında yalnızca
başkalarını kurtarmayı düşünürlerdi, kendilerini korumayı değil. Onlardaki
olağanüstü fedakârlık ruhu o kadar yüksekti ki, bazen yaralı düşman esirlere
bile yardım ederlerdi. Bu davranış, insanlıktan uzak yabancı dünyaya tamamen
zıttır.”
İslam İnkılabı Rehberi, savunma savaşı döneminde cephe
hatlarına yakın sahra hastanelerinde doktor ve hemşirelerin gösterdiği
fedakârlıkların ancak sanatın diliyle tarif edilebileceğini belirterek, İran
milletinin büyük işlerinin dünya kamuoyuna tanıtılmasındaki eksiklikleri eleştirdi.
Şunları da ekledi:
“Tarihi ve kahramanı olmayan bazı ülkeler, sahte
kahramanlarını yoğun propagandalarla tanıtırken, biz gerçek
kahramanlarımızı tanıtmalı ve onları halk kültürüne dönüştürmeliyiz.
Böylece anlaşılır ki yardım ve destek, İslamî ve insanî bir görevdir ve
tüm nesillerde sürekli devam etmelidir.”
İslam İnkılabı Rehberi, fedakârlık ve yardımlaşma ruhunun
tam zıddının, Siyonist canilerin ambulanslara saldırması, hastaneleri
bombalaması ve savunmasız hasta ve çocukları katletmesi olduğunu belirtti
ve şöyle dedi:
“Bugün dünya, bu insan suretli hayvanların elindedir ve
İslami Cumhuriyet, bu vahşiliklere ve kan dökücülüklere karşı durmayı görev
bilmektedir.”
İmam Hamanei, sivil halka yönelik suçlara karşı çıkmanın
herkesin görevi olduğunu vurguladı ve ekledi:
“Bu görev duygusudur ki harekete geçmeyi ve gönüllerde umut
ışığının yanık kalmasını sağlar. Elbette bu da Batılı düşmanları, İslami
Cumhuriyetle karşı karşıya getirmiştir. Zira biz onların vahşetine itiraz
etmesek, bizimle düşmanlık yapmazlardı.”
İslam İnkılabı Rehberi, Batılı zorba güçlerin asıl
sorununun, İslami Cumhuriyet’in batıl medeniyetlerini reddetmesi olduğunu
söyledi ve şu ifadelerde bulundu:
“Batıl olan şey yok olmaya ve ortadan kalkmaya mahkûmdur.
Ancak bunun gerçekleşmesi için eylem ve direniş gereklidir. Eylemsizlikten,
kaçıştan, sahte gülümsemelerden ve batılı övücü tavırlardan kaçınılmalıdır;
zira bunlar batılın ilerlemesine neden olur.”