İmam Hamanei: Siyonist Rejime Vurulan Her Darbe İnsanlığa Hizmettir

GİRİŞ: 04.10.2024 11:45      GÜNCELLEME: 04.10.2024 11:45

Rasthaber -  İslam İnkılabı Rehberi İmam Hamanei, başkent Tahran’da Şehit Seyyid Hasan Nasrallah ve aralarında Şehit General Nilfuruşan’ın da bulunduğu yoldaşlarını anma töreninde Cuma hutbesinde konuştu.

İmam Hamanei’nin konuşmasının önemli başlıkları şöyle:

-Bütün kardeşlerimi takvaya davet ediyorum.

-Söylemlerimizde ve eylemlerimizde ilahi sınırları aşmamalıyız

-Okunan ayette, müminlerin birbirleriyle olan bağlılıkları açıklanmıştır. Kur’an’da bu konuda velayet konusu çerçevesinde işlenir.

-Bu ayette de vahdet, ilahi rahmetin çeşmesi olarak nitelendirilmiştir.

-Eğer siz müminler tek yürek olursanız Allah’ın rahmetine mazhar olursunuz

-Ayet “Allah aziz ve hakimdir” şeklinde bitmektedir. İlahi rahmet bu konuda özellikle Allah’ın izzet ve hikmetiyle aynı orantılı diyebiliriz.

-Eğer Müslümanlar birlik ve beraberlik içinde olursa ilahi hikmet onlarla beraber olacaktır ve bu hikmetten sınırsız şekilde faydalanabilirler.

-Burada velayetin anlamı, bağlılık, birlik ve Müslümanların arasındaki ilişkidir.

-Kuran’ın mantık ve siyaseti şudur; Müslümanlar birlik ve beraberlik içinde olmalıdır, eğer bunu sağlarsanız, Allah’ın izzeti sizinle olacak, tüm engelleri aşacak, tüm düşmanlara karşı muzffer olacaksınız.

-İslam düşmanları ve müstekbirlerin siyaseti ve felsefesi de tefrikadır, böl ve yönettir. Bunu birçok ülkede uygulamaya koydular ve hala da devam etmekteler. Bu şekilde Müslümanların umutsuzluğa düşmesini istiyorlar.

-Bugün İslam ümmeti düşmanın oyununa galip gelebilir. İran’ın düşmanı Filistin’in Lübnan’ın, Irak’ın, Mısır’ın, Suriye’nin, Yemen’in düşmanıyla aynıdır.

-Düşman birdir. Yöntemleri ülkelere göre değişebilir. Bazı yerlerde ekonomik savaş yürütür, bazı yerlerde siyasi savaş yürütür, bazı yerde gülerek bazı yerlerde silahla bir savaş yürütür. Ama komuta aldıkları yer aynıdır.

-Eğer bu siyasetleri başarılı olursa başka ülkeye yönelirler. Halklar buna izin vermemelidir

-Eğer düşmanın felç edici kuşatması altında kalmak istenmiyorsa uyanık olunmalıdır.

-İslam ümmeti maalesef bu hakikatten uzun yıllar gaflet etmiştir. Ama artık uyanık olmalıyız.

-İkinci bir konu da savunma konusundadır. Bizim savunma hususunda uluslararası hukuk konusundaki konumumuz bellidir ve her ülke kendi ülkesini düşman karşısında korumakla yükümlüdür.

-Bu sözün anlamı şudur; Filistin halkı haklıdır. Düşman onun evini arazisini toprağını işgal etmiştir. Bunu unutmamalıyız. Filistin kimdir, Filistin kimindir. Bu işgalciler nereden geldi. Filistin halkı onların karşısında durma hakkına sahiptir. Hiçbir ülke onlara karşı durma hakkına sahip değildir. Kimse onlara niye İsrail’e karşı duruyorsunuz diyemez. Aksine destek olmalıdır.

-Kimse Lübnan’a, Hizbullah’a itiraz edemez. Onları kınayamaz. Çünkü bu onların vazifesiydi. Bu direniş insani ahlaki ve yasal olarak meşrudur.

-Aksa Tufanı kanuni ve uluslararası olarak yasal bir operasyondu.

-Birkaç gün önce ordumuzun yaptığı saldırı da bu şekildeydi ve yasaldı.

-Bizim bu saldırımız Siyonist rejimin yaptıklarına karşı en asgari cezaydı. İran İslam Cumhuriyeti bu azgın köpek İsrail karşısında ne yapılması gerekiyorsa yapacaktır.

-Bizler bu vazifemizi yapmak için ne bekler ne de acele ederiz. Bu cümleye dikkat edin. Mantıklı olan ne ise onu yaparız.

-İkinci hutbemde özellikle Lübnan ve Gazze halkı için konuşacağım. Bu nedenle bu kısmı, Arapça olacak.

İmam Hamanei'nin İkinci Hutbesi

-Allah’ın selamı, azizim, iftiharım olan, İslam aleminin sevilen şahsiyeti, bölge ülkelerinin sesi olan Seyyid Hasan Nasrallah’ın üzerine olsun.

-Onu Cuma namazında anmak istedim.

-Bu hitaplarım İslam ümmetinin tamamınadır ama bu özel olarak Lübnan ve Filistin içindir.

- Hepimiz yas ve kederdeyiz, Seyyid Hasan Nasrallah’ın kaybı bizim için çok büyük bir kayıptı. Onun şehadeti bizim için bir felaket olmuştur. Ama bunun manası umutsuzluğa düşmemiz anlamında değildir. Ona olan yas ve matemimiz İmam Hüseyin’e (a.s) olan matemimiz gibidir, bu yas ve matem bize hayat verir bizi ileriye götürür.

-Seyyid Hasan Nasrallah’ın cismi aramızdan ayrıldı ama ruhu ve sesi hep bizimle olacak.

-O direnişin, düşmanların karşısındaki kılıcıydı.

-O mazlumların sesiydi.

-Hepimiz onun yüce şahsiyetinin sadece Lübnan’la sınırlı olmadığını biliyoruz.

-Onun şehadeti bu etkinin en olduğunu daha iyi gösterecektir.

-Ey vefalı Lübnan halkı, o hayatta size yol gösterdi. Onu kaybetmek sizi umutsuzluğa düşürmesin. O da Seyyid Abbas Musevi ve Musa Sadr gibiydi. Onun gidişi sizi umutsuzluğa düşürmesin. Güçlerinizi birleştirin, birlik olun. Zalim düşmanın karşısında durun, ona saldırın, korkmayın.

- Düşman bugün direnişe vurduğu darbelerin etkili olmadığını görünce, aklınca kendisine zafer görüntüleri yaratmak istedi. Bunu da sivilleri ve mazlumları öldürmekle yapmaya çalıştı. Ama sonuç ne oldu, sonuç halkın onlara olan öfkesini arttırdı ve şimdi bu vahşi kurdun boğazına yapışmıştır. Direniş cephesinin dayanışması Siyonist rejimi bu dünyadan silecektir.

-Ey kalpleri hüzünle dolan kardeşlerim, kalpler Allah’ın zikriyle sakinleşir.

-Kardeşim Seyyid Hasan Nasrallah, 30 yıl direnişe ev Hizbullah’a hizmet edip onu güçlendirdi. Öyle ki bu duruş düşmanları sinirlendirdi. Seyyid ile Hizbullah adım adım mantıkla ilerledi ve düşmanlar karşısında çeşitli alanlarda güçlendi. Bu da Siyonist düşmanı kahrediyor.

-Hizbullah tertemiz bir ağaç gibidir. Onların hareketi Lübnan tarihinde eşi benzeri görülmemiş bir hareket meydana getirdi.

-Seyyid Hasan ve hareketi, Filistin ve halkına destekle ve Siyonist rejime vurduklarıyla darbeyle görevlerini yaptılar.

-ABD ve Siyonist İsrail’e destek veren uşakları, bölge halkının zenginliklerini çalmakta, onlara zulmetmektedir.

-ABD’nin siyaseti, bölge ülkelerinin zenginliklerini çalıp sonra tekrar onlara satmaktır. ABD’nin İsrail’e verdiği destek bunun içindir. Dolayısıyla bugün kim onların karsında duruyorsa İslam ümmetine hizmet ediyor demektir.

-Şunu bilin ki, Siyonistler Kur’an’da bahsedilen ağaç gibidir, kökü yoktur ve ortadan kalkacaktır. Zorla ayakta durmaktadır, ABD’nin yardımıyla ayakta kalmıştır ama devrilecektir.

-Bunun en açık kanıtı, milyonlarca dolar harcamasına rağmen 1 yıldırı Gazze’de 1 avuç savaşçıya karşı savaşta hiçbir şey elde edememesidir. Onların yapabildiği tek şey okul yıkmak, köprü yıkmak, sivilleri öldürmektir.

-Siyonistler bugün Hizbullah ve Hamas’a galip gelemeyeceklerini anladılar.

-Ey direnen kardeşlerimiz, ey savaşçılar, ey sabırlı ve vefalı halk, bu dökülen kanlar asla sizin direnişinizi sarsamaz, bu kanlar sizin sabır ve sebatınızı artıracaktır.

-1981’den bugüne kadar İran’da nice büyük kardeşlerimizi kaybettik; Şehit Mutahhari, Şehit Bahüner, Şehit Beheşti, Ayetullah Medeni, Kuddusi ,Haşimi Nevar gibi büyüklerimizi kaybettik, onlar devrimin direkleriyi ve bizim için kolay değildi  ama bu kayıplar devrimi durdurmadı aksine devrimi daha güçlü hale getirdi.

-Direniş bu şehadetle asla gerilenmeyecek, şehitlerin pak kanları Gazze’de zafere yol açacaktır.

-Bu direnişin üzerinden bir yıl geçmiş ve Siyonist rejimin tek kaygısı kendilerini yok olmaktan korumak olmuştur. Filistin’deki kardeşlerimizin cihadı ve mücadelesi Siyonistleri 70 yıl geriye götürmüştür

-Bu bölgede emniyetin yok olmasının asıl sebebi Siyonistlerin ve onları destekleyenlerin ve yabancıların varlığıdır. Bölge halkı kendi barış ve güvenliğini sağlayabilir.

-Allah direniş yolunda yürüyenlerle birliktedir. Allah onları zafere ulaştırmaya kadirdir.

Allah’ın selamı Seyyid Nasrallah, Şehit Haniye ve Şehit Kasım’a olsun…

YORUMLAR

Seyyid 12 saat önce
lebbeyke ya Kaid ! Hakikatte, insan hakları savunucuların ordusu olmalı bu ordunun tek hedefi isyonist israil ve siyonistlerin tamamının temizlenmesi insan halklarının muhafazasıdır.
Muzaffer ali 12 saat önce
Lebbeyke ya imam hamaney mazlumların gülü zalimlerin korkulu rüyası.

REKLAM

İLGİLİ BAŞLIKLAR

REKLAM