Siyonist rejim ‘İsrail’, işgal altındaki Batı Şeria'da siyonistler
için 1355 yeni konut inşa etmek doğrultusunda yeni bir çağrı yaptı. Siyonist
rejimin konut bakanı, siyonist yatırımın önemli bir parçasının Yahudiye ve
Samarya'da konut inşa etmek olduğunu bildirdi.
Yerleşim alanları inşa etme, siyonist rejimin istikrarlı ve
sürekli politikalarından biridir. Hiçbir ‘İsrail’ başbakanı işgal altındaki
topraklara yerleşim alanları inşa etme projelerini bırakmadı ve hepsi de bu
projeleri ciddiyetle takip etti. Siyonistler için yerleşim yerlerinin inşasının
öneminin birkaç ana nedeni vardır.
İlk neden, yerleşim alanlarının inşasının işgal edilen
toprakların gelişimi ile uyumlu olmasıdır. İşgal altındaki toprakların
gelişimi, ‘İsrail’ rejiminin varlık felsefesi ile doğrudan ilişkilidir.
İşgalcilik sonucu Filistin coğrafyasının
yüzde 85'i siyonist rejimin eline geçmiştir. Tabii ki bu oldubitti büyük güçler
özellikle de Amerika'nın destekleri ile mümkün olabilmiştir.
‘İsrail'in yerleşim alanları inşasını sürdürmeye vurgu
yapmasının ikinci önemli nedeni, rejimin demografik bir krizle karşı karşıya
olmasıdır. Diğer ülkelerden işgal altındaki topraklara giden Yahudi nüfusu,
başta konut olmak üzere ekonomik kaygıların olmayacağına dair birçok vaatlerle
uyutulur. Bu nedenle siyonist rejim, yeni konutlar ve daireler inşa ederek
Yahudilerin tersine göçünü engellemeye çalışmaktadır. Rejimin 1355 yeni konut
inşa etmek için 70 milyon dolar harcaması gerekecek.
Bir başka konu da, ‘İsrail’ kabinesinin yeni daireler ve
konutlar inşa etmeye yöneldiği bir sırada, Başbakan Neftali Bennett'in
defalarca Filistin ile olan anlaşmazlığın çözümünde iki devletli çözümü
desteklemeyeceğini, ancak yerleşim yerleri inşa etmeye devam etmeyeceğini
belirttiği dikkat çekmektedir.
Dolayısıyla son zamanlarda yeni yerleşim alanları inşa etme kararı,
Bennett'in de siyonist halkının desteğini almak için yerleşim alanları inşasına
yöneldiğini ve bu konudaki uluslararası düzenlemeleri göz ardı ettiğini
gösteriyor.
BM Güvenlik Konseyi, Aralık 2016'da işgal altındaki
topraklardaki ‘İsrail’ yerleşim alanlarının inşasına son verilmesi çağrısında
bulunan bir kararı kabul etti, ancak eski ‘İsrail’ Başbakanı Bünyamin
Netanyahu, eski ABD Başkanı Donald Trump'ın desteğiyle kararı görmezden geldi.
Şimdi Neftali Bennett, kararı görmezden gelerek Netanyahu'nun izinden gidiyor.
Dikkat çeken diğer bir nokta ise, Bennett'in kabinesinin
yeni konutlar inşa etme kararının ABD'nin kaygılarının yanı sıra küresel
muhalefetle de karşılaşmasıdır. ABD
Dışişleri Bakanlığı sözcüsü, İsrail'in bu hamlesinden duyduğu endişeyi dile
getirdi. AB dış politika sorumlusu Joseph Borrell'in ofisi projeye son
verilmesi çağrısında bulunan bir bildiri yayınladı. Açıklamada, yerleşimlerin
inşasının hukuka aykırılığına vurgu yapılırken, bu yerleşim alanlarının kalıcı
ve kapsamlı barışı engelleyeceği vurgulandı. Mısır hükümeti de Tel Aviv'in
kararına karşı çıktı. Tüm bu itirazlara rağmen ‘İsrail’, Filistinlilerin
haklarını ihlal etmeye devam ediyor. Aslında ‘İsrail’, bu karşı çıkmaların
rejime karşı ciddi bir eyleme dönüşmeyeceğini,
sadece laftan ibaret olduğunu biliyor ve bu yüzden de bu uyarılara hiç
ama hiç aldırış etmeyerek ihlallerine devam ediyor.
ParsToday