İsrailli tarihçi Yuval Noah Harari, Başbakan Binyamin
Netanyahu hükümetinin Gazze ve İran'la yaşanan gerilim bağlamında yürüttüğü
yıkıcı politikaların İsrail'i "tarihi bir yenilgiyle" karşı karşıya
bıraktığını ve ülkenin varlığını tehlikeye attığını belirtti. Harari, Haaretz
gazetesi için "Gazze'den İran'a, Netanyahu Hükümeti İsrail'in varlığını
tehlikeye atıyor" başlıklı yazı kaleme aldı.
İsrail'in, Netanyahu ve siyasi ortaklarının yıllardır
sürdürdüğü yıkıcı politikalarının acı meyvesi olan tarihi bir yenilgiyle karşı
karşıya bulunduğuna işaret eden Harari, Tel Aviv yönetiminin
"intikamı" ülke çıkarının önünde tutması halinde hem İsrail'i hem de
tüm bölgeyi büyük bir tehlikenin içine atacağını vurguladı.
'İSRAİL, BAŞARISIZLIKLARINDAN DERS ÇIKARMALI'
"(Netanyahu ve siyasi ortaklarının) Uzun yıllardır
izlediği politikalar, İsrail'i yıkımın eşiğine getirdi" ifadesini kullanan
Harari, Netanyahu hükümetinin gelecek günlerde hem İsrail'in hem de bölgenin
geleceğini şekillendirecek kararlar vermek zorunda kalacağını ancak bu yönetim
kadrosunun bu tür kararlar almaya elverişli olmadığının pek çok kere tecrübe edildiğini
belirtti. Yazısında, "Eğer politikayı şekillendirmeye devam ederlerse bizi
ve tüm Orta Doğu'yu felakete sürükleyecekler" değerlendirmesinde bulunan
Harari, İran'la yeni bir savaşa tutuşmak yerine İsrail’in öncelikle son 6 ayda
Gazze'deki başarısızlığından ders çıkartması gerektiğine işaret etti.
İsrail yönetimini Gazze'deki İsrailli esirlerin serbest
bırakılması ve Hamas'ın silahsızlandırılması gibi siyasi hedeflere ulaşamamakla
eleştiren Harari, Netanyahu hükümetinin, İran'dan yönelen "varoluşsal tehdide"
karşı Batı demokrasileriyle ittifakını derinleştirmesi, ılımlı Arap güçleriyle
işbirliğini güçlendirmesi ve istikrarlı bölgesel düzen kurma yönünde çalışmış
olması gerektiğini ancak tüm bu amaçları göz ardı ederek "intikam"
almaya odaklandığını kaydetti.
'İNTİKAM HIRSIMIZ BAŞIMIZA TARİHİ BİR FELAKET GETİRECEK'
Harari, Netanyahu hükümetinin Gazze Şeridi'ndeki 2,3 milyon
Filistinliyi "kasten" insani felakete sürüklemesiyle, İsrail'in
varlığının ahlaki ve jeopolitik temellerini baltaladığını belirtti.
Gazze'deki insani felaketin ve Batı Şeria'da giderek
kötüleşen durumun bölgesel kaosu alevlendirmenin yanında Batı demokrasileriyle
İsrail'in ittifakını zayıflattığının altını çizen Harari, "Filistinlilere
karşı tavrımızı değiştirmezsek kibrimiz ve intikam hırsımız başımıza tarihi bir
felaket getirecek" uyarısında bulundu.
'İSRAİL'İN ULUSLARARASI DURUŞU DA HARABEYE DÖNMÜŞ
DURUMDA'
Harari, "Gazze ile İsrail'in uluslararası duruşu da
harabeye dönmüş durumda ve artık birçok eski dostumuz bile bizden nefret ediyor
ve dışlanıyoruz" ifadesini kullandı. İsrailli düşünür, İran'a karşı olası
topyekun savaşta ABD, Batılı demokrasiler ve ılımlı Arap devletlerinin İsrail
için kendilerini riske atacaklarına, hayati askeri ve diplomatik yardım sağlayıp
sağlamayacaklarına ilişkin soru işaretlerinin bulunduğuna dikkati çekti.
İsrail'in yeterli kaynağa sahip olmadığına işaret eden
Harari, "Böyle bir savaş önlense bile İsrail, dışlanmış bir devlet olarak
ne kadar hayatta kalabilir?" sorusunu yöneltti. Harari, "Dünyanın
geri kalanıyla ticari, bilimsel ve kültürel bağları olmayan, Amerikan silahları
ve parası olmayan bir İsrail'in Orta Doğu'nun Kuzey Kore'si haline gelmesi, en
iyimser senaryodur." yorumunda bulundu.
Tel Aviv’in geçen yıl 7 Ekim'den sonra Gazze'ye yönelik
başlattığı saldırıların ilk haftasında benzeri görülmemiş uluslararası destek
aldığını hatırlatan Harari, bu destek ve askeri yardım sayesinde İsrail’in
Gazze ve Lübnan'daki "savaşı" yürütebildiğini belirtti/gazeteduvar