“Lübnan’la Savaşması Durumunda Siyonist Rejimi Bekleyen Korkunç Senaryolar”

GİRİŞ: 27.07.2024 14:22      GÜNCELLEME: 27.07.2024 14:22
Rasthaber -  Ahram Stratejik Araştırmalar Merkezi, İsrail'in Lübnan'a kapsamlı bir saldırı düzenlemesi durumunda direniş ekseninin destek cephelerinin birliği senaryolarını inceledi ve bunun Siyonist rejim açısından bazı korkutucu sonuçlarına değindi.

Apartheid rejimi İsrail liderleri, Lübnan Hizbullah hareketiyle yapılan birkaç sınırlı ve büyük ölçekli savaşın ardından, bugün Lübnan Hizbullah Hareketiyle geniş çaplı bir savaşa girmenin kendileri için ne gibi sonuçlar doğuracağını çok iyi biliyor. Siyonistlerin defalarca dile getirdiği “Lübnan'ı Taş Devri'ne Döndüreceğiz” iddiası aslında Taş Devri'ne dönme korkusunun yansımasıdır.

El-Ahram Siyasi ve Stratejik Araştırmalar Merkezi, yayınladığı makalesinde direniş ekseninin savaş bölgelerinin birliğine değinerek, Siyonist rejim ile Lübnan Hizbullah Hareketi arasında bir savaş olasılığını değerlendirdi.

Bu makalede şu ifadeler yer aldı: ‘Lübnan Hizbullah Hareketi ile Siyonist rejim arasındaki gerilimin artması ve karşılıklı saldırıların yanı sıra bu saldırıların coğrafi ve niteliksel kapsamının da genişlemesi, çatışmaların kurallarında göreli değişikliklerin meydana geldiğini gösteriyor. Geçtiğimiz aylarda Aksa Tufanı operasyonunun başlamasından bu yana iki taraf bu sınırı aşmamaya çalışıyor.

Hizbullah Hareketi yakın zamanda saldırılarının coğrafi çerçevesini ve yöntemini ve ayrıca Siyonist rejimin Gazze Şeridi'ne ve Lübnan'ın güney bölgelerine yönelik saldırılarına yanıt olarak kullanılan silahların niteliğini geliştirdi. Bu arada Siyonist rejim, Gazze'de soykırım yapmaya devam ederek bu alandaki tüm uluslararası standart ve kuralları hiçe saymakta ve aynı zamanda Güney Lübnan'da veya Suriye ve Irak'ta Hizbullah unsurlarına suikast düzenleme politikası izlemektedir.

Hizbullah ile Siyonist rejim ordusu arasındaki gerilim ve askeri çatışma eğilimi, geleneksel çatışma kuralları çerçevesinin ötesine geçti. Elbette bu çatışmaya diğer bölgesel direniş yapıları dışında Irak direniş güçleri ya da Yemen Ensarullah Hareketi dahil değil. Dolayısıyla şu soru ortaya çıkıyor: ‘Eğer Hizbullah ile Siyonist rejim arasında savaş çıkarsa direniş ekseni unsurlarının konumu ne olacak? Bu gruplar anti-Siyonist operasyonların çerçevesini “Sahaların Birliği” kategorisinde genişletecek mi, yoksa bölgedeki geleneksel çatışma kurallarına mı dönecekler?

El-Ahram Siyasi ve Stratejik Araştırmalar Merkezi şu sonuca varıyor: “Siyonist rejime karşı direniş ekseni unsurlarının koordinasyonu nedeniyle bölge zor şartlardan geçiyor ve Tel Aviv'in Lübnan Hizbullah'ına yönelik askeri saldırısı durumunda Irak, Yemen ve İran'daki direniş gruplarının işbirliği artacak. Bu çatışmaların doğrudan tarafında ise Hizbullah, sınır bölgeleri dışında Tel Aviv, Hayfa, Aşdod gibi işgal altındaki toprakların diğer bölgelerini de hedef tahtası çerçevesine dahil edecek. Ancak bu durumda Güney Lübnan'ın yanı sıra ülkenin diğer bölgeleri de Siyonist rejimin ekonomik altyapısına yönelik saldırılara sahne olacak ve sığ sınır bölgelerinde de sınırlı kara operasyonları gerçekleştirilebilecek. Elbette bölgedeki direniş ekseninin İsrail'i Gazze'den geri itmesi ve Lübnan'a yönelik tehditleri durdurması yönünde baskı yapma gücü daha fazla görünüyor ama her halükârda kapsamlı bölgesel bir savaşın gelişmelere olan gölgesi gayet iyi görülüyor.”

SİYONİST YETKİLİ: HİZBULLAH'LA GENİŞ ÇAPLI BİR SAVAŞA GİRMEMELİYİZ

Öte yandan Siyonist rejimin İç Güvenlik Merkezi eski başkan yardımcısı “Eran Etzion” da bu rejimin TV kanallarından Kanal 13’e verdiği röportajda şunları söyledi: ‘İsrail Lübnan'da üçüncü bir savaşa girmemelidir. Gazze'de ateşkesi hayata geçirecek anlaşma, İsrail'in kuzeyindeki çatışmalara da son verecektir. İsrail ve Hizbullah kapsamlı bir savaş istemiyor ancak belirli aşamalarda kapsamlı bir çatışmaya yaklaşıyorlar. Bazen Hizbullah saldırılarını artırıyor ve savaşa gelişmiş silahlar getiriyor ve yeni hedeflere saldırıyor ve hedef tahtasına Hayfa Körfezi'ndeki stratejik altyapıyı da dahil edeceğini söylüyor.’

Siyonist rejimin askeri ve güvenlik konuları analisti Ro’i Şaron da Siyonist Rejim TV kanallarından “Kan” kanalına verdiği röportajda aynı cümleleri ve uyarıyı farklı bir dille tekrarladı ve şunları söyledi: ‘Bu defa İHA, 50 kilometre derinliğe girdi ve bu endişe verici bir durum. Aslında Hizbullah'ın Lübnan'daki yeteneklerinin katlanarak arttığına şahit oluyoruz. Sınır bölgesi, gerek topoğrafya gerekse insansız hava araçları teknolojisi nedeniyle Lübnan'daki Hizbullah'ın eğitim sahası haline geldi.’

EZİCİ OPERASYONLAR

Öte yandan Hizbullah'ın güney Lübnan'a yönelik saldırıları da devam ediyor. Lübnan Hizbullah hareketi yaptığı açıklamada, mücahitlerin işgal altındaki Filistin'in kuzeyinde yer alan “Bereket Rişa” üssündeki Siyonist rejimin casusluk ekipmanlarını uygun silahlarla doğrudan hedef alarak imha ettiğini duyurdu. Lübnan İslami Direniş Hareketi aynı zamanda uçaksavar füzeleri ateşledi ve Lübnan hava sahasını ihlal eden işgalci rejimin savaş uçaklarını geri çekilmeye zorladı. Dakikalar sonra Lübnan Hizbullah Hareketi, Lübnan'ın işgal altındaki Filistin ile sınırında yer alan “Hanita’daki” Siyonist düşmanın mevzilerini hedef aldığını açıkladı.

Lübnan Hizbullah Hareketi Cuma günü de ayrı bir açıklama yayınlayarak, Siyonist rejimin iki askeri üssünü hedef aldığını ve Siyonist düşmana kayıplar yaşattığını duyurdu. Lübnan Hizbullah Hareketi’nin ikinci açıklamasında ise şu ifadelere yer verildi: ‘Gazze Şeridi'ndeki kararlı Filistin milletinin desteklenmesi ve cesur ve onurlu direnişlerine destek verilmesi doğrultusunda İslami direniş savaşçıları Cuma günü Ramiya üssünün teknik sistemini güdümlü füzeyle hedef aldı ve füze doğrudan hedefi vurarak imha etti.’

Lübnan İslami Direnişi üçüncü bir açıklama yayınlayarak şunları söyledi: ‘İslami direniş savaşçıları Cuma günü, Siyonist rejim askerlerinin toplanma merkezi olan “Hadap Yaron” üssünü uygun silahlarla hedef alarak düşmana kayıplar yaşattı.’

Lübnan İslami Direnişi dün sabah, Hizbullah'ın hava savunma birliğinin Lübnan üzerinde uçan işgalci rejim ordusunun savaş uçaklarının füzelerle hedef aldığını, bunun sonucunda savaş uçaklarının Lübnan semalarından kaçarak işgal altındaki Filistin'e geri dönmek zorunda kaldıklarını duyurdu.

Hatırlatmak gerekir ki, Lübnan Sağlık Bakanlığı, Gazze'ye yönelik savaşın başladığı 7 Ekim'den 3 gün öncesine kadar işgalci İsrail ordusunun bu ülkeye yönelik saldırılarında 490 kişinin şehit olduğunu açıkladı.

HUSİ: TEL AVİV'İ YİNE VURACAĞIZ

Öte yandan Yemen Ensarullah Hareketi Lideri Seyyid Abdülmelik Bedreddin el-Husi, Perşembe günü yaptığı konuşmada şunları söyledi: ‘İsrail düşmanı, Gazze'deki vahşi saldırılarını ve soykırım savaşını 42 haftadır sürdürüyor. Netanyahu, Yafa operasyonundan şikayetçiydi ve Allah'ın izniyle Tel Aviv'i daha fazla operasyonla hedef alacağımızı vurguluyoruz. Gazze'ye yönelik vahşi saldırı ve soykırım, bu milletin düşmanının kim olduğunu net bir şekilde ortaya koymaya yetiyor. Amerika'da Netanyahu'yu ve Gazze'ye yönelik saldırıyı protesto etmek için gösteriler düzenlendi. Araplar arasında bu konuyu görmezden gelip düşmanın aynı mantığını tekrarlayanlar var.’

iSRAİLOĞULLARINDAN DAHA APTALLAR

Ensarullah Lideri sözlerine şöyle devam etti: ‘Düşmanın Gazze'de yaptıklarını görmezden gelenler “İnek bize benziyor” diyen İsrailoğullarından daha aptaldır. İnsanlar ümmetin gerçek düşmanının ve dostunun kim olduğundan nasıl şüphe edebilirler? Olaylar apaçık ortada. Bu milletin özgür insanları yeni bir denklem yarattı ve Gazze'ye destek için destek cepheleri açtılar.

Medya cephesindeki bütün alanlardaki tüm özgür halk hareketleri, ABD ve İsrail mallarını boykot etmeye devam ediyor. Fas, Ürdün ve birçok ülkede gösteriler devam ederken, bazı Batılı ülkelerde de gösteriler bu hafta da devam etti. Aziz milletimiz geçtiğimiz hafta Yafa operasyonuna destek sloganları atarak büyük bir gösteri düzenledi. Denizlerde ve Filistin'in derinliklerinde askeri operasyonlarımız devam edecek ve Yemen'e yönelik saldırılar bizi gerilimi tırmandırmaktan alıkoyamayacak.

Beşinci aşamada İsrail saldırılarının yanı sıra ABD savaş uçakları Hudeyde, Hicce, Taiz ve Saada'da da saldırılar gerçekleştirdi.’

YEMEN HALKININ BÜYÜK GÖSTERİSİ

Cuma günü, Yemen'in birçok ilinde “Gazze'ye yardım için gerilimin beşinci aşamasını başlatıyoruz” sloganlarıyla kitlesel gösteriler düzenlendi. Yemen halkı, Gazze halkına destek verdiklerini ve onlarla dayanışma içinde olduklarını belirtirken, Siyonist rejimin suç ve cinayetlerini de kınadı. Yemen halkı aynı zamanda Siyonist rejimin, ABD ve İngiltere'nin Yemen'deki saldırılarını da kınadı ve Yemen ordusunun saldırganlara yönelik operasyonlarına desteklerini açıkladı.

YORUMLAR

İlke 1 ay önce
Selam olsun nefesinden azat olanlara direniş hattı ümmetin öncüsüdür
Gazzenin gözyaşları 1 ay önce
İslam dünyasının hamas Lübnan ırak Türkiye Hizbullahi yemen ensarullah dışında ne şerefi nede vicdanı nede imanı vardır neymiş israil amerika nükleer silahlari varmış bak hamasa şerefiyle izzetiyle iman gücüyle zalimlere karşı savaş veriyor keza Hizbullah yemen de öyle nerede o gövde gösterisi yapan başta Türkiye ve Arap ülkeleri islam dünyasın sözde güçlü nükleer silaha sahip Pakistan Türkiye neredesininz sizler hamas Hizbullah iranin tırnağı olamazsınız

REKLAM

İLGİLİ BAŞLIKLAR

REKLAM