Pentagon, Güney Kore'yi 1945'ten itibaren kendi üssü haline
getirmeye başlamıştı. Ve an itibarıyla ABD'nin Güney Kore'de konuşlu bulunan
yaklaşık 25 bin 400 ABD askeri bulunduğu ifade ediliyor. Su
sayı Japonya ve Almanya'dan sonra ABD'nin
yurtdışındaki en büyük üçüncü daimi askeri gücünü oluşturuyor.
ABD ordusu tek başına dağlık Kaesong-Munsan Koridoru boyunca
yaklaşık iki düzine üs ve 140'a yakın komuta merkezine sahip. Bu üsler arasında
Seul'ün yaklaşık 65 km güneyinde bulunan ve Amerika'nın en büyük denizaşırı
üssü olan Camp Humphreys de yer alıyor.
ABD Donanması, Kore'nin stratejik kıyı şehirleri Busan,
Chinhae ve Pyeongtaek'te üsler işlettiği gibi Busan Üssü, Nimitz sınıfı
süper gemiler ve nükleer füze denizaltıları da dahil olmak üzere aynı anda 30
gemiye hizmet verebiliyor.
ABD'nin bölgedeki konuşlanmaları Kuzey Kore için
sürekli bir endişe kaynağı olurken Pyongyang Pentagon'a tetikte olduğunu ifade
etmek için ABD savaş gemileri varken sık sık büyük ölçekli topçu tatbikatları
düzenlemiş ve füze denemeleri yaptı.
ABD Hava Kuvvetleri ise görevlerini ağırlıklı
olarak Güney Kore'nin güneybatısındaki Osan ve Kunsan hava üslerinden ifa
ediyor. 1950-1953 Kore Savaşı sırasında ABD Hava Kuvvetleri
Kore'yi taş devrine çevirmeye yetecek seviyede bombalamış ve ülkeye İkinci
Dünya Savaşı sırasında Pasifik operasyonlarının tamamında
kullanılandan daha fazla patlayıcı madde atmıştı.
ABD'nin Kore'deki nükleer faaliyetleri
Soğuk Savaş sırasında ABD Güney Kore'ye Sovyetler Birliği ve
Çin'e karşı 950 kadar nükleer başlık konuşlandırmıştı. SSCB ve Çin ise
Soğuk Savaş sırasında Kore Yarımadası'na nükleer silah yerleştirmemişti.
Seul'ün ABD'ye maaliyeti
Pentagon'un Güney Kore'deki askeri faaliyetleri oldukça
pahalıya mal oluyor. Kongre'nin 2021 tarihli bir raporunda ABD yalnızca
2016-2019 yılları arasında maaşlar, üs inşası ve bakımı için ülkede 13.4
milyar dolar harcadı. Seul ise aynı dönemde ABD varlığını desteklemek
için 5.8 milyar dolar harcamıştı.
ABD askerlerinin Güney Kore'de karıştığı skandallar
ABD'nin güney Kore'deki varlığının sonuçları itibar
açısından da pek çok olumsuzluk barındırdı. ABD askerleri hem geçmişte hem de
günümüzde düzenli olarak fuhuş ve insan kaçakçılığından tecavüze, çocuk
istismarından uyuşturucuyla ilgili suçlara kadar Güney Kore'de muhtelif
birçok suça karıştı.
ABD ordusunun 'eve' dönme zamanı geldi mi?
ABD'de Güney Kore'den askerleri geri çekmeyi savunan
politikacılar var.
76 yaşındaki Cumhuriyetçi Parti başkan adayı Ron
Paul “Kore'de daha ne kadar kalmamız gerekiyor? Ben lisedeyken
oradaydık" cümlesini kaydederek söz konusu durum ile alay etmişti.
2022 yılında eski Savunma Bakanı Mark Esper de Donald
Trump'ın 'ABD güçlerinin Güney Kore'den tamamen çekilmesini' önerdiğini
söylemiş bunun üzerine Trump'ı bu fikirden vazgeçmesi için pasifize
ettiğini açıklamıştı.
Bu yılın başlarında da Trump verdiği bir
röportajda, savunma için payına düşeni ödememesi halinde ABD'nin 'zengin'
Güney Kore'den askerlerini çekebileceğini söylemişti. “Güney Kore'nin bize
düzgün davranmasını istiyorum” diyen Trump, ABD'nin ülkeye
yönelik mevcut taahhüdünün ‘hiçbir anlam ifade etmediğini’ de sözlerine
eklemişti.
Kuzey Kore ise artan güvenlik politikalarının ve
nükleer silah geliştirmesinin nedenlerinden biri olarak ABD askerlerinin
varlığını ve Amerikan kuvvetlerinin 'Askerden Arındırılmış Bölge' sınırı
yakınlarında Güney Koreli mevkidaşlarıyla birlikte yaptığı 'provokatif'
tatbikatları gösteriyor. Trump yönetimi ve Güney Kore
lideri Moon Jae-in'in başkanlığı sırasında, Kuzey Kore lideri Kim
Jong Un ile Güney Koreli ve ABD'li mevkidaşları arasında yapılan bir
dizi tarihi ve yüksek profilli toplantı da dahil olmak üzere, bölgesel
gerilimleri yatıştırmaya yönelik önemli adımlar atılmıştı.
Ancak Başkan Joe Biden döneminde gerilim
yeniden tırmandı. ABD lideri Biden, Kim ile
görüşmemeyi tercih ettiği gibi ayrıca Japonya'daki güçleri içeren tatbikatlar
da dahil olmak üzere bölgedeki askeri tatbikatları yeniden başlattı ve hatta
genişletti. Ek olarak da 2023'te Seul ve Tokyo ile üçlü bir güvenlik anlaşması
imzaladı. Bu önlem Kuzey Kore'nin Rusya ile tarihi Kapsamlı Stratejik
Ortaklık Anlaşması imzalamasına yol açmıştı.
'Kore Yarımadası'ndaki durum her an patlayabilir'
Kuzey Kore Dışişleri Bakanı Choe Son Hui Moskova'da
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ile yaptığı görüşmede şu
cümleleri kaydetmişti:
Şu anda ABD ve uydularının entrikaları nedeniyle ülkemizin
durumu ve güvenliği, tüm bunlar çok tehlikeli ve istikrarsız bir durumda. ABD
ve Güney Kore'nin askeri ittifakı, nükleer bileşeni olan bir askeri ittifaka
dönüşüyor. Bu da Kore Yarımadası'ndaki durumun her an patlamaya hazır hale
gelebileceğini gösteriyor. Bu durum Kore Yarımadası'nın ve bir bütün olarak
Kuzeydoğu Asya bölgesinin güvenliği için çok tehlikeli.
Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov ise söz
konusu görüşmede, “İki ülkenin askeri ve güvenlik servisleri arasında çok
yakın bir işbirliği tesis edildi. Bu da bizim ve sizin vatandaşlarınızın
güvenliğiyle ilgili önemli konuları etkin bir şekilde ele almamızı sağlıyor”
cümlesinin altını çizmişti.