Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere
Yardım ve Bayındırlık Ajansı’nın (UNRWA) Gazze Sözcüsü Adnan Ebu Hasene,
SputnikArabic’e demecinde Tel Aviv’in Gazze'ye yardım akışını durdurma kararına
ilişkin şu yorumu yaptı:
Bu karar insani durumda sağlanan tüm iyileşmeleri
sıfırlayacak. Bölgeye her gün 600 ila 700 tır girerek gıda ve bazı ilaçlar
getiriyordu. Sınır kapılarından insani yardımların ve yakıt sevkiyatının
tamamen kesilmesi, 2.3 milyon Filistinli için muazzam trajik sonuçlar
doğuracak.
Ebu Hasene, “Yardımların siyasi müzakerelerde baskı aracı
olarak kullanılması uluslararası insancıl hukuka ve Birleşmiş Milletler
Şartı'na aykırıdır. İnsani konuların müzakere sürecinden ayrı tutulması
gerekiyor” uyarısında bulundu.
Öte yandan Uluslararası ilişkiler ve İsrail-Filistin uzmanı
Tarık Fehmi ise Sputnik’e demecinde Gazze'ye yardımların durdurulmasının,
Hamas'ın İsrail'in şartlarını kabul etmesini zorlamayı amaçlayan bir adım
olduğuna dikkat çekti:
Bölgenin tek başına paramiliter bir hareket tarafından
yönetilmesine hiç kimsenin razı olmayacağını dikkate almak gerekir. Ayrıca,
İsrail'in Hamas'ı bölgeden çıkarmak için yeni bir askeri operasyona başvurma
ihtimali olduğundan, söz konusu bölge silahsızlandırılmadan bölgenin yeniden
inşasına Arapların yatırım yapması beklenmemeli.
Arap Bölgesel İşler Uzmanı Hani El-Cemal ise Gazze’de hayata
geçirilen planların diğer Arap ülkelerine de yayılabileceğine dair duyulan
endişeleri dile getirdi:
Araplar, Gazze'de uygulanan planların diğer Arap ülkelerine
de yayılma tehlikesini hissediyor. Amerikan askerlerinin Fırat'ın doğusuna,
İsrail askerlerinin de Suriye'nin güneyine konuşlandırılması, bu planların
sadece Gazze ile sınırlı kalmayacağını, ABD vizyonuna uygun yeni bir Ortadoğu
yaratmak amacıyla demografik ve jeopolitik değişimleri de kapsayacak şekilde
genişleyeceğini gösteriyor.