Türk-İş açlık sınırını Ocak'ta 22
bin 131 lira olarak açıkladı. Böylelikle açlık sınırı daha ilk aydan 22 bin 104
liralık asgari ücreti geçmiş oldu. Bir önceki ay açlık sınırı 21 bin 83
liraydı.
Açlık sınırı dört kişilik bir
ailenin, dengeli ve sağlıklı beslenebilmesi için tüketmesi gereken gıda
miktarları esas alınarak hesaplanıyor.
Yoksulluk sınırındaysa gıdanın yanı
sıra diğer ihtiyaçların da yoksunluk duygusu çekmeden karşılanabilmesi için
yapılması gereken harcamalar dikkate alınıyor.
Türk-İş‘e göre yine dört kişilik
bir ailenin baz alındığı yoksulluk sınırıysa 72 bin 88 liraya yükseldi.
Bekar bir çalışanın yaşama maliyeti
de aylık 28 bin 756 lira oldu.
Ankara’da yaşayan dört kişilik bir
ailenin gıda için yapması gereken asgari harcama tutarı bir önceki aya göre
yüzde 4,97 arttı. On iki aylık artış yüzde 47,06 oldu. Verilere göre yıllık
ortalama artışsa yüzde 60,30.
2025’in asgari ücreti belirlenirken
yıl boyu yaşanan (yüzde 44) değil, yılın sonunda yaşanmasına ihtimal verilen
(yüzde 21) enflasyon oranına göre hesaplama yapıldı.
Patronlar, uluslararası finans
tekelleri ve ekonomi yönetimi bu sayede emekçilerin daha az tüketeceğini ve
enflasyonun düşeceğini savundular, bunu tek seçenek olarak dayattılar.
Ancak dayatmanın kendisi kadar
dayatılan tutar da gerçeği yansıtmıyor.
Merkez Bankası 2024 Şubat’ında
paylaştığı tahminin yıl sonunda enflasyonun yüzde 36 olacağını öngörüyordu. Bu
hedef 8 puan şaştı.
Enflasyon hedefini 4 revizyonun
ardından tutturabilen Merkez Bankası bu yıl asgari ücretib “hedef enflasyon”
doğrultusunda belirlenmesini istedi.
Asgari ücrete yapılan yüzde 30’luk
zam, 2024’te enflasyonun yarattığı tahribatı telafi etmediği gibi 2025’te
yaşanacağı tahmini enflasyonu yakalayamayabilir. Bu durumda emekçiler iki
taraftan kayba uğrayabilir.