Fidan: Suriye'de İşgal, Rejim Değişikliği Gibi Bir Derdimiz Yok

GİRİŞ: 23.11.2024 21:49      GÜNCELLEME: 23.11.2024 21:49
Rasthaber -  Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Dışişleri Bakanlığı'nda Ankara'daki basın temsilcileriyle bir araya gelerek gündeme dair soruları yanıtladı.

"Ukrayna-Rusya savaşı da, Gazze'deki soykırım da devam ediyor. İsrail’in Lübnan’a da saldırmasıyla bölgedeki gerilim yeni bir boyuta taşındı. İran'la halen savaş riski var" diyen Fidan, ABD seçimlerine de değindi.

Trump'ın ikinci dönem başkanlığı: 'Her lidere nasip olmaz'

Fidan, Trump’ın ikinci dönemi için "Bu kez, Kongre'nin iki kanadında da artık üstünlüğü ele geçirdi. Bu her zaman her lidere tek seçimde nasip olmaz. Böyle bir üstünlüğü var" diye konuştu. Hakan Fidan şunları söyledi:

"Rusya-Ukrayna savaşını durdurmaya yönelik ne türden bir adım atılacak merak ediliyor. Gazze meselesinde ABD İsrail'e daha ne kadar destek verecek? Savaşı durduracak mı yoksa yaygınlaşmasına mı destek verecek? Bu konuda açıkçası, 'Yüzde yüz şunu yapar' dememizi mümkün kılacak fazla bir veri yok.

Jeostratejik kırılmaların sebep olduğu belli yakınlaşmalar da var. Siz de takip ediyorsunuzdur. Mesela Rusya ile Çin'in yakınlaşması ne derece olacak? Hindistan bunun neresinde kalacak? Kuzey Kore'nin şimdi Rusya'nın yanında savaşa girmiş olması, dolayısıyla başka bir askeri cephenin oluşacak olması önemli.  Cumhuriyetçiler Çin'e yönelik yoğun baskı politikasını tercih eden taraftalar. Demokratlar ise neredeyse bir rejim değişikliğine gitmeyi arzulayacak kadar Rusya’ya baskı yapılmasından yana. Şimdi, Çinliler de Amerikan yönetimlerinden payına düşen gerilimi alıyorlar. Ruslar zaten aldılar. Biden giderayak daha ileri tedbirler geliştiriyor. Netice itibarıyla Rusya ve Çin’in şu anda Amerika'ya karşı daha farklı iş birlikleri arayışı içinde olmasını gerektirecek sebepleri bizzat Amerika üretiyor. Şimdi ABD bunu ne tür bir politikayla ya da hangi diplomatik adımla başarabilecek, onu göreceğiz. Bu adımların her biri bizi yakından ilgilendiriyor. Bunu çok yakından takip ediyoruz."

'ABD’nin Orta Doğu’daki en önemli varlık sebeplerinden biri İsrail'in güvenliği'

"Trump döneminde, Suriye konusunda beklentileriniz neler? ABD’nin PKK/PYD ile ilişkisi sürecek mi?" sorusuna Hakan Fidan, "Suriye'de Trump’ın ne yapacağı konusunda şu an çok fazla emare yok. Ancak ilk dönemindeki birtakım yaklaşımlarından hareketle, bugün ne yapabileceğine dair tahminler var" diye yanıt verdi.

"ABD’nin Orta Doğu’daki en önemli varlık sebeplerinden biri İsrail'in güvenliği" diyen Dışişleri Bakanı şunları söyledi:

"ABD, Suriye’de YPG/PKK ile işbirliği yaptığı sürece Türkiye ile ilgili stratejik sorun alanı tabii ki devam edecektir. Güvenlik ağırlıklı bir dış politika izleyen Amerika’nın, aslında Türkiye'yi en iyi anlayacak durumda olması lazım. Bize düşen hem diplomatik hamlelerimizle hem sahadaki duruşumuzla, bu konudaki tavrımızı net ortaya koymaktır.

ABD, Trump döneminde Suriye'den çekilmeyi istedi, denedi. Fakat, o dönem Amerikan sistemi bunu dinlemedi, razı olmadı. Başkanın direkt emrinin savunma bürokratları nezdinde çok fazla bir kıymet-i harbiyesinin olmadığı görüldü. Trump geçmişte yaşananlardan tabii ki ders almış olmalıdır. Nitekim şu anda, benzer hadiseleri bir daha yaşamamak için kendine daha sadık kadroları iş başına getirme arayışında olduğunu görüyoruz.

PKK/PYD ile olan ilişkiyi gözden geçireceklerini değerlendiriyorum. Çünkü, biz bu konuda ne kadar ciddi olduğumuzu kendilerine her fırsatta iletiyoruz. Demokratlar böyle bir arayışın içerisine son zamanlarda girmişlerdi. Çünkü, bu iş birliğinin sürdürülemez olduğunu onlar da görüyorlar. Geçici olarak başlayan bir şeyin bu kadar uzun sürmesi ve Türkiye gibi bir müttefikin artık başka bir noktaya itilmesi, rasyonel olarak da stratejik olarak da izahı olmayan bir konu. Açıkçası biz bunu çok fazla sineye çekemeyeceğimizi, çekmeyeceğimizi gösteriyoruz onlara. Bu yolda da devam etmemiz gerekiyor.

Suriye açıklaması: 'İşgal, rejim değişikliği gibi bir derdimiz yok'

Dışişleri Bakanı, "Esad rejimiyle, istihbarat birimleri haricinde, diplomatik yönden herhangi bir temas söz konusu mu? Liderlerin bir araya gelmesi gündemde mi?" sorusunu da, "Suriye tarafı, özellikle şu süreç içerisinde belli konuları çok fazla değerlendirmeye hazır ve açık gözükmüyor. Yani kendi muhalefetiyle görüşmeye bile açık değil" diye yanıtladı. "Ön şart koşmadıklarını" söyleyen Bakan Fidan, "Astana Süreci sağlanan ateşkesin yapılandırılmasına ihtiyaç olduğunu" belirtti.

Türkiye olarak "iyi niyet" ortaya koyduklarını dile getiren Hakan Fidan, "Bizim saldırganlık veya işgal gibi bir derdimiz yok. Rejim değişikliği gibi bir derdimiz yok" dedi.

'Ruslar pazara açılırken Basra’ya çıkmak durumundalar'

Bakan Fidan, "Irak çerçevesinde önümüzdeki dönemi nasıl görüyorsunuz?" sorusunu da özetle şöyle yanıtladı:

"Barış ve refah dediğimiz zaman burada güvenlik ve ekonomi konuları devreye giriyor ister istemez. Yani güvenliğe ciddi bir stratejik zaman ayırmanız gerekiyor. Bölgede hem enerji geçiş hatları hem ticaret alanlarının iyi işletilmesi hem güzergahlar bizim öncelik verdiğimiz konular. Irak'la bizim ilişkilerimizin ve perspektifimizin ağırlıklı olarak yani güvenlik üzerinden değil de ekonomi ve diğer konular üzerinden de gelişmesi, güvenlikle bağlantılı konuların da daha rahat çözülmesine sebep oluyor.

Son 20 yıldır Irak malumunuz inanılmaz derecede savaş, işgal, iç savaş ve birçok konuya maruz kaldı ve iç bölünmeyle baş başa kaldı. Şimdi geldiğimiz noktada, son 3-4 yıldır giderek daha sakinleşen, silahların sustuğu, biraz daha başka alanlara yer açıldığı bir Irak var. Tabii Irak'ın petrol geliri ciddi bir rakam. Yani bu rakamlar uzun yıllardır ihmal edilmiş, yapılamamış. Yani Irak halkına altyapı götürme hizmetlerinin tamamlanması gerekiyor. Irak Başbakanı Kalkınma Projesini bize ilk getirdiği zaman biz hemen kabul ettik. Bölgedeki aktörlerin de katılımını da teşvik ederek, gerçekten Irak'ı ilk defa son 20 yılda pozitif bir şekilde gündeme getiren bir proje. Biz bunun için destekliyoruz.

Ruslar burada ne niyetle devreye giriyorlar? Rusların aslında haritaya baktığımız zaman Ukrayna savaşından sonra Batı’yla olan ilişkileri her alanda kesildiği gibi bu lojistik güzergahlar da kesildi. Artık Rusya'ya ne deniz yoluyla ne karayoluyla ne demiryoluyla Batı’dan bir şey gelmiyor. Dolayısıyla Ruslar dünya pazarlarına açılımını Baltık’taki yerlerine ilaveten Basra’ya çıkarak yapmak durumundalar.

Süleymaniye PKK ile ilişki meselesinde bizi tatmin edici bir adım atmadı. Biz de bu yüzden onları tatmin edecek adımları atmıyoruz. Onlara yönelik tedbirlerimize devam ediyoruz. Süleymaniye ne zaman PKK ile ilişkisini bitirir, bizimle ilişkisi o zaman normalleşir."

'Adada pratik gerçekliği yansıtan çözüm istiyoruz'

Dışişleri Bakanı Fidan, muhalefetin "Avrupa Birliği’nin yolunun Kıbrıs’ta federasyondan geçtiği, bu konuda mevcut iktidarın Türkiye’nin önünü tıkadığı" savını da yorumladı. Bu iddiaya katılmadıklarını söyleyen Fidan, "Avrupa Birliği'nin Kıbrıs meselesindeki yaptığı tarihi hata, Kıbrıs'ı bu haliyle kendi içerisine alması olmuştur. Bu, Avrupa Birliği'nin belli kurumlarını bu konuda bir pozisyon almaya itiyor. Ama bu adadaki realiteleri değiştirmiyor. Türkiye'nin orada bir mazisi var, Türklerin bir mazisi var" dedi.

Adada "pratik gerçekliği yansıtacak çözümü istediklerini" söyleyen Hakan Fidan, bir çözüm empoze etmediklerini öne sürdü.

Hakan Fidan, siber tehdit konusunu da önemsediklerini ifade etti. Bu durumun kritik altyapıyı hedef alabilecek hale geldiğini söyleyen Fidan, "MİT’te görev yaptığım dönemden bu yana üzerinde çalıştığımız Siber Güvenlik Başkanlığımızın yakında hayata geçecek olması ülkemiz için hayati önem taşıyor" şeklinde konuştu.

Fidan, Atina'yla görüşmelere de değindi. Yunanistan’daki iç politikada, Türkiye ile ilgili konuların aşırı derecede politize edilebildiğine işaret eden Bakan, "Bir yeryüzü cenneti olan Ege denizi, ülkelerimiz için bir ekonomik refah bölgesine dönüşmeli. Hedefimiz bu. Bu yapılabilir mi? Yapılabilir. Her iki tarafta da gerekli miktarda olgunluk olduğu zaman, yaratıcı çözümlerle bu hedefin yakalanabileceğine inanıyorum" dedi.

Hamas ve Dışişleri Bakanlığı kaynakları, Hamas liderlerinin Katar'dan Türkiye'ye taşındığına dair İsrail basınında yer alan iddiaları yalanladı.

'Hamas Siyasi Bürosu Türkiye'ye taşınmadı'

Hamas'la ilgili çıkan haberlerle ilgili "Hamas’ın Katar’daki siyasi bürosunun kapatıldığı söyleniyor, sonra Katar yalanlıyor. Kimileri bunların Türkiye’ye geleceklerinden söz ediyor. Neler oluyor?" sorusuna da Bakan Fidan şu yanıtı verdi:

"Türkiye olarak biz bu dedikoduları yalanladık. Bakanlık Sözcülüğümüz, Hamas Siyasi Bürosu’nun Türkiye'ye taşınmadığını açıkladı. Dediğiniz söylentileri Katarlılar da yalanladı. Dolayısıyla, şu anda dediğiniz türden bir şey söz konusu değil. Yani Hamas'ın Siyasi Bürosu Türkiye'ye gelmiş değil. Görünen o ki ABD’deki Demokratlar giderayak Hamas'ın üzerinde biraz daha baskı yapmak istiyorlar. Muhtemelen bu sayede kendilerince bir mesafe almayı umuyorlar. Ateşkes, barış anlaşması vesaire tarzı bir şey çıkar mı ya da rehineler ile ilgili bir gelişme olur mu, ona bakıyorlar. Ama onların şu anki ateşkes şartları, Hamas’ın kabul ettiği şartlar değil gibi gözüküyor."

'Azerbaycan’a gitmek isteyen İsrail Cumhurbaşkanına hava sahasını açmadık'

Bakan Fidan, Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin Netanyahu ve Gallant hakkında tutuklama kararı çıkarmasını "tarihi bir hadise" olarak nitelendirdi. "Apaçık soykırım işleyen İsrailli yöneticiler hakkında tutuklama kararı çıkarılmış olması elbette önemli" diyen Hakan Fidan, "Gazze’de 2 milyon insanın açlık ve susuzlukla ölüme terk edilmesine seyirci kalınmamalı" şeklinde konuştu.

 Azerbaycan’a gitmek isteyen İsrail Cumhurbaşkanına hava sahasının açılmadığına ilişkin çıkan haberler için "Evet, doğru. Çoluk çocuk, kadın demeden 50 bin Filistinli kardeşimizin katledilmesine tepki olarak, hava sahamızı açmadık. Gazze’deki insanlık dramını önlemeye yönelik bir adım atılmaması, milletçe hepimizi çok derinden yaralıyor. Dolayısıyla Türkiye’nin hava sahasının kullanılmasına izin vermedik. Cumhurbaşkanımızın kararı bu yönde oldu. İzin verilmedi. Azerbaycan tarafı konuyla ilgili diplomatik talebini iletti. Ama bu konuda bizim duruşumuz belli" dedi.

YORUMLAR

Murat Aktan 3 gün önce
Hulusi Akar bir kaç gün önce israil'in Türkiye için kocaman bir tehdit'e dönüştüğünü söylüyordu. İsrail Kürdistan devletinin kurulması için niyetini belli ettiği için mi kocaman bir tehdite dönüştü yoksa israil'in varlığı bile mi kocaman bir tehdit? Mesela israil Çin'de Uygurlar için bir Uyguristan kurmaya niyetlense yine de kocaman bir tehdit olarak görülecek mi yoksa desteklenecek mi diye sormak lazım. Suriye'nin altını üstüne getirirken, Emevi camisine gidip namaz kılma hayalleri kurulurken, ABD'nin Suriye'ye attığı füzelere sevinip cami önlerinde lokum dağıtılırken bu günün israil'i o gün yok muydu? Suriye için işgal, rejim değişikliği gibi bir derdiniz yoksa o kanlı süreçten birebir mesul olanlardan hesap soruldu mu yoksa daha sorulacak mı? Mısır ile, israil ile, Suudi ile normalleşilirken Suriye ile neden normalleşme için bütün imkanlar seferber edilmiyor? Bu gün İsrail'in kocaman bir tehdide dönüştüğüne anlamanızı sağlayan gelişmeleri destekleyen gücün NATO olduğu bilinmiyor mu? Bu işlerin organizatörlüğünü yaparak destek sunan NATO ise bu NATO'ya üye olan ve bu mevzuyla alakalı hedefte olan Türkiye ise neden gereği yapılmıyor? Sana kazık atana hürmet ve hizmet etmeye devam edersen yediğin, yemekte olduğun ve daha yiyeceğin kazıklardan şikayet edemezsin. Türkiye peşmergelerle nasıl dalga geçip sonradan nasıl NATO gibi hareket ettiyse YPG için de yarın aynı şekilde davranacaktır. NATO'ya haddini bildirmenin tek bir yolu vardır o da ülkede mantar gibi her yere kurulan askeri üsleri hızlıca pasifize edip direniş cephesinin safına geçmektir.
Haci Bayazit 3 gün önce
Tapusu tefecilerin eline geçmiş ülkenin dış işleri bakanı… tsk’de başçavuş iken süfyani seni aldı derin mahzenlerde hazırladı MİT’in başına geçirdi alemlerin emniyeti islamın/direniş cephesinin altın halkası Suriye yi bölmek veya rejimi değiştirmek için beslediğiniz teröristlere 2 Bin tır dolusu silah göndertirdi; tarih asla hiçbirşeyi affetmez; Suriye de rejimi değiştirecek gücünüzmü var? taptığunuz Put işgalci siyonist yapı çöktü; onların tutuklanması için karar çıkartan mahkeme sizi esmi geçecek mutlak sizde putunuz işgalci siyonistin jolistik ana tedarikçisi olarak tutuklanacaksınız; bekleyin bizde bekliyoruz ilahi adaletin gümünü.

REKLAM

İLGİLİ BAŞLIKLAR

REKLAM