'Yangını Söndürmek İçin Emir Beklediler'

GİRİŞ: 20.08.2021 10:13      GÜNCELLEME: 20.08.2021 10:13
Rasthaber -  Habertürk gazetesi yazarı Muharrem Sarıkaya, 'Yangın seli' başlıklığıyla kaleme aldığı yazısında Türkiye'deki son orman yangınlarının o bölgede yaşayan insanlar üzerindeki etkilerine yer verdi.

Sarıkaya, Muğla'nın iki hafta önce yanan 6 köyünde "Arazözler söndürmek için emir bekledi, yangın her tarafı sardı" cümlesinin ısrarla dile getirildiğini belirtti.

Sarıkaya’nın yazısından satır başları şöyle:

"Özellikle de kadınlar... Bir anda etraflarını saran orman yangının etkisinden kurtulamamışlar, yanıp giden geçim kaynağı zeytinliklerinin yeniden yetişmesi için en az 10 yıl gerektiğinden söz ediyorlar. İçlerinden biri Milas’ın Bozalan Köyü’ne Van’dan gelin gelmiş. Eşi ile birlikte dağdan yaban zeytinlerinin fidelerini alıp ehlileştirip kendilerine gelir kapısı yapmış. Geçim kapısı olan tek ağacı kalmamış... Bir diğeri, yanan ağaçlardan çok, yok olup giden bitki örtüsünün üzüntüsünde. Çünkü dağdan topladığı kekik, fesleğen, naneyi kurutup, küçük paketler yaparak pazarda satıyormuş.

Ağıdın ardından gelen iç çekmesine benzer hıçkırıklı ses tonuyla hayıflanmasını sürdürdü: 'Giden sadece ağaçlar değil, bize şifa olan, hastalandığımızda iyileşmemizi sağlayan otlarımız, arılarımız, ballarımız da gitti... Söndürmediler, yanmasını beklediler...'

Ardından bedduası geldi... 'Bana diyor ki emir gelmedi su sıkmam için. Ne emri. Ben 80 yıldır burada yaşıyorum, yangınla savaşın emri mi olurmuş?’

Siz ne kadar nem oranı çok düştü, 'sadece bizde değil, Avrupa'nın birçok ülkesinde de benzer yangınlar var' deseniz de kanaati oluşmuş, dinleme taraftarı değil.

Çökertme’de de Mazı’da da; Bozalan, Türkevleri köylerinde de aynı cümle tekrarlandı. İçlerinden birine, 'Neden yanmasına izin versinler' diyecek oldum, bana öyle bir baktı ki, ikinci sorumu sormaya cesaretim kalmadı

Dolayısıyla öyle ikna olacak durumları da yok, çünkü yangını bizzat yaşamışlar... Her yerde önce kadınlar söze girdi, ardını muhtarlar ve erkekler getirdi. Bozalan Muhtarı Dursun Kayhan, yıllarca orman yangını ile karşılaştıklarını, ilk kez böyle bir uygulama gördükleriniz belirterek başladı.

Bu olaya kadar bir yangın olduğunda jandarma ve orman muhafaza, köyün güçlü erkeklerinden destek ister, onlar da evde kazma kürek ne varsa yüklenir gider, Orman’ın arazözlerinin de desteği ile söndürürmüş.

Bu kez öyle olmamış... 'Bizi yangının üstüne sürmediler, köyü terk etmemizi istediler...' Akşener, anlatılanlara anlam verememiş halde dönüp bir daha sordu. Gittiği her köyde aynı cümleyi işittiğini belirtti; muhtar yaşadıklarını tekrar anlatırken, köy meydanına doluşmuş kadınlar, 'Aynen öyle oldu...' diye kendisini tasdik ediyordu..."

YORUMLAR

REKLAM

İLGİLİ BAŞLIKLAR

REKLAM