Yemen Ensarullah Hareketi Lideri Seyyid Abdülmelik el-Husi dün yaptığı konuşmada şunları söyledi: ‘İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik son 10 aydır devam eden vahşi saldırısı, tüm insan topluluğu için gerçek bir sınavdır.

Filistin milletine karşı işlenen soykırım niteliğindeki savaş ve toplu katliam suçları, insan toplumunun vicdanı ve ortak değerleri açısından bir sınavdır.

Gazze Şeridi'ndeki soykırım suçuna karşı sessizlik, insan toplumlarının insan varlığını, onurunu ve yaşam hakkını hiçe saydığı anlamına geliyor.’

ENSARULLAH LİDERİ SİYONİST REJİM VE DESTEKÇİLERİNE KARŞI EKONOMİK YAPTIRIMLARIN ÖNEMİNİ VURGULADI

Abdülmelik Husi şu ifadelerde bulundu: ‘Düşman, güvenli olduğunu iddia ettiği bölgelerdeki mültecileri hedef alıyor. Mülteciler, ABD’nin büyük ordularla çatışmalarda kullanılan büyük ve akıllı bombalarının hedefi oluyor.

Düşman, iki ayı aşkın süredir Mısır ile Refah sınır kapısını kapatmaya ve her türlü gıda ve tıbbi malzeme girişini engellemeye devam ediyor.

Amerika ve İsrail rejiminin diğer destekçileri milletlerin yorulacağına ve sessiz kalacağına güveniyorlar ama buna rağmen Avrupa'da ve Batı'da gösteriler devam ediyor.

Millet haini ve İsrail dostu olan ve bu rejimle ilişkilerini normalleştiren paralı ve hain rejimlerin yaklaşımına uymayan Mağrip halkına selamlarımızı gönderiyoruz.

Mağrip halkı gibi birçok Arap ülkesinin de harekete geçeceğini ve bundan ders alacağını umuyoruz.

Amerikan ve İsrail mallarına ambargo uygulanması süreci çok önemli bir yoldur ve bu iş tüm insanların, tüm ülkelerin gücü dahilindedir.’

BAZI ARAP REJİMLERİ İSRAİL'LE ORTAKLIK YAPARAK FİLİSTİN'İ ORTADAN KALDIRMA PLANINA GİRDİ

Yemen Ensarullah Hareketi lideri sözlerine şöyle devam etti: ‘Bazı Arap rejimlerinin İsrail rejimine yardım konusunda net bir yaklaşımı var ve medyaları Filistin ulusuna ve direniş hareketlerine karşı hareket ediyor.

Bazı Arap ülkelerinin halkları Filistin ulusunu açıkça savunmaya cesaret edemiyor.

Bu çatışma dalgası başlamadan önce bazı Arap rejimlerinin yaklaşımları İsrail rejimiyle ilişkilerin normalleştirilmesi ve dostluk ve ittifak başlığı altındaydı.

Bazı Arap rejimleri İsrail rejimiyle ortaklığa ve Filistin meselesini ortadan kaldırmayı amaçlayan bir programa girmiştir.’