Ahmediyan bu sabah Tahran'daki Hizbullah ofisini ziyaret
ederek, ofisin sorumlusu Abdullah Sefiyuddin ile görüştü ve Şehit Seyyid Hasan
Nasrallah anısına açılan defteri imzaladı.
Ahmediyan, ziyaret sonrası gazetecilere yaptığı açıklamada,
Seyyid Hasan Nasrallah'ın şehadetiyle direniş bayrağını mücadele alanının en
yüksek zirvesine diktiğini söyledi. Ahmediyan, "Şehit Mutahhari'nin kanı
kitaplarını nasıl pekiştirdiyse, Şehit Nasrallah'ın kanı da cihadı ve
mücadeleyi pekiştirecektir." dedi.
Seyyid Hasan Nasrallah'ın liderlik rolünün şehadetinden
sonra da güçlü bir şekilde devam edeceğini belirten Ahmediyan, tarih boyunca
ilahi liderlerin şehadetinden sonra hiçbir zaman mensup oldukları ekol ve
hareketlerde bir zafiyet oluşmadığını, Hizbullah'a da zarar verilemediğini
ifade etti.
İran Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyi Sekreteri, Hizbullah'ın
bu olaydan sonra yeni bir deneyim yaşayacağını belirterek, "Şehit Seyyid
Abbas Musavi'nin şehadetinden sonra Hizbullah'ın güç dönemi olduğu gibi,
gelecek de kesinlikle böyle olacaktır." dedi.
Ahmediyan, Seyyid Hasan Nasrallah döneminde olduğu gibi
Hizbullah'ı savunmayı görev bildiklerini vurgulayarak, "Çünkü bu birlik ve
bir dava üzerine kurulmuştu. Lübnan halkına ve tüm direniş halkına başarılar
diliyoruz." ifadelerini kullandı.
İsrail rejimine nasıl cevap verileceği sorusuna ise
Ahmediyan, "Direniş cephesi bir savaşın içindedir ve tek eylemin bir
anlamı yoktur. Bu karşı karşıya gelme, düşman cephesinin değil, direniş
cephesinin eylemiyle başladı ve o günden beri düşman tepki veriyor. Düşman
çaresiz durumda ve kendisini başarılı göstermek için çoğunlukla suikasta
dayanan psikolojik operasyonlarla bunu başarmaya çalışıyor ancak hiçbir başarı
elde edemedi." cevabını verdi.
Ahmediyan, "Dün gece sözde sınırlı bir kara operasyonu
yaptılar lakin hemen geri çekildiler. Sonuç olarak zafer şüphesiz direniş
cephesinindir." dedi.