Ülkemizden ‘Filistin’e yapılıyor’ denilen ticaret gerçekte
İsrail’e mi yapılıyor?
Burada bir kandırmaca, manipülasyon söz konusu mudur?
Bu kuşku uzun süredir tartışılıyor?
Ekonomim Gazetesi yazarlarından Alaattin Aktaş bugünkü yazısının
tamamını bu konuya ayırdı.
Geçtiğimiz yıllarda Filistin’e yapılan ticareti “yıl yıl”
açıklayan Aktaş, son dönemde Filistin’e hiç tahmin edilmedik oranda ihracat
yapıldığına dikkati çekti ve ortada kuşkulu bir durumun olduğunu ifade etti.
Aktaş’ın “Hayret! Savaş şiddetlendikçe Filistin’e ihracat
artıyor!” başlıklı yazısı şöyle:
“Daha önceki yıllara gitmeye gerek duymadım ve son
yedi-sekiz yılın verilerine baktım... Türkiye’nin 2015’ten 2021’e kadar olan
dönemde Filistin’e yaptığı yıllık ihracat 100 milyon dolar sınırını aşmamış.
2022’de ilk kez bu sınır geçilmiş ve ihracat 120 milyon doları bulmuş. Geçen
yılın tümündeki ihracat da hemen hemen aynı düzeyde, 123 milyon dolar olmuş.
Normalde ne beklenir; savaşın giderek şiddetlendiği, adeta
büyük bir deprem felaketi yaşanmış gibi şehirlerin yerle bir olduğu, on
binlerce can kaybının verildiği bir süreçte bir ülke ithalatını artırmak şöyle
dursun, kabuğuna çekilir, zaten döviz bulamaz ve ithalatını giderek azaltır.
Ama tam tersi olmuş ve olmaya devam ediyor! Filistin en
azından Türkiye’den olan ithalatını giderek artırıyor.
77 milyondan 400 milyona...
Türkiye geçen yılın ilk sekiz ayında Filistin’e 77 milyon
dolarlık ihracat yapmış.
Peki, bu yılın aynı dönemindeki ihracat ne kadar olmuş? Tam
399 milyon dolar. Yüzde 400’ü aşan bir artış var.
Bu verilerin Türkiye İstatistik Kurumu’nun kamuya açık resmi
verileri olduğunu belirteyim.
Görülmedik bir felaket yaşayan, adeta soykırıma uğrayan bir
ülkenin ithalatını nasıl olup da böylesine artırdığını anlamak tabii ki pek
mümkün değil.
Türkiye’nin Filistin’e olan ihracatının hangi kalemlerde
yoğunlaştığı ayrı bir konu, ona da daha sonraki bir gün detaylı değiniriz. Ama
en çok dikkati çeken kalemin ne olduğu zaten kamuoyuna yansıdı, hatırlamakta
yarar var.
Demir-çelik...
Türkiye bu yılın ilk sekiz ayında Filistin’e 32 milyon 988
bin dolarlık demir-çelik ihraç etti.
Hani geçen yıllarda da bu düzeyde bir ihracat söz konusu
olsa, neyse denilebilir de, öyle bir durum yok ki...
Türkiye Filistin’e geçen yılın tümünde yalnızca 282 bin
dolarlık demir-çelik ihraç etmişti.
282 bin dolardan 32 milyon 988 bin dolara... Tam 116 kat
artış...
Can derdine düşmüş Filistinliler bu demir çelikle inşaat mı
yapıyor, silah mı yapıyor, sanayi tesisleri var da orada mı kullanıyor; sahi ne
yapılıyor bu kadar demir-çelik?
Yoksa?
Yoksa bu ihracat kayıtlarda Filistin olarak yer alıyor da
acaba ileri sürüldüğü gibi gerçekte İsrail’e mi yapılıyor?
Filistin’e yapılan toplam ihracatın 77 milyon dolardan 400
milyon dolara çıkması da anlamsız; demir-çelik ihracatının 282 bin dolardan 33
milyon dolara çıkması da...
Yanmış, yıkılmış, binlerce can kaybı yaşamış ve yaşamakta
olan bir ülke bu kadar demir-çeliği ne yapıyor olabilir, biri söyleyebilir mi?
Bu ihracat acaba hangi limandan yapılıyor?
Ayrıca İsrail, savaş sırasında stratejik öneme sahip
demir-çelik gibi bir ürünün Filistin’e ulaşmasına göz yumar mı? İnsanları
katletmekten bile geri durmayan bir ülke düşmanı olarak gördüğü bir ülkeye
demir-çelik gitmesine ses çıkarmayacak, buna inanmak mümkün mü?
Aydan aya da tırmanıyor
Bu yılın aylık gerçekleşmesi de ihracatta bir tuhaflık
olduğunu gösteriyor. Türkiye’nin Filistin’e ihracatı son dört ayda, özellikle
de son iyi ayda tırmanışa geçmiş.
İlk dört ayda 10-15 milyon dolar bandında kalan ihracat,
mayıs ve haziranda 50 milyon dolarları bulmuş; temmuz ve ağustosta ise 119 ve
129 milyon dolar olmuş.
Başlıkta vurguladığım gibi nasıl oluyorsa savaş
şiddetlendikçe Türkiye’nin Filistin’e ihracatı artıyor.
İthalat niye azalıyor?
Filistin’in nasıl yerle bir olduğunu gösteren veri ise bu
ülkeden Türkiye’nin yaptığı ithalat...
Yılın ilk iki ayında 5 ve 7 milyon dolar olan ithalat
sonraki aylarda hızla azalmış. Nisan - ağustos dönemindeki ithalata bakar
mısınız; neredeyse sıfırlanacak.
Filistin’in ihracat yapacak kurumları adeta bir bir yok
olmuş! Ama aynı Filistin’in Türkiye’den ithalat yapan kurumları dimdik ayakta
ve bunlar giderek daha fazla mal alıyor.
Bu işte bir tuhaflık(!) var ama...”
Alaattin Aktaş/Ekonomim